Güncelleme Tarihi:
Boğaziçi’nde yeşil adımlar
Boğaziçi Üniversitesi 2010’da ‘Sürdürülebilir Yeşil Kampus Uygulamaları Komisyonu’ kurdu. Komisyon, şimdiye kadar epey yol katetti. Üniversite yeşil bir kampusa kavuşmak için ‘LEED Sertifikası’, karbon-su ayak izi çalışmaları, yenilenebilir enerji uygulamaları, su geri kazanım ve entegre atık projeleri gibi birçok önemli uygulamaya başladı.
‘Yeşil bina’ kendi enerjisini üretiyor
Güney Kampus’taki Hamlin Hall 2011’de ‘LEED’ kriterlerine uygun olarak restore edildi. ‘LEED Gold’ sertifikası alarak Türkiye’deki ilk yeşil kampus binası oldu. Bu sertifika enerji ve çevre dostu binalara veriliyor. Onu almak için binaların bazı çevreci kriterleri karşılaması gerekiyor. Şubat 2015’te LEED Sertifikası’na değer bulunan Ulusal Deprem İzleme Enstitüsü (UDİM) bünyesindeki Tsunami İzleme Değerlendirme Merkezi ise üniversite tarafından ‘sıfırdan inşa edilmiş ilk yeşil bina’ oldu. Bu binada ısıtma ve soğutma elektrik enerjisiyle yapılıyor. Gaz ya da farklı bir enerji kaynağı kullanılmıyor. Elektriğin önemli kısmı ise çatıdaki güneş panellerinden elde ediliyor. Yağmur suları filtre edilerek kullanılıyor. Hava kaynaklı ısı pompası sayesinde havanın içindeki ısıdan faydalanılarak ısıtma ve soğutmada daha az enerji tüketiliyor.
Karbon ayak izi takip ediliyor
Güney Kampus’ta binaların su, enerji, karbon ayak izi ve atık verileri kullanılarak çevresel performansları özel yazılımla belirleniyor. Binalar notlandırılarak gerekli iyileştirmeler belirleniyor. Karbon ayak izi, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın ölçüsü. Karbon ayak iziniz ne kadar azsa, o oranda çevreci oluyorsunuz.
‘Gri su’ geri kazandırılıyor
Üniversitenin iki yurdundaki, ‘gri su’ sistemlerinin her biri günde 16 metreküp suyu geri kazandırıyor. ‘Gri su’ duştan, küvetten, lavabolardan gelen evsel atık suya deniliyor. Foseptik atık içermiyor.
Yağmur suyu toplanıyor
Kandilli ve Kuzey kampuslarında çatı alanlarından toplanan yağmur suyu, 46 metreküplük depoda toplanarak, bahçe sulama, temizlik ve rezervuarlarda kullanılıyor. Aynı sistemin Hisar Kampus’ta uygulanması için çalışmalar başladı.
Atıklar biriktiriliyor
Tehlikeli, tıbbi, radyoaktif ve elektronik geri kazanılabilir atıklar firma ve belediyelerin desteğiyle depolanıyor ve çevreye zarar vermeden toplanıyor.
Rüzgâr enerjisi ile tasarruf sağlanıyor
Önemli adımlardan biri de Boğaziçi Üniversitesi Rüzgâr Enerji Santrali (BÜ- RES) projesi. Yaklaşık 1 megavat’lık türbin sayesinde Kilyos Sarıtepe Kampusu yıllık elektrik tüketiminin yüzde 40’ını üretiyor. Tüm elektrik ihtiyacı yenilenebilir rüzgâr kaynağından karşılanan dünyanın ilk üniversitesi olma hedefi sürüyor. BÜRES sayesinde bir yılda 900 ton karbon, 1 milyon kilovat enerji ve 400 bin TL enerji maliyeti tasarrufu yapılması bekleniyor. Farklı kampuslarda toplamda 75 bin kilovat-peak (güneş enerjisi ölçüm birimi) kurulu güce sahip güneşten elektrik elde etme paneli uygulamalarıyla elektrik ihtiyacının bir kısmı karşılanıyor. Yurtlardaki sıcak suyun yüzde 22’si güneş enerjisi ile sağlanıyor. LED teknolojisi ile aydınlatılan binalarda verim yüzde 30 arttı. Diğer binalarda da bunun uygulanması planlanıyor.
