20 bin SGK’lıya özel hastane farkı yok

20 bin SGK’lı tamamlayıcı sağlık sigortası yaptırdı, özel hastanelerde hiçbir fark ödemeden tedavi oldu. Geçen yıl yayınlanan bir genelgeyle, hem Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bağlı olup hem de özel sağlık sigortası bulunanların; tedavi giderlerinin belli bir kısmını SGK’ya fatura edebileceklerine imkan tanınmış, böylece tamamlayıcı sağlık sigortasının da önü açılmıştı. İlk adımı ise Mapfre Genel Sigorta attı ve 2012’nin Kasım ayında; SGK’lıların özel hastanelerde hiçbir fark ödemeden tedavi olmalarına imkan tanıyan uygulama başladı. Aradan geçen 6 ay içinde ise 20 bin SGK’lı, düşük fiyatlarla sağlık sigortası yaptırarak, tamamlayıcı sağlık sistemine girdi.

Mapfre Genel Sigorta Grubu CEO’su Serdar Gül, SGK’lılara büyük avantajlar sağlayan “Fark Yok Sigortası” adı verdikleri ürün ile tamamlayıcı sağlık sigortasını ilk kez hayata geçirdiklerini belirterek, “Geçen yılın Kasım ayında ilk olarak Medical Park Grubu ile işbirliği içinde bu ürüne başlamıştık. 6 ay sonra, bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin 47 ilinde, toplam 188 anlaşmalı kurum ile yolumuza devam ediyoruz” dedi.
Serdar Gül, uygulamaya başladıkları günden bu yana geçen 6 ay içinde sigortalı sayısının 20 bine ulaştığını ifade ederek, “Yılsonuna kadar hedefimiz 30 bin sigortalıydı. Hedeflerimize uygun bir doğrultuda yol aldığımızı söyleyebilirim” şeklinde konuştu. Serdar Gül, tamamlayıcı sağlık sigortasının avantajlarına da değinerek, şu açıklamaları yaptı:

ÖZEL HASTANEDE FARK ÖDENMİYOR

“Tamamlayıcı sağlık sigortası, SGK’yı takip eden bir yapıya sahip. Bu çerçevede Fark Yok Sigortası’nı yaptıran SGK’lılar, anlaşmalı tüm hastanelerde fark ödemeden tedavi olabilecekler. Türkiye’nin 47 ilinde, toplam 188 sağlık kurumu ile anlaşma yaptık. Ancak sigortalıların önemli bir bölümü İstanbul’da. Hedefimiz, İstanbul dışındaki sigortalı sayımızı da artırmak. Fark Yok Sigorta’sı; doktor muayeneden tahlile, radyolojiden modern teşhis yöntemlerine, fizik tedaviden cerrahi müdahaleye kadar tüm teminatları kapsıyor. Fiyat açısından ise, özel sağlık sigortası ürünleri ile karşılaştırıldığında, üçte bir primlerle satın alınabilir. Bu nedenle de oldukça ekonomik.”

Başlarda tepki aldık

Serdar Gül, tamamlayıcı sağlık sigortasına başka şirketlerin girmemesinin nedenlerine değinerek, şunları söyledi: “Bazı şirketlerin alt yapıları bu organizasyonu yapmaya henüz uygun olmayabilir veya bu ürünü, stratejik olarak hedef almıyor olabilirler. Biz, bu işe ilk olarak girmiş olmaktan iki nedenden dolayı memnunuz: Birincisi, şirketimiz açısından iyi bir tanıtım aracı oldu. İkincisi ise, geçen 6 ay içinde yeni deneyim sahibi olduk. Bu da bize ilerdeki çalışmalarımız için tecrübe kazandırdı. Şunu da söyleyeyim, tamamlayıcı sağlık sigortasını ilk başlattığımızda bazı sağlık kurumlarından tepki gördük. Pek çok kamu kurumuna şikayet edildiğimizi de biliyoruz. Sigorta şirketlerinden ise çoğunlukla olumlu tepkiler aldık, ancak hepsinden olumlu tepki aldığımızı da söylemem mümkün değil.”

DİĞER SİGORTA HABERLERİ:

Allianz altın fonu

Allianz, bireysel emeklilik sistemindeki yeni yasal düzenlemelerin ardından yeni emeklilik fonu olan Altın Fonu’nu katılımcılara sundu. Sigortalılar, altın fonu ile altın piyasasındaki gelişmelere bağlı olarak kazanırken, yüzde 25’lik bireysel emeklilik devlet katkısına da sahip olacak. Allianz’dan yapılan açıklamada, altın fonunda katılımcılar, ödedikleri katkı payını bu fona aktarmak istediklerinde, katkı payı dağılım oranı değişikliği ile portföy dağılım oranlarını da fonlarına ekleyebilecekleri belirtildi. Açıklamada, şu görüşlere yer verildi: “Diğer tüm yatırım fonlarında da olduğu gibi uzman portföy yönetimi, risk-getiri analizleri, portföy çeşitlendirmesi, yatırım öncesi analizleri, aktif portföy yönetimi  ve iç kontrol sistemleri gibi hizmetler de sunan Altın Fonu’nun; altın piyasasındaki gelişmelere bağlı olarak kazandırması planlanıyor. Tüm bunların yanı sıra katılımcılar, fonlarını sene içerisinde 6 defa değiştirme hakkına sahip olacaklar; böylelikle fon, fiziki olarak altını likidite etmekten daha kolay likidite edilecek; fonun esnekliği de böylece artmış olacak.”