Güncelleme Tarihi:
ARTIK bağlantılı yaşamdan bahsediyoruz. İnsanlar makinelere veya makineler diğer makinelere internet üzerinden bağlanıyorlar ve sürekli iletişim halinde kalıyorlar. Nesnelerin interneti (Internet of Things - IoT) olarak da ifade edilen bu yeni kavramla birlikte şüphesiz günlük hayatımızı kolaylaşacak. Akıllı televizyon, akıllı telefon, yeni nesil buzdolapları, klimalar, aydınlatma sistemleri ve hatta kapı zilleri bile bu konseptte yerini almaya başladı bile. Marketten buzdolabına bağlanıp buzdolabının içinde hangi malzemelerin eksik olduğunu görebileceksiniz. Veya buzdolabınız sizin yerinize sipariş verebilecek. Bu örnekleri çoğaltabilmek mümkün.
400 BİN EV AKILLI
Dünya çapında akıllı evler konusunda inanılmaz bir dönüşüm var. Türkiye’de ise bu yeni teknolojilere ilgi var, ancak henüz yaygınlaşmış durumda değil. Akıllı evleri pazarı hakkında sohbet etmek için bir araya geldiğimiz Samsung Türkiye Tüketici Elektroniği Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Mert Gürsoy, şu rakamları paylaştı: “Bu yıl itibariyle Türkiye’de 400 bin civarında akıllı ev var ve yıllık 200 milyon dolar harcanıyor.”
Bundan sonraki süreçte Türkiye’deki akıllı ev sayısının çok hızlı bir şekilde artacağına dikkat çeken Gürsoy, “Yapılan araştırmalara göre 2022 yılında kadar çok ciddi bir büyüme bekliyoruz. Araştırmalar 2022’de Türkiye’de akıllı ev pazarının 800 milyon dolara ulaşacağını gösteriyor. 2.7 milyon ev akıllı klasmanında olacak. Başka bir deyişle 4 yıl içinde akıllı evlerin sayısı neredeyse 7 kat artacak. Bu pazardan akıllı elektronik aletler 269 milyon dolar, güvenlik 164 milyon dolar, kontrol ve bağlantı çözümleri 122 milyon dolar, ev eğlence sistemleri 120 milyon dolar, ışıklandırma gibi ev yönetim sistemleri 103 milyon dolar, enerji yönetim sistemleri ise 40 milyon dolar pay alacak” dedi.
HAYATI KOLAYLAŞTIRIYOR
akıllı ev konseptinin günlük hayata olan katkısının Türkiye’de henüz tam olarak kavranamadığını söyleyen Gürsoy, bunun için deneyimin çok önemli olduğundan bahsetti. Gürsoy, “Akıllı evler günlük hayatı kolaylaştırması, insanlara daha fazla kişisel zaman yaratması, para tasarrufu, farklılaşma ve kişiselleştirme imkanı sunulmasıyla öne çıkıyor. Tüketicilerin bunu deneyimleyerek görmesi gerekiyor. Biz de buradan yola çıkarak, artık mağazalarımızda akıllı ev konseptine yönelik deneyim alanlarına yer vermeye başlayacağız. Birçok mağazamızda akıllı ev konseptinin oluşturduğu örneklerin olduğu köşeler olacak. Hatta çok yakında İstanbul Bağdat Caddesi’nde yeni bir mağaza açacağız. Bu mağazamızın bir katını tamamen akıllı ev deneyimine ayırdık. Teknoloji meraklıları gelecek, burda oluşturduğumuz akıllı ev örneklerinin günlük hayata olan katkısını deneyimleyebilecek” dedi.
AVRUPA’DAN DAHA BÜYÜK TV İZLİYORUZ
TÜRKİYE’deki televizyon pazarının son 2 yıldan bu yana adetsel olarak azalan bir eğilim sergilediğini, 2018’in ilk 3 ayında 2017’nin aynı dönemine kıyasla adet bazında değişiklik göstermediğini ifade eden Gürsoy, şunları söyledi: “Türkiye’de inç kırılımına bakıldığında satılan TV’lerin ortalama boyutu 2014 yılında 39.1 inç iken 2017 yılı sonunda bu rakam 42.5 inç olarak gerçekleşti. Avrupa’da ise bu rakam 40.4 inç bandında seyrediyor. Bu noktada Türk insanının yaşam tarzı ve ev kullanım oranlarının elbette bu veriye direkt etkisi vardır. Fakat TV’nin ev içi hakim konumunu ve eğlence kaynağı olarak Türk halkının birinci başvuru noktası olduğunu göz ardı etmememiz gerekiyor.”