Güncelleme Tarihi:
Milyonlarca vergi, SSK, öğrenim kredisi, trafik cezalısı gibi çek cezalıları da torba yasa tasarısının kapsamına alınmak için eylem yapıyor.
Başkent’te Abdi İpekçi Parkı’nda toplanan çek cezalıları ve aileleri, Cumhuriyet tarihinin en büyük ‘af’ tasarısının kapsamı dışında bırakılmaya isyan ediyor.
‘Suçlu değil borçluyuz” pankartlarıyla dört gün önce Sivrihisar’dan yola çıkan eylemciler, bugün Ankara’da diğer arkadaşlarıyla buluşarak Abdi İpekçi Parkı’na ulaşacaklar. Arkadaşlarını beklemek üzere Eskişehir Yolu’nda toplanan bir grup, “Biz af istemiyoruz. Borcumuzu ödemek istiyoruz. Bizler esnafız, dağdan inme eşkıyalar değiliz. Ama bu borçları hapiste yatarak ödeyemeyiz: O nedenle hapis cezalarının para cezalarına çevrilmesini istiyoruz” diyorlar.
KOCANIZI BOŞAYIN ÖNERİSİ
Cumhurbaşkanı ve Başbakan’a mektup gönderdiklerini, Mecliste grubu bulunan siyasi parti temsilcileriyle de konuştuklarını anlatan eylemcilerden bir kadın, “AKP Milletvekili bana ya eşinizi boşayın ya da 5 yıl hapis yatsın hayatınızda temiz bir sayfa açın, dedi. Düşünebiliyor musunuz bir milletvekilinin 1 milyon 600 bin insanı ilgilendiren, aileleriyle birlikte 6 milyonu aşkın insanın sorununa çözümü bu. Kocanızı boşayın” diye isyan ediyordu.
HAPİSTE BORÇ NASIL ÖDENİR?
Eşinin işleri bozulmadan önce İstanbul’daki tekstil fabrikasında 1500 kişiye istihdam sağladıklarını anlatan bir kadın, “2005 yılı Haziran ayında işler bozuldu. Kocam hapse girdi. Ancak 5941 sayılı Çek Yasası ile geçici olarak hapisten çıktı. Kendisine Ankara’da yeni bir iş kurmaya çalışıyor. Ama ay sonuna kadar milyonlarca liralık borcu ödeyemez ise yeniden hapse girecek. Peki ama hapse girerek bu borcu nasıl ödeyeceğiz” diye soruyordu.
DAHA KAÇ KİŞİ İNTİHAR ETMELİ?
Bir milyonu aşkın çek borçlusunun ‘kaçak’ yaşadığına dikkat çeken bir işadamı ise, vergi borçlusuna, kredi kartı borçlusuna hapis cezası yerine para cezası uygulandığına dikkat çekerek, çek suçlularının cezasının da paraya çevrilmesi gerektiğini söyledi.
Kendisinin Denizli’de bir fabrika sahibi iken çek karşılığı alması gereken malları alamadığını ve işlerinin bozulduğunu anlattı. Çek cezaları nedeniyle çok sayıda işadamının intihar ettiğini anımsatan işadamı, “Çekten dolayı hapis cezasının kalkması için daha kaç kişinin intihar etmesi gerekmektedir” diye soruyordu.
Ankara’ya Mersin’den gelen bir işadamı ise, “Çek cezalarında bankalara her çek yaprağı için 600 lira ceza verilirken, bizlere çek bedeli kadar adli para cezası ve ceza ödenmediğinde hapis cezası verilmesi doğru mudur? Adil olunacaksa bankalara verilen ceza bize de verilmeli ve bu ceza da idari para cezası olmalıdır” diye konuştu.
FARKLI UYGULANIYOR
Bir başkası ise 5941 sayılı yeni çek yasasının Asliye Ceza Mahkemeleri tarafından farklı yorumlandığını, yasanın lehe olan hükümlerini uygulamadıklarını ileri sürdü.
YENİDEN CEZAEVİNE
5941 sayılı yasa ile borçlarını ödeme taahhüdü verilerek geçici bir özgürlük kazandıklarını anlatan bir başkası ise, “Milyonlarca liralık borçlardan söz ediyoruz. 9 ayda böyle bir borç ödenir mi? Zaten her şeylerini kaybetmiş bu insanlar ellerinde olmayan imkanlardan dolayı taahhütlerini yerine getiremeyerek yeniden cezaevlerine döneceklerdir” dedi.
2 BİN Mİ 1 MİLYON 600 BİN Mİ?
14 Aralık 2009 tarihinde kabul edilen 5941 Sayılı Yeni Çek Yasasının, o tarihte hapiste yatan 2 bin 100 kişiyi ilgilendirdiği açıklandı. Ancak çek suçluları, bu rakamın gerçek olmadığı iddiasında. Asliye ceza mahkemelerindeki 50 dosyadan 48’inin karşılıksız çek davalarından oluştuğunu belirten bir işadamı, “Ama hapiste bu suçtan kaç kişinin yattığını, kaç kişinin bu suçla yargılandığını açıklamıyorlar. Çünkü bu işten tefeciler, faktoringciler kazanıyor” iddiasını ileri sürüyor. Karşılıksız çek nedeniyle suçlanan kişi sayısının ise 1 milyon 600 bin kişi olduğunu ileri sürüyorlar.
Geçen yıl çıkan yasa, alacaklı ile borçlunun anlaşması durumunda, borcun belli sürede ödenmesi şartıyla hapisteki çek suçluların salıverilmesini öngörüyordu.
NE İSTİYORLAR?
Ancak çek suçluları, hapse düşmüş birinin bu kadar kısa sürede borcunu ödemesinin mümkün olmadığını savunarak, torba yasa tasarısına çek cezalarının idari para cezasına çevrilmesine dair hükmün eklenmesini istiyorlar.
İLAÇLA AYAKTAYIZ
Çek mağdurları ve aileleri seslerini duyurabilmek için kurdukları cekmagdurlari.com sitesi üzerinden haberleşiyorlar, eylem organizasyonlarını buradan yapıyorlar. “Kader birliği yaptık, birbirlerimizi rumuzlarımızla biliyorduk, Ankara’da tanıştık. her şeyimizi yitirdik. Çocuklarımız babalarını göremiyorlar. Hepimiz ilaçlarla ayakta duruyoruz. Bizler Cem Uzanlar gibi Paris’e kaçmadık. her şeyimizi bu ülkede kaybettik. Şimdi de af istemiyoruz. Borcumuzu ödeme fırsatı istiyoruz” diyorlar.
YARGITAY DA İSYAN ETTİ!
Yargıtay 10. Ceza Daire Başkanı Mahmut Gül de Hürriyet Gazetesi’ne yaptığı açıklamasında mahkemelerdeki çek dosyalarının 1 milyonu aştığına dikkat çekti. Temyizdeki 160 bin çek davasının 3 yılda zor biteceğini belirterek, “Dairemizin öncelikli önerisi çekin karşılıksız çıkması ile ilgili sorumluluk suç olmaktan çıkarılarak idari para cezası veya idari tedbiri gerektiren bir kabahat olarak düzenlenmelidir” dedi.