4 bakan kol kola girdi, Boğazlar için ‘Meksika alarmı’na geçti
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2010 00:00
Meksika Körfezi’nde yaşanan platform kazası, hükümeti İstanbul Boğazı için harekete geçirdi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Misafirhanesi’nde kahvaltıda buluşarak, “Türk Boğazlarında Geçiş Güvenliği, Çevre Faktörleri ve İlgili Bakanlar Düzeyinde İstişare Toplantısı”nı yaptı.
Meksika ders niteliğinde
Ahmet Davutoğlu, Meksika Körfezi’nde yaşanan gelişmelerin bir ders niteliğinde olduğunu belirtirken, uluslararası ticareti ve enerji akışını durdurmayacak, aksine güvenli hale getirecek, Türkiye’nin çıkarlarını göz önünde bulunduracak ve boğazları çevre yönünden koruyacak bir çözüm etrafında çalışmaları yoğunlaştıracaklarını vurguladı. Davutoğlu, yapılan toplantının hükümetin bu konudaki kararlılığını gösterdiğini belirtirken, “Diplomatik her türlü tedbiri alarak ve çabayı göstererek bu hedeflere ulaşmaya kararlıyız” dedi.
Büyük toplantı yarın
Bu buluşmada 1 Temmuz’da İstanbul’da büyük petrol şirketleriyle yapılacak görüşme de gündeme gelirken Ahmet Davutoğlu, boğazların mevcut durumunu dört bakan olarak bütün yönleriyle ele aldıklarını söyledi. Boğazların Türkiye ve dünya açısından önemine dikkat çeken Davutoğlu, Türk boğazlarının trafiğini uluslararası ticareti aksatmadan ve çevreyi koruyacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini kaydetti. Davutoğlu, yarın yapılacak toplantının bu konuda çok taraflı özelliği taşıyan ilk toplantı olacağını ve daha sonra da 4 bakanlık olarak çalışmalara devam edeceklerini belirtti.
Optimum nokta, ortak çıkar
Türk boğazlarının uluslararası enerji akışının en önemli atar damarlarından biri olduğunu, boğazların hem stratejik açıdan önemli bir geçiş yolu, hem de tarih ve kültürel açıdan dünyanın en güzide şehirlerin biri olan İstanbul’un bulunduğu bir su geçiş yolu olduğunu dile getiren Davutoğlu, bu nedenle optimum bir noktada ortak çıkarların birleştirilmesi gerektiğini kaydetti. Taner Yıldız da, Meksika Körfezi’ndeki kazadan sonra çevre duyarlılığın hat safhalara ulaştığını dile getirirken, “İtalya, Rusya, ABD, İngiltere, Norveç, Kazakistan gibi ülkelerin inşallah 1 Temmuz’da İstanbul’da yapacağımız toplantıya bizzat iştirak edecekleri bir ortam olacak” dedi.
Martıları petrole bulanmış görmek istemiyoruz
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Biz hiçbir şekilde martılarımızı petrole bulanmış bir şekilde görmek istemiyoruz. Bunun önlemini almak tabii ki hükümetimize düşüyor” dedi. Bir basın mensubunun “Bu işin kökten çözümü sanki Samsun-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı Projesi gibi görünüyor” şeklindeki sözleri üzerine Yıldız, boğazlarda petrol trafiğinin rahatlatılması konusunda Burgaz-Dedeağaç ve Samsun-Ceyhan projelerinin beraber zikredilmesi gerektiğini söyledi. Alternatif çözüm yollarını üretmeden, ticari anlaşmalara mani olmayacak şekilde boğazların güvenliğini sağlamanın mümkün olmayacağını kaydeden Yıldız, “Samsun-Ceyhan Boru Hattının stratejik olmasının temel nedenlerden bir tanesi özellikle boğazlar meselesidir. Tek gerekçesi değildir, ama en önemli konulardan bir tanesidir.”
Dünyanın en zor suyolundan 100 milyon ton petrol geçiyor
ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul Boğazı’nda 1999 yılında yaşanan kazanın ardından boğaz geçişlerinde emniyet tedbirlerini artırmaya yönelik çok ciddi çalışmalar yaptıklarını anlattı. Yıldırım, “15 mil boyunca 90 derece eğimli 8 kritik nokta bulunuyor. İstanbul Boğazı’nda kaza riski dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar yüksek” diye konuştu. Yıldırım, İstanbul ve Çanakkale boğazlarından yılda ortalama 50-55 bin gemi geçtiğini, bunların 10 bininin tanker olduğunu vurguladı. İstanbul Boğazı’nın dünyanın en zor suyollarından biri olduğunu ifade eden Yıldırım, Boğazlar’dan toplam 150 milyon ton yük taşındığını, bu yükün yaklaşık 100 milyon tonunun ham petrol olduğunu belirtti.
