ANKA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 18, 2008 15:49
Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak, bu yıl, 2006 öncesine oranla daha düşük de olsa yeterli çam balı üretiminin gerçekleştiğini belirterek,16 ay aradan sonra ilk kez Balparmak markası ile çam balı sevkiyatını başlattıklarını bildirdi.
Balparmak olarak normal zamanda yılda 5-6 bin ton civarında çam balını piyasaya sunduklarını ve bu balı ağırlıklı olarak Muğla, Marmaris, Yerkesik, Köyceğiz ve Milas bölgelerinden aldıklarını söyleyen Altıparmak, bal fiyatlarının son dönemde yüzde 110’luk artış kaydettiğini aktararak, “ Bal pazarı son 1.5 yılda yüzde 30 küçüldü. Reçel ve çikolatalı ürünlerin payı ise bu oranda artış gösterdi. Ancak Balparmak olarak bizim bal pazarındaki payımızda artış oldu” dedi.
Kriz koşullarına rağmen bal satışlarında düşme beklemediklerini ifade eden Altıparmak “Bal sofraların vazgeçilmez bir ürünü. İnsanların beslenmesinde ilk beş ürün arasında yer alıyor. Fiyatlar yönünden biraz fedakarlık gerektirecek ama balın sofralardan eksilmesi mümkün değil” yorumunu yaptı.
2009 İÇİN 8 BİN TON VE YÜZDE 35 BÜYÜME HEDEFİ
Balparmak’ın çam balını yeniden piyasaya sunması nedeniyle bir basın toplantısı düzenleyen Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak, dünyada arıcılığın, gerek verim gerekse kalite yönünden alarm sinyalleri verdiğini belirterek,geçen yılki kuraklığın bu yıl yaşanmaması nedeniyle üretimde iyileşme olduğunu ancak, bal üretiminin Türkiye’de olduğu gibi tüm dünyada 2006 yılı öncesi seviyelerinin gerisinde kaldığını vurguladı.
Özen Altıparmak nispeten daha iyi bir yıl olarak gördükleri 2009 sezonu için yüzde 35-40 civarında bir büyüme oranı ve 8 bin tonluk da satış rakamı hedeflediklerini açıkladı. Altıparmak “ Çam balında yaşanan sıkıntı nedeniyle son 1.5 yıldır pek fazla promosyon ve tanıtım yapmadık. Çünkü raflarda yeterince ürün yoktu. Bizim için raflarda ürünün sürekli olarak kalması önemliydi. 2009 ile birlikte pazara yeni ürünler de çıkarmayı ve tüketicilerin Balparmak markasına ve kalitesine olan güvenlerini daha da yükseltmeyi amaçlıyoruz” dedi.
ARI ÖLÜMLERİ ARTTI
Özen Altıparmak, geçen yıl yaşanan rekolte düşüklüğünün ardından alınan önlemlerle, bu yılki bal rekoltesinin 30 bin ton civarında gerçekleşmesinin beklendiğini kaydederek şu bilgileri verdi:
“ Bilindiği üzere geçtiğimiz iki yıl bal rekoltesi beklenenin çok altında gerçekleşti. Gerek iklim şartları, gerekse tüm dünyada hâlâ nedenleri araştırılan toplu arı ölümleri, önemli sorunlar olarak ortaya çıkmış ve bal rekoltesini olumsuz etkilemiştir.
Markamızın standartlarına uygun çam balı yeterli miktarda temin edilemediği ve ürün kalitemizden ödün veremeyeceğimiz için, uygun kalitede yeterli miktarda çam balı temin edene kadar tüketicilerimize bu ürünü sunamayacağımızı medya kanalıyla duyurmuştuk. Yaklaşık 1.5 yıldır süre tüketiciler çam balı yerine çiçek balı tercih ettiler. Şimdi Türk tüketicisine gerçek ve kaliteli çam balını yeniden sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz”
YÜZDE 65 PAZAR PAYI
Balparmak’ın ulusal zincirler ve büyük market pazarında yüzde 65’lik bir pazar payına sahip bulunduğunu ifade eden Özen Altıparmak, Türkiye’nin 64 ilinde ürünlerinin satıldığını belirterek “ Ürünlerimizin satışının yüzde 50’si Eylül ve Aralık arasındaki dört ay içinde satılıyor. Geriye kalan yüzde 50’yi de yılın sekiz ayında satıyoruz. Coğrafi olarak baktığımızda satışlarımızın yüzde 50’sinin İstanbul’un da içinde yer aldığı Marmara bölgesinde olduğunu görüyoruz. İstanbul’daki satış oranı da bu toplam rakamın yüzde 35’i düzeyinde. Ankara ve İzmir de satışlarımız içinde ayrı ayrı yüzde 15’şerlik paya sahip” bilgisini verdi.
"TÜRKİYE’DE 40 BİN AİLE ARIDAN GEÇİNİYOR"
Sektörle ilgili bilgi veren Altıparmak dünya bal üretiminde ilk 10’da yer alan, çam balı üretiminde ise dünya birincisi olan Türkiye’nin dünya çam balı üretiminin yüzde 92’sini gerçekleştirdiğini, dünyada sadece Türkiye’nin Ege ve Batı Akdeniz bölgeleri ile Yunanistan’ın bir bölümü doğal koşulların oluşmasına elverişli yerler olduğunu kaydetti ve “Yunanistan’ın üretimi çok az miktarda gerçekleştiği için çam balı, ağırlıklı olarak Türkiye’ye özgü bir ürün olarak ortaya çıkıyor” dedi.
Bu yıl çam balı rekoltesinde geçen iki yıla oranla daha verimli bir dönem yaşanabileceğine dikkat çeken Özen Altıparmak, bekleneni karşılayabilecek miktarlarda bir üretim olmamasına rağmen, gelecek döneme umutlu baktıklarını belirtti. Türkiye’de 40 bin arıcı ailesi olduğuna ve 240 bin kişinin geçimini arıcılıktan sağladığına değinen Altıparmak, “Ülkemizde iklim koşullarına bağlı olarak, doğudan batıya doğru göçer arıcılık yaygın olarak yapılmaktadır. Çam balı üretimi ise ağırlıklı olarak, Eylül-Ekim aylarında gerçekleştirilmektedir. Yıllık çam balı üretimimiz son 10 yılın ortalaması dikkate alındığında 14 bin ton kadardır ve toplam bal üretiminin yüzde 35-40’ını oluşturmaktadır” diye konuştu.
"İHRACATA BAL KALMIYOR"
Altıparmak, son 10 yılın en kötü sezonu olarak nitelediği 2007 yılında çam balı üretiminin sadece 1000 ton olarak gerçekleştiğini hatırlatarak, “ Genelde ülkemizde üretilen çam balının 10 bin ton kadarı iç piyasada tüketilmekte olup (140 gr/kişi/yıl), 4 bin ton kadarı ise ihraç edilmektedir. Çam balı ihracatımız toplam bal ihracatımızın yüzde 75-80’ini oluşturmaktadır. Ancak bu yıl “çam balı” rekoltesinin 10 bin ton civarında gerçekleştiği tahmin edilmekte, iç piyasaya bile zor yetişeceği düşünülmektedir” dedi.