Güncelleme Tarihi:
TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), bankalardaki mevduata yönelik devlet garantisinin limitini arttırıyor. TMSF Başkanı Muhiddin Gülal, sigorta limitini arttırmak için bir süredir çalıştıklarını belirterek, “Türkiye’de şu anda mevduat sigortası limiti 100 bin TL. Ancak bu rakam Avrupa’da 100 bin Euro’ya, Amerika’da ise 250 bin dolara kadar çıkıyor. Biz de bir süredir Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte sigorta limitini artırmak üzere bir çalışma yürütüyoruz. Limit artırımı konusundaki uygunluk yazımızı haziran ayı sonunda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Merkez Bankası ve diğer ilgili kurumlara gönderdik. Bugün-yarın dönüş yapmalarını bekliyoruz” dedi.
BANKALARA GÜVENİYORUZ
TMSF’nin rezerv büyüklüğünün 43.5 milyar TL’ye ulaştığını söyleyen Gülal, “Bu limit artırımı için uygun bir seviye. Bankacılık sektöründe 17 yıldır ciddi bir sıkıntı yaşanmadığı için rezervlerimizi sürekli büyütme olanağı yakaladık. Ayrıca bankalarımıza güveniyoruz. İlgili düzenlemelerin tamamlanmasının ardından kısa bir süre içinde ülkemizdeki mevduat sigortası limiti 100 bin TL’den 150 bin TL’ye çıkacak. 150 bin TL karşılığı döviz mevduatı da aynı şekilde sigorta kapsamında olacak. Yönetmelik değişikliğinin ardından uygulama eylül ayında devreye girer” diye konuştu. TMSF’nin adı itibarıyla bir sigorta kuruluşu olduğunu hatırlatan Gülal, şöyle konuştu: “Bankalardan düzenli olarak prim topluyoruz ve bunu herhangi bir sıkıntı olması durumunda kullanmak üzere değerlendiriyoruz. Bu kapsamda rezervimiz 43.5 milyar TL’ye ulaştı. Bunun sigortalı mevduatı karşılama oranı yüzde 8. Bu oran Avrupa’da yüzde 1, ABD’de yüzde 0.5 civarında. Şu anda Avrupa’nın en yüksek oranı bizde. Bu bize limiti yükseltme imkanı tanıyor. Bizim rezervimizin sigortalı mevduatı karşılama oranının yüksek olmasının sebebi limitin düşük olması. Sigorta limitini artırmamızla beraber limite duyarlı vatandaşlarımızın yastık altındaki kaynaklarını bankalarda daha fazla değerlendirmesini bekliyoruz. Şu anda 535 milyar TL olan sigortalı mevduat büyüklüğünün önümüzdeki dönemde 100 milyar TL artarak 635 milyar TL’ye çıkacağını öngörüyoruz.”
FETÖ ŞİRKETLERİNİ SATMAK İÇİN YASAL ÇALIŞMA
- 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ ile ilişkili olduğu tespit edilen kurumların, TMSF kayyumunda yönetilmesiyle ilgili bilgi veren Muhiddin Gülal, şunları anlattı: “910 şirket TMSF kayyumunda yönetiliyor. Her zaman söylediğim gibi biz kişilerin suçlarının cezalarını çekmelerini ama şirketlerin cezalandırılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Şirketleri elimizden geldiği kadar iyi yönetmeye çalışıyoruz. Zaman zaman bu şirketlere ilgi gösteren yatırımcılar oluyor. Ancak bunların satışı konusunda yasal düzenlemeye ihtiyaç var. Bu şirketlerin değerini verene satış imkanı tanıyacak bir yasal düzenleme üzerinde çalışıyoruz. Dünyada terör ile ilgili kişilerin varlıklarının devlet tarafından satışı konusunda bazı yasal düzenlemeler var. Örneğin 11 Eylül saldırısından sonra ABD bu yönde bir yasal düzenleme yapmış. Avrupa’da da bazı örnekleri var. Bunların hepsini inceliyoruz. Bu şirketler milli servet. Gelecek süreçte bir takım yasal düzenlemelerle 910 şirketin tamamının satışının önünü açacak yasal adımlar atılmasını araştırıyoruz.”
150 MİLYON TL’Yİ BANKADA UNUTTUK
- MUHİDDİN Gülal, 2018 yılı zaman aşımı mevduatlarını bu ay sonu itibarıyla aldıklarını belirterek, “150 milyon TL’yi mevduat sahipleri bankalarda unuttular. Bunun yüksek olmasından memnun değiliz, burada finansal farkındalık adına sıkıntı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ SIKINTI BİZE YANSIDI
- TMSF kayyumundaki Fi Yapı, İnanlar ve Dumankaya olmak üzere 3 inşaat şirketi olduğunu hatırlatan Muhiddin Gülal, şu bilgileri verdi: “Biz şu şirketlerden konut almış kişilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için çalışma başlattık. Alman bir şirket ile anlaşma sağladık. Ancak inşaat sektöründe olağanüstü bir durum söz konusu. Dairelerin satışı noktasında yaşanan zorluklar nedeniyle belirlenen takvimin gerisinde kalındı. Hem sektörün içindeki sıkıntılar hem şirketlerin finansal portföylerinin çok zayıf olması nedeniyle hareket alanımız sınırlı. İnşaat sektöründeki sıkıntılar bize de yansıdı.”
23.1 MİLYAR DOLAR TAHSİL ETTİK
TMSF’ye devredilen 26 bankanın eski sahiplerinden alacakların tahsili ile alakalı çalışma yürüttüklerini hatırlatan Muhiddin Gülal, şunları kaydetti: “1996’dan 2016 yılına kadar Hazinemizin bu bankaların rehabilitesi noktasında ödemek zorunda kaldığı para, anapara itibarıyla 31,5 milyar dolar. Bunu o günden nemalandırdığımızda 150 milyar dolarlık rakamla karşı karşıya kalıyoruz. Bunun 23.1 milyar dolarını TMSF tahsil etti. Bunun 12.4 milyar dolarını Hazine’ye, 5.6 milyar dolarını SGK, Maliye, kamu kuruluşlarına, 1.9 milyar dolarını da Merkez Bankası’na aktardık.”
OFF-SHORE’U HÂKİMLERİN VİCDANINA BIRAKIYORUM
- BATIK bankaların off-shore (kıyı bankacılığı) müşterilerinin mevduatlarının ödenmesiyle ilgili yargı sürecine değinen Muhiddin Gülal, “Off-shore’un garanti kapsamında olmadığını düşünenlerdenim ama mahkemeler off-shore’u mevduat kabul etti. Bunun ödenmesi yönünde karar çıkıyor. Yargıya saygılıyız. Off-shore’un bankanın garanti kapsamı içinde bir mevduat olmadığını tüm kamuoyu biliyor. Bunu da hakimlerimizin vicdanına bırakıyoruz” dedi.