2011'de satın alma ve birleşmelerin bedeli 14 milyar dolar oldu
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2012 16:29
Ernst&Young Türkiye'nin Birleşme ve Satın Alma İşlemleri 2011 Raporuna göre, geçtiğimiz yıl en büyük 10 işlem 7,8 milyar dolar ile toplam işlem hacminin yüzde 68'ini oluştururken, özel sermaye fonları 39 işlem ile rekor kırdı.
Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölümünün, her yıl hazırladığı ve bu yıl 10.'sunu yayınladığı Birleşme ve Satın Ama İşlemleri 2011 Raporu düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.
Rapora göre, yabancıların dahil olduğu işlemlerde AB ülkelerinin ağırlığı sürmekle birlikte, işlem sayısı ile ABD (18) ve İngiltere (13) başı çekti. Bu ülkeleri sırasıyla Almanya (10), Çin-Hong Kong (8), İtalya (7) ve Fransa (7) izlerken, işlem hacmi bazında ise İngiltere ve Malezya ilk sıralarda yer aldı. Bu ülkeleri ABD, Rusya ve İtalya izledi.
Son yıllarda özel sermaye fonlarının Türkiye'ye artan ilgisinin 2011 yılında zirve yaptığı ve özel sermaye fonlarının toplam 39 işlem ile rekor kırdığına işaret edilen rapora göre, değeri açıklanan işlemler esas alındığında toplam yatırım tutarları 672 milyon dolara ulaşan özel sermaye fonları önceki yıl sadece 24 işlem ve 283 milyon dolarlık işlem hacmi gerçekleştirmişti.
Bu yıl toplam işlem adedinin yüzde 15'ini oluşturan özel sermaye fonlarının gerçekleştirdiği en yüksek hacimli işlem ise Gözde Girişim Sermayesi ve Turkish Retail Investments'ın Bizim Toptan ile gerçekleştirdiği, Şok Mağazalarını satın alma işlemi oldu.
Mey İçki 2,1 milyar dolar ile ilk sırada
2010 yılında sektörel bazda, hem işlem hacmi hem de işlem adedi bazında enerji sektörü en önemli kalemi oluştururken, 2011 yılında işlem hacmi açısından yiyecek-içecek sektörü ile işlem adedi bazında 34 işlemle bilişim sektörü öne çıkan sektörler olarak dikkat çekti.
Yiyecek-içecek sektörünün öne çıkmasını sağlayan işlem ise 2,1 milyar dolarlık işlem değeri ile Mey İçki olurken, İngiliz Diageo tarafından satın alınan Mey İçki, geçtiğimiz yıl en yüksek değerli satın alma işlemi ile işlem değeri açıklananlar arasında da ilk sırada yer aldı.
Geçtiğimiz yıl yiyecek-içecek sektöründe 27 işlemde toplam 3 milyar 178 milyon dolarlık işlem hacmi ortaya çıktı.
Rapor, önümüzdeki dönemde de yiyecek–içecek sektörünün, yatırımcının ilgisini çekmeye devam edeceğini öngörüyor. Birleşme ve satın alma işlemlerinin ağırlıklı olarak gerçekleştiği diğer sektörler arasında ise ulaştırma, sağlık, üretim, finansal hizmetler ve enerji yer alıyor.
“Her açıdan cazip ülke”
Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, Avrupa'daki konjonktür dikkate alındığında 2011 yılında gerçekleşen 14 milyar dolar civarındaki birleşme ve satın alma işlem tutarını başarılı olarak değerlendirdi.
2012 yılında Türkiye'nin, dünyadaki tüm ekonomik sıkıntılara ve çevresindeki politik belirsizliklere rağmen hem ekonomik hem de politik olarak önemli bir güç ve söz sahibi bir ülke olarak ön plana çıkacağını dile getiren Cantekinler, dolayısıyla bu yılın yabancı yatırımcıların ilgisini çekmeye devam edecek bir yıl olmasını öngördüklerini vurguladı.
Cantekinler, 2012 yılında büyümede yavaşlamanın beklendiği Türkiye'nin demografik yapısı, yüksek iç talebi ve kendine has dinamikleri ile sadece birleşme ve satın alma işlemleri açısından değil, her açıdan cazip bir ülke olacağını söyledi.
