Virüse rağmen sözlerini tuttular... Görme engellilerin kitabı hazır

Güncelleme Tarihi:

Virüse rağmen sözlerini tuttular... Görme engellilerin kitabı hazır
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2020 11:40

İstanbul’da bir grup lise öğrencisi, bir sosyal sorumluluk projesine imza atma hedefiyle görme engelli öğrenciler için sınav test kitabı seslendirmeye başladı. Proje okulların önce tatil olması, sonra da uzaktan eğitime geçmesiyle aksamadı. Öğrenciler evden de olsa başladıkları işi bitirmeyi başardılar.

Haberin Devamı

Florya’daki Tevfik Ercan Anadolu Lisesi öğrencileri okulların tatil olmasına ve uzaktan eğitime rağmen sınava hazırlanan görme engelli öğrenciler için soru bankaları seslendirmeye devam etti. Boğaziçi Üniversitesi’nin Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Merkezi (GETEM) ile birlikte çalışan liseliler, her yıl görme engelli öğrenciler için kitap seslendirme çalışmaları yapıyor. Bu yıl da görme engelli bir 8'inci sınıf öğrencisinin isteği üzerine, liseye hazırlık sınavları test kitabı seslendirmeye başladılar. Koronavirüs önlemleri kapsamında örgün eğitime ara verilse de öğrenciler evlerinden yaptıkları seslendirmelerle projeyi tamamladı. Kitabı hem görme engelli öğrenciye hem diğer görme engelli öğrencilerin de yararlanması için GETEM'e ilettiler.

Haberin Devamı

TÜRKİYE’NİN HER YERİNDEN ULAŞILABİLİYOR
Üç yıldır okul olarak bu projeyi yürüttüklerini ve öğrencileriyle gurur duyduğunu belirten öğretmen Fehime Sevgi Odabaş, GETEM’in görme engelli öğrencilerle ilgili çalışmasını şöyle anlatıyor:
"Bu şartlar altında, okulların tatil olmasına rağmen evlerinden çalışmaya devam ederek kitap seslendirmelerini söz verilen tarihte tamamlayan ve görme engelli arkadaşlarımızın erişimine sunan sevgili öğrencilerimi kutluyorum. Boğaziçi Üniversitesi’nin GETEM görevlileriyle konuşuyorum. Hangi kitaba ihtiyaç olduğunu soruyorum. Projeye katılmak isteyen öğrencilerimizden beş dakikalık bir deneme ses kaydı yapıp, GETEM’e iletiyoruz. Oradaki arkadaşlar dinliyor, ses olgunluklarını ölçümlüyor. ‘Hızlı okumuşsun şuna dikkat et’ gibi uyarılarda bulunuyorlar. Oradan onay alan gönüllü öğrencilerimiz seslendirmede görevli oluyorlar. Okuma süresi olarak üç ay gibi bir süre tanınıyor. Öğrencilerimizin okudukları bölümleri bir araya getirip GETEM’e teslim ediyoruz.  GETEM’in sitesine yüklenen sesli kitaplara Türkiye’nin her yerinden ulaşılabiliyor.

HEDEFİMİZ BİR AYDA BİTİRMEK
Bu yılki projemize talep üzerine başladık. Lise sınavına hazırlanan görme engelli küçük bir kardeşimiz GETEM’e gidiyor ‘Benim kitaba ihtiyacım var. Elimde olanlar yeterli değil’ diyor. Onlar da bu çalışmayı yaptığımızı bildikleri için bize yönlendiriyorlar. Biz de kayıtsız kalmadık. Önceki yıllarda üniversite sınavına hazırlık kitabı seslendirmiştik. Bu yıl da lise sınavına hazırlık kitabı seslendirdik. Hem de GETEM’in kitaplığı üzerinden başka çocuklar da buna ulaşabilecek.

Haberin Devamı

OKULLARDA SESLENDİRME KULÜPLERİ OLUŞTURULABİLİR
Çok fazla görsel soru var. Bazı soruları biz bile ilk gördüğümüzde anlamakta zorlanabiliyoruz. Görmeyen birine anlatmak çok daha zor olabiliyor. GETEM’deki öğretim görevlileri bize çok yardımcı oluyorlar. Örneğin, şekilli bir soruyu nasıl seslendireceğimizi bilemeyebiliyoruz. O sorunun fotoğrafını çekip GETEM’de görevli arkadaşa iletiyoruz. O bize nasıl seslendirilebileceğini açıklıyor. Benzer sorularda da biz buna göre yapıyoruz. Bazı şekilli sorular okunamıyor. ‘Soru 15 seslendirilemeyecek bir sorudur’ diyerek sistemde bu şekilde yer veriyoruz. Fark ettiğimiz konulardan biri çok fazla şekilli soru olduğu yönünde. Sorular daha dengeli olabilir. Bu tür çalışmaları daha fazla okul yapsın, yaygınlaşsın isteriz. Okullarda kitap seslendirme kulüpleri oluşturulması iyi olabilir.”

 

Haberin Devamı

ENGELLERİ KALDIRDIĞIMIZ İÇİN MUTLUYUZ
Elif Başoğlu (11’inci sınıf öğrencisi): Projeyle okula geldiğimden beri ilgileniyorum. İlk yıl hiçbirimiz bir şey bilmiyorduk. Projeye başladık. Sonrasında buna bir proje olarak bakmadık, kendi hayatımızın içine endeksleyerek devam ettik. Evlerimizden seslendirme yapmayı sürdürdük. Biz de okul olarak bu engelleri kaldırdığımız için çok mutluyuz.