Kaza olacak diye kâbus görüyorum
ÇEVRE Bakanı Veysel Eroğlu, “İstanbul Boğazı’ndan tanker geçişi sürdürülebilir olmaktan tamamen çıkmıştır. Sadece İstanbul değil, Çanakkale Boğazı’nda da aynı risk var” dedi. İstanbul Boğazı’ndaki kirlenmenin boyutlarının Meksika Körfezi’ndeki petrol kirlenmesinden daha büyük olabileceğine dikkat çeken Eroğlu, “Boğazlar’da tanker kazası olacak mı diye geceleri kâbus görüyorum, yangın çıkacak mı, sel felaketi olacak mı diye kâbus görüyorum. Telefonum yatağımın ucunda açık” diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu, Meksika Körfezi’nde yaşanan gelişmelerin bir ders niteliğinde olduğunu belirtirken, uluslararası ticareti ve enerji akışını durdurmayacak, aksine güvenli hale getirecek, Türkiye’nin çıkarlarını göz önünde bulunduracak ve boğazları çevre yönünden koruyacak bir çözüm etrafında çalışmaları yoğunlaştıracaklarını vurguladı. Davutoğlu, yapılan toplantının hükümetin bu konudaki kararlılığını gösterdiğini belirtirken, “Diplomatik her türlü tedbiri alarak ve çabayı göstererek bu hedeflere ulaşmaya kararlıyız” dedi.
Büyük toplantı yarın
Bu buluşmada 1 Temmuz’da İstanbul’da büyük petrol şirketleriyle yapılacak görüşme de gündeme gelirken Ahmet Davutoğlu, boğazların mevcut durumunu dört bakan olarak bütün yönleriyle ele aldıklarını söyledi. Boğazların Türkiye ve dünya açısından önemine dikkat çeken Davutoğlu, Türk boğazlarının trafiğini uluslararası ticareti aksatmadan ve çevreyi koruyacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini kaydetti. Davutoğlu, yarın yapılacak toplantının bu konuda çok taraflı özelliği taşıyan ilk toplantı olacağını ve daha sonra da 4 bakanlık olarak çalışmalara devam edeceklerini belirtti.
Optimum nokta, ortak çıkar
Türk boğazlarının uluslararası enerji akışının en önemli atar damarlarından biri olduğunu, boğazların hem stratejik açıdan önemli bir geçiş yolu, hem de tarih ve kültürel açıdan dünyanın en güzide şehirlerin biri olan İstanbul’un bulunduğu bir su geçiş yolu olduğunu dile getiren Davutoğlu, bu nedenle optimum bir noktada ortak çıkarların birleştirilmesi gerektiğini kaydetti. Taner Yıldız da, Meksika Körfezi’ndeki kazadan sonra çevre duyarlılığın hat safhalara ulaştığını dile getirirken, “İtalya, Rusya, ABD, İngiltere, Norveç, Kazakistan gibi ülkelerin inşallah 1 Temmuz’da İstanbul’da yapacağımız toplantıya bizzat iştirak edecekleri bir ortam olacak” dedi.
Martıları petrole bulanmış görmek istemiyoruz
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Biz hiçbir şekilde martılarımızı petrole bulanmış bir şekilde görmek istemiyoruz. Bunun önlemini almak tabii ki hükümetimize düşüyor” dedi. Bir basın mensubunun “Bu işin kökten çözümü sanki Samsun-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı Projesi gibi görünüyor” şeklindeki sözleri üzerine Yıldız, boğazlarda petrol trafiğinin rahatlatılması konusunda Burgaz-Dedeağaç ve Samsun-Ceyhan projelerinin beraber zikredilmesi gerektiğini söyledi. Alternatif çözüm yollarını üretmeden, ticari anlaşmalara mani olmayacak şekilde boğazların güvenliğini sağlamanın mümkün olmayacağını kaydeden Yıldız, “Samsun-Ceyhan Boru Hattının stratejik olmasının temel nedenlerden bir tanesi özellikle boğazlar meselesidir. Tek gerekçesi değildir, ama en önemli konulardan bir tanesidir.”
Dünyanın en zor suyolundan 100 milyon ton petrol geçiyor
ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul Boğazı’nda 1999 yılında yaşanan kazanın ardından boğaz geçişlerinde emniyet tedbirlerini artırmaya yönelik çok ciddi çalışmalar yaptıklarını anlattı. Yıldırım, “15 mil boyunca 90 derece eğimli 8 kritik nokta bulunuyor. İstanbul Boğazı’nda kaza riski dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar yüksek” diye konuştu. Yıldırım, İstanbul ve Çanakkale boğazlarından yılda ortalama 50-55 bin gemi geçtiğini, bunların 10 bininin tanker olduğunu vurguladı. İstanbul Boğazı’nın dünyanın en zor suyollarından biri olduğunu ifade eden Yıldırım, Boğazlar’dan toplam 150 milyon ton yük taşındığını, bu yükün yaklaşık 100 milyon tonunun ham petrol olduğunu belirtti.
Kaza olacak diye kâbus görüyorum
ÇEVRE Bakanı Veysel Eroğlu, “İstanbul Boğazı’ndan tanker geçişi sürdürülebilir olmaktan tamamen çıkmıştır. Sadece İstanbul değil, Çanakkale Boğazı’nda da aynı risk var” dedi. İstanbul Boğazı’ndaki kirlenmenin boyutlarının Meksika Körfezi’ndeki petrol kirlenmesinden daha büyük olabileceğine dikkat çeken Eroğlu, “Boğazlar’da tanker kazası olacak mı diye geceleri kâbus görüyorum, yangın çıkacak mı, sel felaketi olacak mı diye kâbus görüyorum. Telefonum yatağımın ucunda açık” diye konuştu.