Türkiye'ye yabancıların ilgisine işaret eden Cantekinler, şimdiye kadar genellikle alım yönünde olan ilginin yabancıların kendi şirketlerini satmaları yönünde de olmaya başladığını, özellikle Doğu Avrupa'dan bu yönde teklifler geldiğini, bunu pozitif değerlendirdiklerini vurguladı.
Rapora göre, yabancıların dahil olduğu işlemlerde AB ülkelerinin ağırlığı sürmekle birlikte, işlem sayısı ile ABD (18) ve İngiltere (13) başı çekti. Bu ülkeleri sırasıyla Almanya (10), Çin-Hong Kong (8), İtalya (7) ve Fransa (7) izlerken, işlem hacmi bazında ise İngiltere ve Malezya ilk sıralarda yer aldı. Bu ülkeleri ABD, Rusya ve İtalya izledi.
Son yıllarda özel sermaye fonlarının Türkiye'ye artan ilgisinin 2011 yılında zirve yaptığı ve özel sermaye fonlarının toplam 39 işlem ile rekor kırdığına işaret edilen rapora göre, değeri açıklanan işlemler esas alındığında toplam yatırım tutarları 672 milyon dolara ulaşan özel sermaye fonları önceki yıl sadece 24 işlem ve 283 milyon dolarlık işlem hacmi gerçekleştirmişti.
Bu yıl toplam işlem adedinin yüzde 15'ini oluşturan özel sermaye fonlarının gerçekleştirdiği en yüksek hacimli işlem ise Gözde Girişim Sermayesi ve Turkish Retail Investments'ın Bizim Toptan ile gerçekleştirdiği, Şok Mağazalarını satın alma işlemi oldu.
Mey İçki 2,1 milyar dolar ile ilk sırada
2010 yılında sektörel bazda, hem işlem hacmi hem de işlem adedi bazında enerji sektörü en önemli kalemi oluştururken, 2011 yılında işlem hacmi açısından yiyecek-içecek sektörü ile işlem adedi bazında 34 işlemle bilişim sektörü öne çıkan sektörler olarak dikkat çekti.
Yiyecek-içecek sektörünün öne çıkmasını sağlayan işlem ise 2,1 milyar dolarlık işlem değeri ile Mey İçki olurken, İngiliz Diageo tarafından satın alınan Mey İçki, geçtiğimiz yıl en yüksek değerli satın alma işlemi ile işlem değeri açıklananlar arasında da ilk sırada yer aldı.
Geçtiğimiz yıl yiyecek-içecek sektöründe 27 işlemde toplam 3 milyar 178 milyon dolarlık işlem hacmi ortaya çıktı.
Rapor, önümüzdeki dönemde de yiyecek–içecek sektörünün, yatırımcının ilgisini çekmeye devam edeceğini öngörüyor. Birleşme ve satın alma işlemlerinin ağırlıklı olarak gerçekleştiği diğer sektörler arasında ise ulaştırma, sağlık, üretim, finansal hizmetler ve enerji yer alıyor.
“Her açıdan cazip ülke”
Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, Avrupa'daki konjonktür dikkate alındığında 2011 yılında gerçekleşen 14 milyar dolar civarındaki birleşme ve satın alma işlem tutarını başarılı olarak değerlendirdi.
2012 yılında Türkiye'nin, dünyadaki tüm ekonomik sıkıntılara ve çevresindeki politik belirsizliklere rağmen hem ekonomik hem de politik olarak önemli bir güç ve söz sahibi bir ülke olarak ön plana çıkacağını dile getiren Cantekinler, dolayısıyla bu yılın yabancı yatırımcıların ilgisini çekmeye devam edecek bir yıl olmasını öngördüklerini vurguladı.
Cantekinler, 2012 yılında büyümede yavaşlamanın beklendiği Türkiye'nin demografik yapısı, yüksek iç talebi ve kendine has dinamikleri ile sadece birleşme ve satın alma işlemleri açısından değil, her açıdan cazip bir ülke olacağını söyledi.
Türkiye'ye yabancıların ilgisine işaret eden Cantekinler, şimdiye kadar genellikle alım yönünde olan ilginin yabancıların kendi şirketlerini satmaları yönünde de olmaya başladığını, özellikle Doğu Avrupa'dan bu yönde teklifler geldiğini, bunu pozitif değerlendirdiklerini vurguladı.