'13'üncülük batırır' dediler 5 yıldır ihracat şampiyonuyuz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2004 01:53
Türkiye'nin 13'üncü kompresör üreticisi olarak 1992'de kurulan Ekomak'a 13'üncü olmak uğurlu geldi. Son 5 yıl 'vidalı kompresör ihracatında' şampiyon olan şirket, yılda 1800 civarında kompresör üretiyor ve bunun 1100 adedini, Japonya'dan ABD'ye kadar 42 ülkeye satıyor.
SİVAS Kangal doğumlu ve İTÜ'lü Mustafa Erdal'ın 1992'de üç arkadaşıyla kurduğu Ekomak Endüstriyel Kompresör ve Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş., son 5 yıldır vidalı kompresör ihracatında Türkiye şampiyonu oluyor. Japonya ve ABD dahil 42 farklı ülkeye kompresör ihracatı yapan firmanın kuruluş zamanlaması ünlü 13 rakamının uğursuzluğuna inananları yanıltmış görünüyor. Çünkü Ekomak, Türkiye'nin 13'üncü kompresör üreticisi olarak devreye girdiğinde Mustafa Erdal ve üç arkadaşına "Uğursuz sayı size denk geldi, dikkat edin batarsınız" diyenler olmuş. Mustafa Erdal şöyle başlıyor anlatmaya:
"Ben İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) mezunu bir mühendisim. Sonra da işletme yüksek lisansı yaptım. Mezun olduktan hemen sonra kompresor işine girdim; bir firmada çalışmaya başladım ve teknik geliştirme ihtiyacı, piyasa şartları gibi konularda orada tecrübe kazandım. Sonra da üç arkadaş birleşerek kendimiz girişimci olmak için karar aldık. 1990'da işe başladık. 1992'de de Ekomak'ı 'kompresör üreten' bir firma olarak kurduk. O tarihe kadar ülkemizde 12 kompresör firması varmış. Biz 13'üncü olunca şakayla da olsa '13'üncü firma oldunuz, batarsınız' dediler. Bizim böyle inançlarımız yok; işimize baktık ve son 5 yıldır kompresör ihracatında şampiyonuz."
BAŞTAN BERİ DÜNYALIYIZ
Ekomak'ı kurarken piyasadaki kompresör üreticileri gibi iç pazarı değil en zor pazarlara ihracatı hedeflediklerini anlatan Mustafa Erdal, başlangıçta iç pazara iş yaparak büyüseler de kalite politikasını kuruluştan itibaren Avrupa'ya kompresör satma hedefine göre uyguladıklarını anlatıyor. Erdal şöyle devam ediyor:
"İMES'te 200 metrekare bir yer tutmuştuk ve 3 ortak 1 işçi ile başladık üretime. Hedefimiz ise o yıl 12 tane kompresör yapıp satmaktı. Bu hedefi aştık ve ilk yıl 17 kompresör yapıp sattık. Şu anda ayda 140 adet vidalı kompresör yapabiliyoruz. Baştan beri Avrupa standartlarında imalat yapalım; iç pazara da ihracata da yönelik olalım istedik. 1984'ten beri Türkiye'de havalı kompresör üretiliyordu ama yurt dışındaki irtibatlarımızda yabancıların 'kaliteli üretseniz fiyat avantajınız var' dediklerini duyuyorduk. Yüksek performanslı, kaliteli, uzun ömürlü, bakım aralığı uzun, problemsiz çalışan makina istiyordu yabancılar."
