Güncelleme Tarihi:
SERMAYE piyasalarındaki dalgalanmalardan ve kurdaki oynaklıktan korunmak amacıyla geliştirilen türev enstrümanlara yönelik ilgi dünyada olduğu gibi Türkiye’de de son yıllarda giderek artıyor. 31 Aralık 2012’de yürürlüğe giren 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nda bu alana yönelik düzenlemeler sektöre önemli fırsatlar sundu. Yeni düzenlemeler kapsamında kalkınma/yatırım bankalarının paylar üzerine tezgahüstü türev işlem yapmaları olanağı kaldırılırken, aracı kurumların tezgahüstü türev enstrümanları müşterilerinin hizmetine sunmasına olanağı sunuldu. Ayrıca yeni kanunla birlikte türev enstrümanların denetime de Sermaye Piyası Kurulu’nun (SPK) denetimine geçti. Böylece yatırımcı 2015’te devreye giren bu yeni düzenleme ile tek bir kurum üzerinden tüm finansal ürünlere ulaşma imkanına, aracı kurumlar da 1.7 milyar TL’yi aşan yeni bir iş hacmine kavuşmuş oldu.
1.7 MİLYAR TL’Yİ AŞAN FIRSAT
Kalkınma/yatırım bankalarının paylar üzerine tezgahüstü türev işlem yapmaları olanağın kaldırıldığı düzenlemenin yürürlük tarihi olan 2015’ten sonra bankalar menkul değerler üzerine türev işlemi yapmadı. Buna karşın aynı düzenleme ile aracı kurumlara gerek paylar üzerine gerekse diğer araçlar (döviz, faiz, emtia vs) üzerine kendilerinin karşı taraf olabileceği tezgahüstü türev işlemler yapma olanağı tanındı. Dolayısıyla, bankalar tarafında yapılamayan paya dayalı türev işlemler artık aracı kurumlar tarafından yapılıyor. Bu değişiklik, 2013 yılındaki sadece paya dayalı türev işlemler dikkate alındığında aracı kurumlar açısından 1.7 milyar TL’lik yeni iş hacmi anlamına geliyor. Ayrıca, aracı kurumların diğer tezgahüstü türev işlemleri de yapabilecekleri göz önüne alındığında hacmin boyutu daha da büyüyor.
YATIRIMCIYA FARKLI ÜRÜNLER
Tezgahüstü türev enstrümanları bankalar yerine aracı kuruluşların müşterilerinin hizmetine sunması, yatırımcılara ve sektör temsilcilerine önemli fırsatlar sunuyor. Bu kapsamda aracı kurumlar özellikle Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası’nda işlem gören türev ürünlerden farklı olarak müşteri ihtiyaçlarına göre özel tasarlanmış ürünleri müşterilerinin hizmetine sunabilecekler. Aracı kurumların bu hizmeti müşterilerine sunabilmesi için SPK’dan “portföy aracılığı” yapabilme izni alması gerekiyor. Tezgahüstü piyasalar organize (listed) piyasalardan daha esnek teminatlandırma ve vade yapısı sunabiliyor. Tezgahüstü piyasalar organize edilmemiş, belli bir şekle sokulmamış, net kuralları olmayan piyasalar olduğundan işlem yapacakların teminat, dayanak varlık sınıfı ve kalitesini karşılıklı belirleyecekleri piyasalar olarak görülüyor. Oysa organize piyasalarda dayanak varlığın türü, kalitesi, teslimat vadesi, teslimatın nasıl olacağı vb. gibi tüm özellikler mevzuat kapsamında standart hale getirilmiştir ve tüm piyasa katılımcıları için de bu kurallar geçerli.
600 TRİLYON DOLAR BÜYÜKLÜK
1970’li yıllarda uluslararası altına dayalı parasal sistemin çökmesi ile ortaya çıkan başta döviz kuru dalgalanmaları olmak üzere önemli ölçüde finansal risklerin korunmasında kullanılan tezgahüstü türev piyasalar, günümüzde küresel ölçekte 600 trilyon dolarlık işlem hacmine sahip önemli finansal araçlardan biri. Özellikle ABD’de yaygın olan türev piyasaların kontrolü 2010 yılından itibaren yürürlüğe girmiş olan ve OTC (Over The Counter-Tezgahüstü) piyasaları Menkul Kıymet ve Döviz Komisyonu (SEC) ile birlikte Mal Alım Satımları Komisyonu’nun (CFTC) denetimi altına alan yasanın getirdiği kriterler ile birlikte şeffaflık ve bilgi ulaşılabilirliği prensipleri ile bu sorunun çözüldüğünü görüyoruz.