Ekin Köse (12’nci sınıf öğrencisi):  Yazın okul bittiğinde GETEM’de staj yaptım. Onlar da bana birçok şey öğrettiler. Bu yıl da bir görme engelli öğrenci için seslendirme yaptık. Öğrenciyle iletişime geçtim, ailesiyle tanıştım. Bu yıl mezun olacağım ama proje için her yıl okula geleceğim. Danışmanlık yapmaya devam edeceğim.

Haberin Devamı

Selin Müjgan Aldemir (9’uncu sınıf öğrencisi): İlk dönemin sonunda Fehime hoca bize projeyi söylediğinde araştırma yaptım. 15 yaş altı kişilerin seslendirme yapamadığını görünce üzüldüm ama ses olgunluğu yeterli olanlar seslendirebiliyormuş. Projeye dahil oldum. Sınıfları gezerek dahil olmak isteyen kişilere duyuru yaptık. Bayağı talep oldu. Bir farkındalık yaratmışızdır diye düşünüyorum.

Açelya Aslan (10’uncu sınıf öğrencisi): Bazen iyice anlamak için bir soruyu defalarca okuyoruz. Görme engellilerin üniversite sınavlarında da danışmanlar oluyor. Soruyu bir, iki kez okuyorlar ama defalarca okuyamazlar. O yüzden sesli sorular çok önemli. Bu yüzden katılmak istedim. Sınavlar hayatımızı belirliyor. Onların da hayatı boyunca ‘engelim vardı yapamadım’ diyerek üzülmesi yerine, ‘engelim olmasına rağmen başardım’ demesi gerekiyor.

Haberin Devamı

İrem Su Alkızıl (11’inci sınıf öğrencisi): Üç yıldır bu projedeyim. Bu yıl 8’inci sınıf öğrencisi için soru bankası seslendirdik. Benim de o yaşta bir kardeşim var. O da engelli olsaydı birinin ona yardım etmesini ben de çok isterdim. Projeyi sadece kendi isteğimizle yaptık ama bize ödüller de verdiler. Ona da çok mutlu olduk.

 

SESLİ SORULARA İHTİYAÇ VAR
Türkan Sabancı Görme Engelliler Okulu’ndaki öğretmen ve öğrenciler sesli soru bankalarına ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Görme engelli öğrencilere sınavda görevli biri soruları okuyor. Öğrenciler, bazı okuyucuların yetersiz olduğunu söylüyor ve derslerle ilgili bilgi sahibi kişilerin görevlendirilmesini istiyor:

Ayhan Öztürk (Rehberlik öğretmeni): Görme engelli öğrencilerin diğerleriyle yarışmaları çok zor. Diğer çocuklar istediklerinde soru bankalarına ulaşabiliyorlar ama görme engelli çocuklara birilerinin soru okuması gerekiyor. Bazı okullar ziyaretimize gelip, “Sizin için bir şey yapabilir miyiz?” diye soruyorlar. Mümkün olduğu kadar biz de test okutmaya çalışıyoruz ama yetersiz. Ne kadar çok soru çözerlerse o kadar iyi. Çözümlü kitaplar sesli olarak hazırlanırsa çok daha iyi olur. Sınavda öğrencilere soru okuyanlar tonlamaya, vurgulamaya dikkat etmeli. Süreyi de ayarlamalı. Kimisi zihinsel engelli ya da sağırlarmış gibi davranıp daha yavaş okuyor. Bu konulara dikkat edilmeli.

Hanife Sertkaya (Rehberlik öğretmeni): Hayat sınav demek. Bizim çocuklarımızın da çok rahat ulaşabilecekleri soru bankaları olmalı. Sesli kitap var ama test yok. Sesli sayısal sorular kaydedilirken de mutlaka görme engelli okuluna danışmaları gerekiyor. Sözel bir şekilde okunuyor ancak sayısal sorularda branş öğretmenlerinin desteğini almak şart. Betimlenmiş bir şekilde soru okunmalı.

Hamza Alan (8’inci sınıf öğrencisi): Sesli soru bankaları yardımıyla çeşitli sorular görüyoruz. Yanlış cevaplayarak sorulara alışıyoruz. Çeşitli soru türlerini öğrenip bunlara karşı bir strateji geliştiriyoruz. Bunlara karşı hazırlıklı oluyoruz. Sınavda görsel sorular betimlenerek bize sunuluyor ama bizim okuyucudan dolayı sıkıtımız var. Mesela İngilizce öğretmeni değildir, ‘ocean’ kelimesini okunması gereken gibi değil de yazdığı gibi okursa anlamayabiliyoruz. Matematik ve fendeki sembol ve işaretleri bilmeyenlerle karşılaşıyoruz. Bunlar bizim puanlarımızı çok etkiliyor. Geçen sene 400’ün üzerinde puan almasını beklediğimiz arkadaşlarımız okuyucudan dolayı 330 puan aldı. Okuyucuların derslerle ilgili bilgi sahibi olması lazım.

Faruk Angur (8’inci sınıf öğrencisi): Ben bu betimlenmiş soruların az görenlerde de geçerli olması gerektiğini düşünüyorum. Biraz görüyoruz ama normal insanlarla bir değil. Az görenlere de betimlenmiş soruların olduğu kitapçıkların verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Az gördüğümüz için bize normal kitapçık ve okuyucu  geliyor. Ama o okuyucu görselleri betimleyemediği zaman zor oluyor.

Hamza Duman (8’inci sınıf öğrencisi): Az gördüğüm için küçük yazıları okuyamıyorum. Soru bankalarını tabletime indirip, büyüterek okuyabiliyorum. Benim için sesli dinlemek her zaman daha iyi oluyor. O yüzden az görenlere de betimlemeli kitapçık verilmeli.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!