Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık 30 yıldır resim ve zeka arasındaki ilişki üzerine incelemeler yapan Keskin, "Çocuk Resimlerinin Anlamı/Çöp Çocuk" adını verdiği metot kapsamında, 4-6 yaş zekasına sahip çocuklara, ekibiyle haftada 1 saat olmak üzere toplam 8 hafta resim çizdirdi. Prof. Dr. Keskin, çalışmaya katılan çocuklarda hafıza, dikkat, işlevsel hafıza, küme oluşturabilme ve kategorizasyon yapabilme yeteneklerinin arttığını tespit etti.
Geliştirdiği metodun sunumunu yapmak için ABD'den Columbia Üniversitesi ile İngiltere'den Loughborough Üniversitesi'nin iş birliğiyle bu yıl 3'üncüsü New York'ta gerçekleştirilen "Uluslararası Çocuk Gelişimi Sempozyumu"na davet edilen Keskin, bu çalışma ile zeka yaşı gerçek yaşının gerisinde olan çocukların ilerlemesini sağlamayı amaçladıklarını söyledi.
Çocuk beyninin kapasitesi dahilinde geliştirilebileceğini anlatan Keskin, çocuk çizgilerinin beynin seviyelerini gösterdiğini belirtti. Keskin, çocukların çizdiği resimler üzerine yaklaşık 30 yıl boyunca çalışma yaptığını, her yaşa özgü bir çizim özelliği olduğunu anlattı.
Çalışmalarını, dünya çapında daha önce yapılan araştırmalarla destekleyerek sürdürdüğünü dile getiren Keskin, şöyle konuştu:
"Çocuklar, 2 yaşına kadar bilinçsizce, başı ve sonu olmayan karalamalar yapar. 3 yaşına doğru benzeterek çizmeye başlar. Eğer 8 yaşındaki bir çocuğun çizgilerinin başı ve sonu yoksa karalama gibi çiziyorsa 2 yaşın altında bir seviyeye işaret eder. Çizgilerin başlangıç noktası aşırı belirgin ise kalemi kağıda olması gerekenden hızlı bastırdığı için, ince motor dediğimiz hareket kabiliyetinin yetersiz olduğunu gösterir. Bizim için önemli olan iki faktör var. Birincisi çocuğun detayı görebilmesi, diğeri ise içinde bulunduğu uzayın farkında olması. Çocuk uzaydaki konumun farkında değilse, gözleri kafanın dışında çizer ya da kolları omuzdan değil kafadan çıkartır."
7 yaş seviyesi çok önemli
Çocuk beyninin her yaşta farklı özellikler kazanarak geliştiğini anlatan Prof. Dr. Keskin, bebeğin 3 yaşına kadar tamamen bilinçaltı canlısı olduğunu, veri kullanma yeteneği olmadığını, sadece kayıt tutabildiğini belirtti.
4-6 yaş aralığında, mantık öncesi denilen dar kısıtlı işlemleri yapabilen çocuk beyninin, 7 yaşından itibaren somut, 11 yaşından sonra da soyut kavramları algılayabildiğine işaret eden Keskin, "Kavram oluşturma ve hipotez kurmak ise 18 yaşında kazanılabilen bir beyin becerisi. Tabi ki tüm insanlar bu aşamaları geçip bütün becerileri kazanamıyor. Burada 7 yaş seviyesi çok önemli ve topluma kazandırılma eşiğidir. Beyin fonksiyonları açısından 7 yaş altındaki bir birey, mantık öncesi dönemde kaldığı için bağımlı yaşamak zorundadır" dedi.
2 ayda zeka yaşı 10 ay ilerliyor
Prof. Dr. Keskin, yaptıkları çalışmalarda, 2 aylık bir süre içinde, çocuğun zeka yaşının 10 ay ilerletilebildiğinin ortaya çıktığını belirtti. Keskin, 7 yaşından büyük olduğu halde zeka yaşı daha az olan çocukları, 7 yaş seviyesine ulaştırıp topluma kazandırmayı hedeflediklerini bildirdi.
3 yaşından itibaren çocuğun zeka yaşının kendi yaş seviyesine çıkartılmasına katkı sağlayan metotta çocuklara çizdirdikleri resimleri ölçek olarak kullandıklarını söyleyen Keskin, şöyle devam etti:
"Çocuklara uygulamanın her safhasında resim çizdirerek, el ayasını, boynu görüp göremediklerini, kirpiğin, göz bebeğinin farkında olup olmadıklarını anlıyoruz. Boyun çizebilmek 5 yaş seviyesine işaret eder, el ayasını ise 6-7 yaşında çizebilir. Parmak çizerken de ayak parmaklarını, el ayasından çıkan parmaklardan daha sonra çizebiliyorlar. Çocuğun zeka yaşı yükseldikçe resim algısının gelişmesinden yola çıkarak, 'Resim algısını yükseltebilirsek zekayı da geliştirebilir miyiz?' sorusuna yanıt aradık. Sonuçta resim algısı yükseltilen çocukların zeka seviyesinin de arttığını gördük."
Keskin, çocukların resim algısının sürekli resim çizdirilerek artırılamayacağını belirterek, beynin ezberle gelişemeyeceğini, beynin işlemleri kullanma kapasitesinin artırılmasının hedeflenmesi gerektiğini söyledi.
Çocuk beyni, kapasitesi dahilinde geliştirilebilir
Prof. Dr. Keskin, uyguladıkları yöntemde detay farkındalığı ve uzay algısı üzerine çalıştıklarını anlattı.
Çocuğu oyuncak bebeklere dokunarak, boyun ve kollarının farkına varmasını, aynalar yardımıyla ve ayrıca oyun gibi sunulan birçok alıştırmayla, detayları ve uzaydaki konumunu fark etmesini sağladıklarını dile getiren Keskin, algının gelişip gelişmediğinin ölçeği olarak da resim çizdirdiklerini belirtti.
Çalışmaya başlamadan önce ve sonrasında çocuklara uluslararası geçerliliği olan zeka, zihin okuma ve sosyalleşme testleri uyguladıkları bilgisini veren Keskin, "Uygun olan çocukların belirlenmesinin ardından, 2 aylık çalışmayla, ortalama olarak 5 katı yani 10 aylık ilerleme kaydettik. Uygulama süresinin artmasına paralel olarak zeka kazanımı da artıyor. Çocuk beyni, kapasitesi dahilinde geliştirilebilir" diye konuştu.