ARACI KURUMLAR FIRSAT SUNUYOR
YATIRIM Finansman Menkul Değerler Genel Müdürü Şeniz Yarcan: “Aracı kurumlar açısından bakıldığında, tezgahüstü türev enstrümanlar yatırımcılara sunulabilecek ürün çeşitliliğini artırmada önemli bir kazanç sağlayacak. Zira tezgahüstü piyasalarda organize piyasalardaki standart yapı olmadığından müşterilere özel hizmet kapsamında pek çok enstrüman kurgulanabilecek, yatırımcılara daha geniş kapsamlı finansal çözümlemeler ile katkı sağlanabilecektir. SPK mevzuatı gereğince genel müşteri kategorisinde olan tüm yatırımcılara uygunluk testi tatbik etmek sureti ile yatırımcıların riske karşı tutum ve davranışlarını ölçmek, ürün veya hizmetin risklerini anlayabilecek bilgi ve tecrübeye sahip olup olmadığı belirlemek gerekir. Uygunluk testi sonrasında yapılacak olan müşteri sınıflandırması sonucunda, uygun sınıfta yer alan müşterilerin bu enstrümanlarda işlem yapabilecektir. Tezgahüstü olsun ya da olmasın türev enstrümanlarda bilinçsizce yapılacak işlemler yatırımcıları ciddi anapara kayıpları ile karşı karşıya bırakabileceği unutulmamalıdır.
TÜM ÜRÜNLERE TEK KURUMLA ULAŞMAK ÖNEMLİ İHTİYAÇ
AK Yatırım Menkul Değerler Genel Müdürü Mert Erdoğmuş: “Hareketliliğin son derece yoğun olduğu piyasalarda, yatırımcıların ihtiyaç duydukları tüm ürünlere tek kurum aracılığıyla erişebilmesi her zamankinden daha büyük bir ihtiyaç. Geçmişte yoğun bir şekilde bankalar tarafından gerçekleştirilen paya dayalı opsiyon işlemlerine, SPK tarafından 01/07/2013 tarihinde yayınlanan ve 01/07/2014 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren tebliğ gereği son verilerek, ilgili işlemlerin fiyatlanıp gerçekleştirilmesi yetkili aracı kurumlara devredildi. İlgili tarihte “aracı kurumların tezgahüstü türev ürünlerde işlem yapabilmeleri için gerekli yetki belgesine sahip olmaları gerekliliği” nedeniyle bir süre için söz konusu işlemler kesintiye uğradı. Sektörde faaliyet gösteren aracı kurumlar tezgahüstü türev işlemlerde, işlem yapmak için gerekli yetki belgesi alarak yatırımcılara bu alanda hizmet sunmaya başladı.”
Bankaların Yaptığı Türev İşlemler(Milyon TL)
2015/9 2014 2013 2012 2011 2010
Vadeli Döviz Alım-Satım İşlemleri 153.6 91.1 102.0 64.3 82.4 33.0
Swap Para Alım/Satım İşlemleri 677.4 592.4 477.1 225.5 220.2 159.4
Swap Faiz Alım/Satım İşlemleri 273.5 163.4 135.7 102.0 80.0 57.6
Para Alım/Satım Opsiyonları 222.519 136.642 184.336 106.091 77.968 68.944
Faiz Alım/Satım Opsiyonları 56.9 48.4 43.9 16.2 20.7 7.5
Menkul Değerler Alım/Satım Opsiyonları 0 95.0 1.7 781.0 251.0 1.0
Kaynak : Türkiye Bankalar Birliği
NOT: Tabloda, 2010–2015/Eylül döneminde bankaların tezgahüstü türev işlemleri yer alıyor. Tablodan görüleceği üzere düzenlemenin yürürlük tarihi olan 2015’ten sonra bankalar tarafından menkul değerler üzerine türev işlemler yapılmamıştır.
TÜREV ARAÇ DAYANAK VARLIĞI OLAN HİSSELER
SPK’nın 2014 yılında aldığı bir ilke kararına göre Borsa İstanbul’da işlem gören paylara dayalı türev araçlar üzerinde portföy aracılığı faaliyeti yapılamamaktadır. Mevcut durumda Borsa İstanbul’daki türev araç dayanak varlığı olan pay senetleri şöyle: Akbank, ERDEMİR, Sabancı Holding, Garanti Bankası, İş Bankası, Turkcell, TÜPRAŞ, Türk Hava Yolları, Vakıfbank ve Yapı Kredi.
Bu durumda, aracı kurumlar tarafından yukarıda sayılan paylar üzerine bir tezgahüstü türev işlem yapılamayacak. Bu pay senetlerinin borsadaki en likit senetler olduğu dikkate alındığında bu durum aracı kurumların türev araç işlem hacimlerini olumsuz etkileyecektir. Önceki dönemde bankalar açısında sınırlandırılmamış olan bu işlemlerin aracı kurumlar açısından da sınırlandırılmaması aracılık sektörünün gelişimi açısından olumlu olacaktır.