Güncelleme Tarihi:
Ömrünü tamamlamış lastiklerin çevre kirliliğine yol açmaması için Türkiye genelinde bazı firmalar, bu lastikleri toplayarak, önemli bir bölümünün çeşitli yollardan geri dönüşümünü sağlıyor. Fakat iyi niyetle yola çıkan bu uygulamada, çevre açısından sakıncalı yöntemler de ortaya çıkıyor. Bazı tesislerde üretilen ‘pirolitik sıvı yakıt’ adlı ürünün endüstriyel amaçlı ısı enerjisi üretiminde veya petrol rafinerilerinde ham petrolün içine karıştırılarak kullanıldığı iddia ediliyor. Atık lastiklerden üretilen bu sıvının nereye satılacağı ve ne kadar satılacağına yönelik düzenlemelerde oluşan boşluk nedeniyle, tam olarak nereye gittiği ve ne şekilde kullanıldığı ise bilinmiyor. Akaryakıt sektörü temsilcileri, pirolitik sıvı yakıtın kaçak yollarla araç depolarına kadar girdiği uyarısını yapıyor.
İLLEGAL PİYASAYA HİZMET
‘Pirolitik sıvı yakıtın’ araçlarda mazot olarak kullanıldığını iddia eden Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol Ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası (TABGİS) Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, “Şu anda kimse lastik işinin üzerine gitmiyor. Lastiklerin geri dönüşümünden elde edilen ‘pirolitik sıvı yakıt’ araçlarda hali hazırda kullanılan yakıtlara ya da 10 numara olarak adlandırılan yasadışı yağlara karıştırılarak araçlara konuyor. Bu da büyük bir tehlikenin ortaya çıkmasına sebep oluyor” dedi. Lastik geri dönüşüm tesislerine Çevre Bakanlığı’nın iyi niyetle izin verdiğinin altını çizen Zülfikar, “Yılda 250 bin tondan fazla lastik hurdaya çıkıyor diye Bakanlık bu tip tesislerin açılmasına izin verdi. Çünkü çevreye büyük zararları var bu lastiklerin. Yakılarak bertaraf edilmesi hava kirliliğine sebep oluyor. Geri dönüşüm için izin verilen bu tesislerde üretilen sıvının araçlarda yakıt olarak kullanılabileceği kimsenin aklına gelmedi. Normal şartlar altında bu sıvının hiçbir yerde kullanılmadan bertaraf edilmesi gerekiyor. Bu işi yapan dört dörtlük tesisler var. Ancak illegal piyasaya hizmet edenler de bulunuyor” dedi.
ZARARINI BİLMİYORUZ
Enerji sektörü yetkilileri ise söz konusu ürünün nerelere verildiğinin belli olmadığını vurgulayarak, şöyle konuşuyor: “Bunu rafineriler almıyor mesela. Rafinerilere petrol vari bir ürün olarak sunulmuş ama onlar tarafından kabul görmüş değil. Bu tarafı boşlukta. Madeni yağ üreten kısmıyla ilgili yine boşlukta. Madeni yağcılar baz yağdan veya topladıkları yağdan üretim yapıyor. Pirolitiği katmıyorlar işin içerisine. Tesislerde ısı amaçlı olarak kullanılıyor. Ama bu ürün yakıldığında da çevresel etkilerinin ne olduğu belirlenmediği için çok fazla zararının olup olmadığını bilmiyoruz. Lakin zararı olduğu kanaatimiz var. Aslında bu Çevre Bakanlığı’nın kapsamında. Şu anda pirolitik sıvı yakıtı üretmek yasal fakat üretilen ürünün nereye satıldığına ilişkin firmalarca iddia edilenler teoride doğru olsa dahi pratikte böyle olup olmadığı yönünde şüpheler var. Araçlara kaçak olarak gitmesini engellemek için EPDK düzenleme yapacak ve ‘Ekstra işlemden geçirerek, standart ürün haline getirin ve lisanslandıralım’ diyecek.”