Çevre için eğitim
Ege Üniversitesi (EÜ), bünyesinde kurulan Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi ile ‘yeşil’lenmeye çalışıyor. Tehlikeli atıklarla işe başlandı. 2011’de EÜ Entegre Atık Yönetim Birimi Türkiye’de ilk defa kurumsal bazda bir tehlikeli atık yönetim sistemi kurmayı başardı. Sonraki hamle ambalaj atıklarıydı. Bornova Belediyesi’yle kampusa kumbaralar yerleştirildi ve atıklar düzenli toplanıyor.
Yaz okulunda çevre konuşuluyor
Üniversite geçtiğimiz sene ‘4004 TUBİ- TAK-Yeşil Üniversite Yeşil Kent Yaz Okulu’ düzenledi. Lise son ve üniversite birinci sınıf öğrencilerine yönelik yaz okulunda su, enerji, atıklar gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitimler yapıldı. Mart 2015’te de ‘Yeşil Üniversite Sürdürülebilirlik Çalıştayı’ düzenlendi. Türkiye’deki üniversitelerin katılımıyla sürdürülebilirlik ve yeşil üniversite konusunda bilgi paylaşımında bulunuldu, ortak çalışmalar için görüşüldü.
Sürdürülebilirlik için küresel ağ
Üniversite sürdürülebilirlik çalışmalarıyla tanınan ‘Sustainable Development Solutions Network (SDSN)’ küresel ağına üye olarak, dünyada bu konudaki çalışmaları takip etmeyi ve diğer kurumlarla iletişim halinde olmayı hedefliyor.
Güneş enerjisi ile aydınlatma
Kampusta, EBİLTEM Binası güneş enerjisiyle çalışan bir aydınlatma sistemine sahip. Bu enerjinin daha etkin kullanılması için çalışmalar sürdürülüyor. ‘Karbonsuz Üniversite’ yaklaşımıyla kampustaki bisiklet yolları arttırıldı. Araç kullanımı en alt seviyeye düşürüldü. Karbon salınımı kontrol altına alındı.
Doğa sorunları tartışılıyor
Ege Üniversitesi önümüzdeki dönem çevre bilincinin profesyonel seviyede artması amacıyla Çevre Bilimleri Tezsiz Yüksek Lisans Programı’nı açıyor. 2013’ten beri düzenli devam ettirilen ve çevreyi çok farklı konularda ele alan ‘Perşembe Seminerleri’nin sayısı 70’e ulaştı. Bunlar özellikle Dünya Su Günü, Dünya Çevre Günü gibi özel tarihlerde kapsamlı hale getirilerek çevre sorunları hem bilimsel hem de sosyal açıdan konuşuluyor.
Organik kampus
Nişantaşı Üniversitesi, Sadabad’da Türkiye’nin ilk organik kampusunu 2014’te hayata geçirdi. Sadabad Kampusu’nun tasarımından inşaat sürecine, malzeme seçiminden kampus işletmesine kadar tüm aşama ve operasyonlarında çevre duyarlılığı hassasiyetle ele alındı.
Geri kazanım
Üniversite emisyon ve atık oluşumu azaltımı, geri kazanım ve tekrar kullanım aktiviteleri ile sürdürülebilir kampus hayatı kavramına uygun çalışmalar gerçekleştiriyor. Üniversitenin öncelikli hedefleri arasında Sadabad’ın tarihsel, kültürel ve yeşil dokusunun korunması bulunuyor.
Çevreyle uyumlu, öğrenci katılımlı
2017’de tamamlanması planlanan ‘Yeşil Kampus’ projesinin en önemli özelliği çevreyle uyumlu, öğrenci katılımlı koruma. Sadabad Kampusu bulunduğu bölgenin doğal kaynaklarına saygılı ve geri dönüştürülebilir enerjiye önem veriyor. Kampusta enerji üretimi ve tasarrufuna yönelik yeni uygulamalarla sürdürülebilir bir enerji politikası bilinci oluşturulacak.
