Verem nasıl bulaşır? Verem kimlere bulaşır, belirtileri nelerdir?
Güncelleme Tarihi:
Verem kelimesi Arapça olan wrm kökünden gelerek waram kelimesinden alıntı şeklindedir. Dilimizde de verem sözcüğüyle kullanılmaktadır. Arapça olan bu kelime ise warima fiilinin mastar halidir. Bu mastar ekin Türkçe anlamı da şişti demektir. Verem geçmiş dönemlerde dünyaya damgasını vurmuş, bulaşıcı olan ve çok sayıda insanın yaşamını kaybettiği bir hastalıktır. Verem nasıl bulaşır, verem kimlere bulaşır, veremin belirtileri nelerdir detayları ile derledik.
Günümüzde bu dünyada yaşayan her birey verem hastalığını işitmiş, araştırmış ve tarihteki zararlarını üzücü bir şekilde okumuş olabilir. Hatta akrabalarını, ailesini ve aile büyüklerini verem hastalığından kaybetmiş bile olabilir.
Verem Nasıl Bulaşır?
Veremin nasıl bulaştığına geçiş yapmadan önce veremin ne demek olduğunun yani tanımının yapılması gerekir.
Verem hastalığının tıbbi ismi tüberküloz kısaltılmış hali de TB olarak bilinir. Bulaşıcı akciğer hastalığı olan, hava yoluyla bir kişiden diğer kişiye bulaşan daha sonrada yayılan hastalığa verem denmektedir.
Bu hastalık tıbbi isminden de anlaşılacağı gibi Mycobacterium Tuberculosis bakterisinden meydana gelir.
Verem her ne kadar bulaşıcı bir hastalık olsa da aşısı bulunmuştur. Bu aşı ile önlenebilir ve tedavi edilebilir.
Verem ilk olarak belirtildiği gibi hava yoluyla bulaşmaktadır. Veremin bulaştırıcı olan alanı akciğer ve gırtlak veremi olarak tespit edilmiştir. Havaya mikroplar ise öksürme, konuşma, şarkı söyleme gibi etkinliklerle yayılır. Sağlıklı kişi de veremli kişiyle aynı havayı soluduğunda bulaşır. Çünkü artık solunan hava verem mikrobunu içeren damlacıklarla doludur.
Verem Kimlere Bulaşır?
Verem sağlıklı olan her bireye bulaşabilir. Veremin bulaşacağı kişilerde yaş, cinsiyet ayrımı yoktur. Sağlıklı olan herhangi bir bireyin verem mikrobunun yayıldığı havayı soluması bulaşması için yeterlidir.
Verem Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Verem hastalığının belirtileri genel olarak hasta kişinin yakınma durumlarını içermektedir. Bu durumlar ise akşam saatlerine doğru gittikçe yükselen ateştir.
Bununla beraber hasta kişide kilo kaybı, gece saatlerinde terleme, yorgunluk, halsizlik, iştahsızlık başlıca belirtilerdir.
Akciğer organına özel olan şikayetler arasında ise üç haftadan uzun süren öksürükler, değişen oranlarda kan tükürüğü, nefes darlığı, balgam atma, sırtta ağrı, göğüste ağrı ve ses kısıklığı da sayılan ve akciğer organını etkileyen belirtilerdir.
Bütün bu belirtiler ilk aşamada hafif bir şekilde başlamaktadır. Verem hastalığı yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Zaman içerisinde bu belirtiler şiddetli hale gelmektedir.
Bu nedenden dolayı da çoğu verem hastası başlangıçta farklı bir hastalıktan kaynaklandığını zannedebilir. Dolayısıyla da doktora geç başvurabilir.
Bu durum hastalığın sahiplendiği organların daha fazla zarar görmesine neden olabilir. Doktora geç başvurulduğunda hastalık daha fazla yayılabilir. Aynı zamanda hasta kişi daha fazla sağlıklı kişiyi de hasta edebilir. Belirtiler gösterildiği anda sağlık kuruluşuna gitmek gerekmektedir.
Verem hastalığına sebep olan virüsü ilk kez Robert KOCH isimli tıp kişisi 1882 senesinde tespit etmiştir. Fakat veremin aşısı da bundan tam 63 sene sonra bulunmuştur. Hatta bu aşı olarak geçmemekte ilaç olarak bilinmektedir. Bu ilaç 1944 senesinde kullanılmaya başlanmıştır.
Verem hastalığının tarihinde çarpıcı bilgiler yer almaktadır. 2019 senesinde 10 milyon kişi verem hastalığına yakalanmıştır.
Bu dönemde bir buçuk milyon kişi ise verem hastalığından hayatını kaybetmiştir. 465 bin kişi ilaca dirençli çıkmış ve hastalığı kapmıştır.
Verem tarihte en büyük pandemi olarak kabul edilmiştir. Verem hastalığının tedavisinde aşı, üç ya da dört tane ilaç kullanılmaktadır. Ortalama olarak tedavi süresi dokuz ay civarındadır.
Doktor tarafından verilen bu ilaçların düzenli bir şekilde kullanılması tedavinin olumlu sonuçlanması açısından en önemli kriterdir.