Güncelleme Tarihi:
Uzun süre tartışılan 2-B arazilerinin satışıyla ilgili düzenleme komisyonda kabul edilirken, kamuya ait taşınmaz sayısı da 3 milyona yaklaştı. Türkiye çapında 3 milyon 214 bin gayrimenkulü bulunan Hazine’nin mülkiyetindeki alan miktarı 181 milyar 176 milyon metrekare olarak kayıtlara geçti. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne göre 2-B arazileri en çok turizm kenti Antalya’da yer alıyor. Antalya’da 25 bin hektarlık alanın satışa hazır hale getirildiği belirtiliyor. Antalya’da en fazla 2-B arazisi 6 bin 140 hektarla Kaş’ta bulunuyor. Antalya’nın 2-B varlıkları Hazine arazilerinin yüzde 10’una denk geliyor.
En fazla 2-B Beykoz’da
2-B arazilerinin büyüklüğü açısından Antalya’yı 39 bin 287 hektarla Mersin, 34 bin 887 hektarla Balıkesir, 31 bin 706 hektarla Ankara, 29 bin 643 hektarla Sakarya, 29 bin 139 hektarla Muğla, 18 bin 233 hektarla İstanbul izliyor. İzmir’de de 14 bin 772 hektar 2-B arazisi bulunuyor. İstanbul’da en fazla 2-B arazisinin olduğu ilçeler ise Beykoz, Şişli, Sarıyer, Sultanbeyli ve Çekmeköy olarak sıralandı. Mersin, Antalya, Muğla, İzmir, İstanbul ve Bursa il sınırları içinde orman sınırları dışına çıkarılan alanların toplam yüzölçümü de 160 bin hektara ulaştı. Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan alanların ise yaklaşık 30 yıldır herhangi bir bedel ödenmeden kullanıcıların tasarrufunda bulunduğu tespit edildi.
Eroğlu: 2B’nin geliri yeni orman alanlarına ve ‘dönüşüme’ gidecek
ORMAN ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, 2B kanun tasarısına ilişkin, “Elde edilecek gelir, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen orman içi köyler halkının iskanı, orman köylülerinin kalkınmalarının desteklenmesi, düzenli ve planlı kentleşmeye yönelik dönüşüm projelerinin hayata geçirilmesi maksadıyla kullanılacak” dedi. Eroğlu, bu kanunun 31 Aralık 1981’den önce orman vasfını kaybetmiş alanları kapsadığını belirterek, Tasarının, aynı zamanda deprem, heyelan, sel gibi doğal afete maruz kalan vatandaşlar ile baraj, gölet gibi devlet yatırımı sebebiyle başka yerlere yerleştirilmeleri zorunlu olan orman içi veya bitişiğindeki köylerde yaşayanların mağduriyetini gidereceğini, köylülerin alternatif alanlara naklinin de öngörüldüğü kaydetti.