Sürdürülebilir kampus hayatı
Üniversiteye göre, kaynakları hızla tükenen, suyu, yeşili, doğası dönüşü olmayacak şekilde yok edilen bir dünyada tek çözüm hayatın her alanına nüfuz etmiş ‘sürdürülebilirlik’ anlayışı. Bu yüzden ‘sürdürülebilir kampus yaşamı’ felsefesiyle yola çıkılmış. Böylece çevre kirliliğinin önüne geçilebileceğine, enerji ve doğal kaynak yönetiminin iyileştirilebileceğine inanılıyor.
Engelsiz ve çevreci
İstanbul Teknik Üniversitesi, (İTÜ) İstanbul’un merkezinde 650 bin metrekare orman, 20 bin metrekare gölet ile önemli bir doğal zenginliğe sahip. Üniversite, doğal hazinesini korumak ve geliştirmek için özellikle son 2 yıldır yeşil projelere ağırlık veriyor. 2013’te Rektörlük ‘Yeşil Kampus İTÜ’ projesi başlattı. Mimari, peyzaj, trafik, aydınlatma, spor, erişilebilirlik gibi konular uzman öğretim üyeleri rehberliğinde ilerliyor. Çalışmalar İTÜ’nün tüm paydaşlarını temsil eden geniş katılımlı Kampus Planlama Komisyonu’na anlatılıyor, geri bildirimler alınıyor. Ayrıca İTÜ’nün sitesindeki kampus alanıyla da güncel bilgilerin takibi sağlanıyor.
Bisiklet ve yaya öncelikli
6 kilometre bisiklet ve yaya yolu planlandı. 2 kilometrelik ilk etabı bitti, 1.5 kilometrelik ikinci etap çalışması sürüyor. İndirimli bisiklet satışı, tamir ve bakımı, kiralaması yapılmak üzere İTÜ Bisiklet Evi inşasına başlandı. Bisiklet parkları konumlandırıldı.
Bilinçli peyzaj
Bini aşkın nitelikli ağaç dikildi. Tüm ağaç ve peyzaj çalışmasındaki bitkiler İstanbul, hatta yer yer Sarıyer iklim koşullarına göre seçildi. Özellikle yıl içinde yağmurun az olduğu ya da kuraklık sıkıntısı yaşanan zamanlar dikkate alınarak, yağmur suyuyla beslenen göletin her koşula hazır hale getirilmesi sağlandı. Su, topoğrafyanın avantajlarından yararlanılarak sulama sistemlerine minimum enerji tüketimiyle aktarılıyor.
Su tasarrufu
İnşaat fakültesi ek blok inşaatında ‘gri su’ uygulaması pilot olarak gerçekleştirilecek. Suyun, kurulacak sistemle temizlenmesi ve tekrar kullanılabilmesi sağlanacak. Yağmur suyunun gölete aktarılması için altyapı inşaatı başladı. ‘Geçirimli beton’ uygulamasıyla yağmur ve yüzey suyunun kanalizasyon yerine toprağa geçirilmesi planlanıyor.
Engelsiz İTÜ
Kaldırımlar engelsiz ve erişilebilir standartlara uyacak şekilde yeniden yapıldı. Tekstil teknolojileri ve tasarımı fakültesi tarafından engelli bireylere özel giysi tasarımını teşvik etmek ve bu konudaki sorunlara çözüm üretmek için ‘Engelsiz Tekstil’ projesi yapılıyor.
Geri dönüşüm
Kurulan ‘Atık Yönetimi Komisyonu’ ile özellikle laboratuvar çalışmalarında ortaya çıkan kimyasal atıkların ayrıştırılması ve geri dönüşümü için doğa dostu bir sistem geliştirilmeye çalışılıyor. Günlük atıkların geri dönüşümü için ise Ayazağa Yerleşkesi’ne kağıt, plastik ve camların toplanacağı geri dönüşüm kutuları yerleştirildi.
Gölet ıslahı ve ağaç parkı
Gölette bakım ve ıslah çalışmaları DSİ işbirliğiyle gerçekleştirildi. Şimdi göletin tüm İTÜ’lüler için bir dinlenme alanı olmasını amaçlayan bir proje başlatılıyor. İTÜ göleti, sera, yürüyüş patikası, bisiklet yolu, seyir terası, ağaç parkı ile yeni bir kimliğe bürünecek.