ABD'li Sullair kaldıraç oldu
MUSTAFA Erdal, şu anda ihraç ettikleri kompresörlerin yüzde 68'inin Ekomak markasıyla yurtdışına çıktığını belirtiyor ve şöyle konuşuyor: "Yılda yaklaşık 1800 adet üretip 1100 adet kompresör ihraç ediyoruz. İşçi sayımız 84, ciromuz 11 milyon dolar. Bunun 4.5 milyon doları ihracattan. 42 ülkeye ihracat yapabilmemizin temelinde ise tabii ki kaldıraç görevi gören dünyaca ünlü ABD'li kompresör markası Sullair var. Sullair bizi Ortadoğu’daki Amerikan yatırımlarından tanıdı ve bir süre sonra üretim teklifi yaptı. BAE ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde Amerikan firmaları bizden kompresör alıyorlardı. Kalite ve fiyat avantajını bizde yakaladılar. Bunun üzerine dünyanın en büyük kompresör firması olan Sullair bize geldi ve kendisi için kompresör üretmemizi istedi. 1999'dan itibaren üretim yapmaya başladık. O bizim için önemli kaldıraç oldu. Yılda 1100 kompresörlük ihracatımızın 300-350'sini onlara gönderiyoruz. Onların üzerinde Sullair yazıyor ama Made in Turkey ve Ekomak tarafından üretilmiştir de yazıyor."
Toyota Tekstil'e de bizden kompresör gitti
EKOMAK Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Erdal, Sullair ile işbirliğinin bir başka boyutuna değiniyor ve şöyle devam ediyor: "Türkiye'deki firmalar olarak ne yazık ki finansman yapımız ve büyüklüğümüz genellikle araştırma geliştirme (Ar-Ge) için yeterli değil. Böyle bir dünya devi ile üretim ortaklığı yapınca yeni şeyler araştırmak geliştirmek mümkün oluyor ve bir anda dünya firması haline geliyorsunuz. Ürün geliştirmede hatta yeni ürün yaratmada çok büyük güç kazanıyorsunuz. Bu sayede de kendi ölçeğimize göre çok hızlı büyüyebildik. Şu anda vidalı kompresörde organize olmuş en büyükler arasındayız. Fabrikamızı büyüttük ve 7 bin 500 metrekare alanda ayda 140 adetlik üretim kapasitesine ulaştık. Kapasitemizi artırmaya devam edeceğiz. Çünkü talep yüksek. Japonya'da Toyota tekstilin 12 kompresörü bizden gitti. Johnson&Johnson'ın birçok ülkedeki kompresör ihtiyacını biz karşıladık. Colgate, Arçelik, Olmuksa gibi üreticilerde kompresörlerimiz çalışıyor. Avrupa'da birçok cam fabrikası ve haddehanede, otomotiv firmalarında komprersörlerimiz var."
İşverenin ihtiyacına göre özürlü işgücü yetişecek
KRM-Karamık Yönetim Danışmanlık tarafından başlatılan, ‘İş Dünyasında Ben de Varım’ projesi özürlü vatandaşların, işverenin ihtiyacına göre eğitilmesini sağlayacak. Nitelikli özürlü iş gücünün iş dünyası için çok önemli olduğunu belirten KRM-Karamık Yönetim Danışmanlık Kurucu Ortağı Sunay Karamık Özbek, "Nüfusumuzun yüzde 12.29'unu özürlü vatandaşlar oluşturuyor ve bunların büyük kısmı iş bulamıyor. İşverenler ise yasalar gereği çalıştırmak zorunda oldukları engelli işgücü adaylarında ihtiyaçlarına uygun nitelik bulamıyor. ‘İş Dünyasında Ben de Varım’ Projesi bu konudaki kopukluğu giderecek" dedi. Proje ile engelli adaylara, işverenlerin ihtiyacına uygun eğitim verilecek. İlk olarak 445 özürlüye yedi ayrı dalda eğitim verilecek ve bu süreç sonunda 250 özürlüye istihdam yaratılacak. Bu projeden yararlanmak isteyen adaylar 0216 459 99 92 nolu telefondan veya www.krm.com.tr internet sitesinden bilgi alabilir.