Nereye gönderiyorsa bildirecek
LASTİK geri dönüşüm tesislerinde halı saha için dolgu, yürüyüş yolları için malzeme üretildiğine dikkat çeken Çevre Bakanlığı Müsteşatrı Mustafa Öztürk, “Pirolitik yakıtın araçlarda mazot olarak kullanıldığına dair bir bilgimiz yok” dedi. 2014’te Türkiye’de 108 bin ton lastik toplandığını söyleyen Öztürk, “Bunun 13 bin tonu çimento fabrikalarında yakıt olarak kullanıldı. 12 bin 500 ton pirolitik sıvı yakıt, yaklaşık 85 bin tonundan da granür elde edildi” dedi. Bakanlıktan bu konuda izinli firma sayısının dört olduğunu söyleyen Öztürk, “Firmaların, ürettikleri prolitik sıvıyı nerede kullandıklarını bildirmelerini isteyeceğiz. Bu konuda çalışma yapılıyor. Eğer firma geri dönüşüm esnasında çıkan ürünleri nerede depoladığını, bu sıvıyı nereye gönderdiğini söylemezse geçici faaliyet belgelerini donduracağız. Daha sonra lisansını iptal edeceğiz” dedi. Türkiye’de çok hurda lastik olmasına rağmen geri dönüşüm tesislerinin lastik bulmakta zorlandığını belirten Öztürk, “15 gün önce geri dönüşüm tesisleri sahipleri ile bir araya geldik. Yurtiçinde lastik bulamadıkları için, ithal etmek istediklerini söylediler. Biz de olmayacağını söyledik” ifadelerini kullandı.
EPDK çalışma başlattı
ENERJİ Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), atık lastiklerin geri dönüşümü sırasında teknik kriterlere uygun ve yasal bir yakıt üretimi yapılabilmesi için çalışma başlattı. EPDK’nın bu konuyu düzenleyebilmesi ve bu alanda lisans verebilmesi için tesislerin ekstradan bazı prosedürler uygulayarak, üretilen ürünü teknik kriterlere uygun hale getirmesi gerekiyor. Sektör yetkilileri, şunları söylüyor: “Pirolitik sıvı yakıt, siyah, yağ benzeri bir ürün. Fuel oil’in biraz daha ince bir türü. Ancak EPDK’nın teknik kriterlerine uyan bir ürün değil. Yakıt olarak kullanılması için artı bir işlemden geçirilmesi gerekiyor. Pirolitik sıvı yakıt şu haliyle çevreye zararlı. Ekstra işlemden geçtiği zaman fuel oil’e dönüştürebiliyor. Dağıtım şirketleri fuel oil olarak okullara, askeri kışlalara, çimento fabrikalarına, doğalgazın ve kömürün olmadığı alanlara satabilir.”
“ÖTV avantajını kullanıyor”
ŞU anda pirolitik sıvı yakıtı üreten firmalar olduğunu, ancak bu yakıt yakma amaçlı kullanıldığında çevreye zarar verdiğini dile getiren sektör yetkilileri, “Nereye satıldığı belli değil. Çevre Bakanlığı denetliyorsa bile bu illegalliği önleyemiyor. Çünkü bunun alıcısı var, satıcısı var, imalatçısı var. Merdiven altı bunu pazarlıyorlar. Faturasız, belgesiz gidiyorlar, adam bunun zararını bilmeden belki iş makinelerinde belki başka yerlerde kullanıyor. ÖTV avantajından kaynaklanan bir durum. Yasal yollarla piyasa sürülmediği için oradaki vergi avantajını adam fiyat avantajı olarak kullanıyor. Buradaki alan tamamen gri bir alan. Düzenlenmemiş bir bölgede gerçekleştirilen bir faaliyet” diyor.
Lastikler nasıl dönüştürülüyor?
Lastiklerin geri dönüştürülebilmesi için kullanılan yöntemleri anlatan bir geri dönüşüm tesisi sahibi yakma işlemini şöyle anlatıyor: “Piroliz yönteminde lastik önce parçalanıyor. Teller ayrılıyor, kalan lastik parçaları ısıl işlemden geçiriliyor. Daha sonra oksijensiz ortama sokuluyor. Termal parçalama yapılıyor. Ürün katıdan gaza geçiyor. Gazın yoğuşan kısmından da sıvı yakıt elde ediliyor. Çıkan bu yakıt çok yüksek kaloriye sahip. Isıya ihtiyaç duyulan yerlerde kullanılıyor. Türkiye yaklaşık 150 bin ton lastiğin ise nasıl bertaraf edildiği bilinmiyor.”