Güncelleme Tarihi:
Bu kadar hızlı değişen ve öngörülemeyen bir dünyada kaybolmayacak veya eskimeyecek meslekleri seçmek hiç de kolay değil. Üniversite tercih döneminde gençlerin çoğu mesleklerine aile baskısı, gelecek kaygısı ve iş garantisi gibi birçok klişeye göre karar vermeye çalışıyor. Bu faktörlerin yanı sıra, meslekler neye dönüşürse dönüşsün gelecek kariyerine ivme kazandırmak ve başarıyı sürdürmek isteyen gençlere yönelik önerilerimi aşağıda bulabilirsiniz.
1- BİLGİ KADAR TAVIR DA ÖNEMLİ
Ne kadar güler yüzlü ve yardımsever bir doktor, ne kadar iyi dinleyici bir avukat, ne kadar da sabırlı bir öğretmen… Aynı üniversiteden mezun olan bu doktoru, avukatı ya da öğretmeni aynı uzmanlık bilgilerine sahip olmalarına rağmen diğerlerinden ayıran özellikleri genellikle ince becerileri (soft skills) sergilemekteki başarıları oluyor. Yani herhangi bir meslekte bir çalışanı ince beceri olarak adlandırılan “iletişim becerisi, uyum ve yaratıcılık, pozitif tutum, kendini düzenleme becerisi ve liderlik” gibi özellikleri diğerlerinden daha farklı bir konuma getiriyor. Tercih sürecinde bu becerilerinizi geliştirmeye önem veren üniversitelere yönelin. Üniversitelerin tanıtıcı broşürlerinde ve web sayfalarında vizyonlarını inceleyin, tercih ettiğiniz üniversitenin bu becerilere ne derece değindiğine dikkat edin.
2- PROJE TEMELLİ, UYGULAMA AĞIRLIKLI ÜNİVERSİTELERE YÖNELİN
“Mühendis olana kadar her mühendis mükemmel bir mühendistir.” Yani sahaya çıkana kadar kafamızda her şey ideale yakın ve kusursuzdur, oysa uygulamalar çoğu zaman kuramsal bilgiden çok farklıdır. Bu noktada öğrenilen bilgilerin yaşama ve mesleğe hazırlayabilmesi için iyi yapılandırılmış stajlar ve proje temelli öğrenmeler fark yaratacaktır. Üniversitelerden bilgi alırken stajlar ve proje temelli öğrenme stratejileri hakkında mutlaka bilgi edinin.
3- İNGİLİZCE EĞİTİM BİR SÜRE DAHA ÖNEMİNİ KORUYACAK
Bilginin dili hala yaygın olarak İngilizce olduğu için bilimsel kaynakları birinci elden okuyabilmek ve master/doktora düzeyinde eğitimlerin önkoşullarını karşılayabilmek için İngilizce önemini bir süre daha koruyacak gibi görünüyor. Ancak 20 yıl içinde yapay zekadaki gelişmelerle birlikte İngilizce öğrenmede tıpkı el yazısı bilme gibi eski bir hobi halini alabilir. Muhtemelen küçücük çipler sayesinde sadece konuşulanları ve yazışmaları anında İngilizceye çevrilmekle kalınmayacak, istediğimiz aksanda konuşma opsiyonları ile şu anki ilkel çabalarımızı gülümseyerek hatırlayacağız.
4- TAKİPÇİ YERİNE KEŞİFÇİ OLUN
Arkadaşlarım nerde okuyacak, hangi mesleği yapacak, hangi üniversite daha popüler gibi sorularla diğerlerini takip etmek yerine kendi ilgi ve yeteneklerinize uygun olduğunu düşündüğünüz mesleği keşfetmeye çalışın.
5- GERÇEK DEĞERİN ÇEVRENDİR
İnsan, en çok vakit geçirdiği 5 kişinin ortalaması kadardır. Çocukken sürekli iki soruya maruz kalırsınız; 1) Adın ne? 2) Yaşın kaç? Yetişkin olunca ise ilk soru aynı kalır, ama ikincisinin yerini Mesleğin ne? sorusu alır. Ve seçtiğiniz meslek her gün birlikte zaman geçireceğiniz 5 kişinin kimler olacağını büyük oranda belirler. Buna çoğu zaman arkadaş çevreniz, eşiniz de dahildir. Bu durumda seçtiğiniz üniversite ve mesleği düşünürken hangi insanlarla birlikte olacağınızı da göz önünde bulundurun.
6- DUYGU OLMADAN ÖĞRENME OLMAZ
Duygusal bağlantı kuramadığınız hiç öğrenme kalıcı olmaz. Seçtiğiniz meslek ve üniversitenin siz de heyecan, mutluluk ve merak gibi olumlu duygular oluşturmasını önemli bir kriter olarak alın. Olumlu duygularla başlayacağınız kariyer yolculuğu illa ki sizi güzel duraklarda misafir edecek ve gerçek evinizi bulmanıza vesile olacaktır.
Son olarak, aileler tercih döneminde eğitim ücretlerini ve bütçenizi gerçekçi bir şekilde değerlendirin. Eğer eğitimin maliyeti yüzünden sürekli stres olacaksanız ya da her başarısızlıkta ‘Sana bu kadar para ödüyoruz’ diye çocuğunuzu utandıracaksanız verdiğiniz imkânların çocuğunuzun özgüveninden çaldığını ve değersizlik duygusu yaratacağını bilin. Yani kaş yaparken sakın göz çıkarmayın.
DOÇ. DR. ASLI BUGAY SÖKMEZ KİMDİR?
Doç. Dr. Aslı Bugay Sökmez lisans eğitimini Ankara Üniversitesi’nde; doktorasını Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık alanında tamamladı. Florida State Üniversitesi Aile Enstitüsü’nde araştırmacı olarak ‘sağlıklı romantik ilişkiler’ ve ‘affetme’ konularında çalışmalarda bulundu. ‘Türkiye’de Kadına Yönelik Tutum ve Nedenleri’ başlıklı araştırması ile Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KOÇ-KAM) Proje Ödülü’nü kazandı. Portekiz’de düzenlenen Information Integration Theory and Functional Measurement Konferansı’nda en iyi sunum ödülüne layık görüldü. Ayrıca Aslı Bugay Sökmez’in, kayıp ve yas terapisi ve aile ile evlilik terapisi alanlarında uzmanlıkları bulunuyor. Şu an ODTÜ Kıbrıs Kampüsü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Programı’nda öğretim üyesi olarak görev yapan Doç. Dr. Aslı Bugay Sökmez affetme, ruminasyon, eşli ruminasyon ve okul ikliminin psikolojik etkileri konularında çalışmalar yapıyor.