20 ilde ABD'yle ‘nasıl iş yapılır’ anlatılacak
DIŞ Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk ABD İş Konseyi, 20 ilde "ABD ile nasıl iş yapılırı" anlatacak. İlki 30 Kasım'da Kahramanmaraş'ta gerçekleştirilen toplantılar önümüzdeki 1.5 yıl farklı illerde devam edecek. Türk ABD İş Konseyi Başkanı Yılmaz Argüden, "Hedefimiz Türkiye ile ABD arasındaki devletler arası ilişkileri daha geniş bir tabana, iş dünyasına yaymak" dedi. Argüden şöyle konuştu:
"Türkiye'nin ABD ile ticaretinde gelişme potansiyeli çok yüksek. İşbirliği İstanbul, Ankara, Washington, New York ekseninde kalmakla büyümüyor. Anadolu'daki bazı illerimizle ABD'deki iş potansiyellerini buluşturmak istiyoruz. Sırada Eskişehir var, her ay bir vilayete gitmek istiyoruz."
"Ben İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) mezunu bir mühendisim. Sonra da işletme yüksek lisansı yaptım. Mezun olduktan hemen sonra kompresor işine girdim; bir firmada çalışmaya başladım ve teknik geliştirme ihtiyacı, piyasa şartları gibi konularda orada tecrübe kazandım. Sonra da üç arkadaş birleşerek kendimiz girişimci olmak için karar aldık. 1990'da işe başladık. 1992'de de Ekomak'ı 'kompresör üreten' bir firma olarak kurduk. O tarihe kadar ülkemizde 12 kompresör firması varmış. Biz 13'üncü olunca şakayla da olsa '13'üncü firma oldunuz, batarsınız' dediler. Bizim böyle inançlarımız yok; işimize baktık ve son 5 yıldır kompresör ihracatında şampiyonuz."
BAŞTAN BERİ DÜNYALIYIZ
Ekomak'ı kurarken piyasadaki kompresör üreticileri gibi iç pazarı değil en zor pazarlara ihracatı hedeflediklerini anlatan Mustafa Erdal, başlangıçta iç pazara iş yaparak büyüseler de kalite politikasını kuruluştan itibaren Avrupa'ya kompresör satma hedefine göre uyguladıklarını anlatıyor. Erdal şöyle devam ediyor:
"İMES'te 200 metrekare bir yer tutmuştuk ve 3 ortak 1 işçi ile başladık üretime. Hedefimiz ise o yıl 12 tane kompresör yapıp satmaktı. Bu hedefi aştık ve ilk yıl 17 kompresör yapıp sattık. Şu anda ayda 140 adet vidalı kompresör yapabiliyoruz. Baştan beri Avrupa standartlarında imalat yapalım; iç pazara da ihracata da yönelik olalım istedik. 1984'ten beri Türkiye'de havalı kompresör üretiliyordu ama yurt dışındaki irtibatlarımızda yabancıların 'kaliteli üretseniz fiyat avantajınız var' dediklerini duyuyorduk. Yüksek performanslı, kaliteli, uzun ömürlü, bakım aralığı uzun, problemsiz çalışan makina istiyordu yabancılar."
ABD'li Sullair kaldıraç oldu
MUSTAFA Erdal, şu anda ihraç ettikleri kompresörlerin yüzde 68'inin Ekomak markasıyla yurtdışına çıktığını belirtiyor ve şöyle konuşuyor: "Yılda yaklaşık 1800 adet üretip 1100 adet kompresör ihraç ediyoruz. İşçi sayımız 84, ciromuz 11 milyon dolar. Bunun 4.5 milyon doları ihracattan. 42 ülkeye ihracat yapabilmemizin temelinde ise tabii ki kaldıraç görevi gören dünyaca ünlü ABD'li kompresör markası Sullair var. Sullair bizi Ortadoğu’daki Amerikan yatırımlarından tanıdı ve bir süre sonra üretim teklifi yaptı. BAE ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde Amerikan firmaları bizden kompresör alıyorlardı. Kalite ve fiyat avantajını bizde yakaladılar. Bunun üzerine dünyanın en büyük kompresör firması olan Sullair bize geldi ve kendisi için kompresör üretmemizi istedi. 1999'dan itibaren üretim yapmaya başladık. O bizim için önemli kaldıraç oldu. Yılda 1100 kompresörlük ihracatımızın 300-350'sini onlara gönderiyoruz. Onların üzerinde Sullair yazıyor ama Made in Turkey ve Ekomak tarafından üretilmiştir de yazıyor."
