Güncelleme Tarihi:
MERSİN’deki Türkiye’nin ilk nükleer santralı, dev istihdam projesi Akkuyu Nükleer Güç Santralı’nda (NGS) çalışmalar devam ediyor. Çalışmalarda en önemli rollerden birini de kadınlar üstleniyor. Tüm işkollarında olduğu gibi nükleer alanda da söz sahibi olan kadınlar, Akkuyu projesindeki başarılarıyla da adlarından söz ettiriyor. Akkuyu Nükleer AŞ’de mühendislikten avukatlığa kadar birçok önemli pozisyonda 1000 kadın görev yapıyor. Kendi alanlarında büyük başarılara imza atmış kadınlar, sahadaki koşulları, başarılarını ve böylesine büyük projede görev almanın kendileri için önemini anlattı.
HEYECAN VERİCİ
Rusya’da 6.5 yıllık eğitimin ardından projede görev almaya başlayan ve Akkuyu Nükleer AŞ Bilgi İletişim Teknolojileri Birimi’nde uzman olarak çalışan Seda Yürekli: “Sürekli değişen ve gelişen bir projenin içindeyiz. Güvenlik düzeyini geliştirmek adına düzenlemelerimiz oluyor. Çok heyecanlı bir süreç. Akkuyu NGS 4 reaktörünün hepsinin tam kapasiteyle çalışmaya başlamasının ardından Türkiye’nin enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 10’luk bir bölümünü karşılayacak kadar elektrik üretimini yapacaktır. Ayrıca yaklaşık 11 bin kişinin istihdam edilmesini sağladı. Benim projeye dahil oluşum ise tamamen tesadüf eseri. Türkiye’de Gebze İleri Teknoloji Enstitüsü’nde Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde 2’nci sınıf öğrencisiydim. Akkuyu Nükleer AŞ’nin internet sitesinde bu projenin reklam afişini gördüm. Başvurmaya karar verdim; yazılı ve sözlü sınavları geçtim ve projeye dahil oldum.
2012 yılında projede yer almak üzere Rusya’daki eğitim programına katıldım. Bu süreçte bir yıl Rusça hazırlık eğitimi ve 5.5 yıllık uzman eğitimi olmak üzere totalde 6.5 yıllık eğitim aldım. Öğrenme süreci son derece yoğun ve ilgi çekiciydi. Teorik çalışmaların yanı sıra çok sayıda uygulama ve laboratuvar çalışması yapıldı. Ayrıca eğitim sürecinde ve sonrasında Rusya’da çeşitli santrallerde staj imkânı bulduk, ardından Akkuyu’da çalışmak üzere buraya geri döndüm.”
GELECEĞE IŞIK
Akkuyu Nükleer AŞ’de avukat olarak görev yapan Naila Atmaca da şunları söyledi: “Türkiye’nin ilk nükleer güç santralında yer almak çok önemli ve çok değerli. Türkiye’nin ekonomik, sosyal, endüstriyel ve teknoloji bakımından uluslararası platformda çok ileri gideceğini düşünüyorum. Bu benim için tarif edilemez bir duygu ve büyük bir şans. Bu projede yer almaktan çok gurur duyuyorum ve kendimi çok şanslı hissediyorum. Tarihe isimlerimizi yazıyoruz. Ülkemize çok faydalı ve çok önemli bir proje kazandırıyoruz. Bu proje, kadınlar açısından da erkekler açısından da ülkemizin istihdam konusunda çok önemli ve çok kıymetli. Geleceğimize ışık tutuyor. Ben şöyle diyorum her zaman; Akkuyu nükleer, sadece bir enerji projesi değil Akkuyu nükleer ülkemizdeki evlere ışık getirecek, gençliğimize, geleceğimize ve insanlığımıza ışık tutacak bir projedir.”
ŞİRKETİN insan kaynakları direktörlüğünde kıdemli uzman olarak görev alan Burul Bugubaeva: “Türkiye’nin ilk nükleer santral projesine dahil olmak benim için mutluluk verici. 2012 yılında bu projeyle ilgili bir iş ilanıyla karşılaştım. Önce tercüman olarak çalıştım daha sonra dokümantasyon uzmanı olarak çalıştım. Şu anda kariyerime insan kaynakları kıdemli uzmanı olarak devam etmekteyim. Akkuyu projesi kadınlara iş sağlayan ve gelir kapısı olan bir proje.”
DEMİRÖREN Haber Ajansı temmuz ayında nükleer inşaat sahasında yapılan çalışmaları yakında takip etmiş, inşaat süreci hakkında bir haber hazırlamıştı. Akkuyu Nükleer A.Ş. Yapı İşleri Direktör Yardımcısı Dmitriy Romanets, şu bilgiler vermişti: “Şu an sahamızda 11 bin kişi 7 gün 24 saat esasıyla çalışıyor. Bunların 8 bini inşaat işçisi olarak sahada yer alıyor. Çalışanların yüzde 80’i Türk işçilerden oluşuyor.”