Toyota Tekstil'e de bizden kompresör gitti
EKOMAK Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Erdal, Sullair ile işbirliğinin bir başka boyutuna değiniyor ve şöyle devam ediyor: "Türkiye'deki firmalar olarak ne yazık ki finansman yapımız ve büyüklüğümüz genellikle araştırma geliştirme (Ar-Ge) için yeterli değil. Böyle bir dünya devi ile üretim ortaklığı yapınca yeni şeyler araştırmak geliştirmek mümkün oluyor ve bir anda dünya firması haline geliyorsunuz. Ürün geliştirmede hatta yeni ürün yaratmada çok büyük güç kazanıyorsunuz. Bu sayede de kendi ölçeğimize göre çok hızlı büyüyebildik. Şu anda vidalı kompresörde organize olmuş en büyükler arasındayız. Fabrikamızı büyüttük ve 7 bin 500 metrekare alanda ayda 140 adetlik üretim kapasitesine ulaştık. Kapasitemizi artırmaya devam edeceğiz. Çünkü talep yüksek. Japonya'da Toyota tekstilin 12 kompresörü bizden gitti. Johnson&Johnson'ın birçok ülkedeki kompresör ihtiyacını biz karşıladık. Colgate, Arçelik, Olmuksa gibi üreticilerde kompresörlerimiz çalışıyor. Avrupa'da birçok cam fabrikası ve haddehanede, otomotiv firmalarında komprersörlerimiz var."
İşverenin ihtiyacına göre özürlü işgücü yetişecek
KRM-Karamık Yönetim Danışmanlık tarafından başlatılan, ‘İş Dünyasında Ben de Varım’ projesi özürlü vatandaşların, işverenin ihtiyacına göre eğitilmesini sağlayacak. Nitelikli özürlü iş gücünün iş dünyası için çok önemli olduğunu belirten KRM-Karamık Yönetim Danışmanlık Kurucu Ortağı Sunay Karamık Özbek, "Nüfusumuzun yüzde 12.29'unu özürlü vatandaşlar oluşturuyor ve bunların büyük kısmı iş bulamıyor. İşverenler ise yasalar gereği çalıştırmak zorunda oldukları engelli işgücü adaylarında ihtiyaçlarına uygun nitelik bulamıyor. ‘İş Dünyasında Ben de Varım’ Projesi bu konudaki kopukluğu giderecek" dedi. Proje ile engelli adaylara, işverenlerin ihtiyacına uygun eğitim verilecek. İlk olarak 445 özürlüye yedi ayrı dalda eğitim verilecek ve bu süreç sonunda 250 özürlüye istihdam yaratılacak. Bu projeden yararlanmak isteyen adaylar 0216 459 99 92 nolu telefondan veya www.krm.com.tr internet sitesinden bilgi alabilir.
20 ilde ABD'yle ‘nasıl iş yapılır’ anlatılacak
DIŞ Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk ABD İş Konseyi, 20 ilde "ABD ile nasıl iş yapılırı" anlatacak. İlki 30 Kasım'da Kahramanmaraş'ta gerçekleştirilen toplantılar önümüzdeki 1.5 yıl farklı illerde devam edecek. Türk ABD İş Konseyi Başkanı Yılmaz Argüden, "Hedefimiz Türkiye ile ABD arasındaki devletler arası ilişkileri daha geniş bir tabana, iş dünyasına yaymak" dedi. Argüden şöyle konuştu:
"Türkiye'nin ABD ile ticaretinde gelişme potansiyeli çok yüksek. İşbirliği İstanbul, Ankara, Washington, New York ekseninde kalmakla büyümüyor. Anadolu'daki bazı illerimizle ABD'deki iş potansiyellerini buluşturmak istiyoruz. Sırada Eskişehir var, her ay bir vilayete gitmek istiyoruz."