Güncelleme Tarihi:
Aralarında Şırnak’ın da bulunduÄŸu 9 ilde üniversite kurulmasına yönelik yasa tasarısı Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılmış. Ardahan, Bartın, Bayburt, Gümüşhane, Hakkari, IÄŸdır, Şırnak, Tunceli ve Yalova’da üniversite kurulacak. 31’i vakıf, 84’ü devlet olmak üzere malum 115 üniversitemiz var.Â
Â
Devlet üniversitelerinin her birinin ayrı sıkıntısı bulunuyor. En büyük sıkıntıları da hoca bulmakta. Profesör olmayan fakülteler bile var.
Birkaç yıl önce YÖK üyeleri Prof. Dr. İsa Eşme ve Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu ile bir ilde incelemelerde bulunmuştuk. Güvenilir ve başarılı çalışmalara imza atan bu iki değerli öğretim üyesi, üniversite kurulması istenen ilde yaptıkları çalışma sonucunda çok istekli olmalarına rağmen gittiğimiz yerde üniversite kurulmasının doğru olmayacağı kararını verdiler. Gerekçeleri de, yeterli akademisyen bulunmaması ve öğrenciler için gerekli ortamın hazırlanmasında sıkıntılar yaşanması idi. Üstelik bu ilimiz gelişmiş bir bölgede yer alıyordu.
AKP hükümeti göreve geldiği andan itibaren birçok ilde üniversite açtı. Şimdiki hedefi üniversitesiz il bırakmamak. Kurulacak üniversite ile o illerin sosyal ve ekonomik yapısının değişeceğine inanılıyor.
Herkes istekli de, yeterli akademisyen var mı? Tabii ki yok. Çünkü, gerek ücret politikası, gerekse kadro sorunları nedeniyle yıllardır akademisyen yetişmiyor. Var olanların çoğu da vakıf üniversitelerinde görev yapıyor.
Hükümet hızını alamıyor. Devlet üniversitelerinin müjdesini verirken, vakıf üniversitesi açmak isteyenlere de göz kırpıyor. YÖK Başkanvekili Doç. Dr. Ömer Demir, 10 civarında vakıf üniversitesi ve aynı miktarda yüksekokul başvurusunun YÖK’te beklediğini açıklıyor ve ekliyor:
"Biz bunları en kısa zamanda sonuçlandırmak istiyoruz."
Demir’in bu iştah kabartıcı sözlerinin devamını duyup, üniversite için başvurmayan işadamı kalmayacak galiba:
"Şu anda sadece vakıf üniversitesi açabiliyoruz. Belki anayasa değişikliği olursa vakıf dışında da kurumların yükseköğretime katkısını sağlamak, bu konuda düzenleme yapmak, vakıf yükseköğretim kurumlarının sorunlarını takip etmek bizim asli görevlerimiz arasında. Yükseköğretim camiasına ne kadar çok vakıf üniversitesi katılırsa, biz bu konuda sorunları çözmek ne kadar çok çaba sarf edersek, bu bizim görevimizi yaptığımız anlamına gelir.".
Gerek hükümet, gerekse yeni YÖK yönetimi bu sözleri söylerken, acaba hangi ilde ciddi inceleme ve altyapı araştırması yaptı, merak ediyorum. Bütün bu eleştirileri yaparken eğitim yatırımlarına karşı çıktığımı düşünmeyin. Eğitim yatırımı hiçbir zaman boşa gitmez. Ama, bu üniversitelere gelen öğrencileri de düşünmek gerekiyor. Alacakları eğitimi ve bulunacağı ortamı hazırlamadan, kapıları sonuna kadar açmak doğru değil.
Sorun sadece devlet üniversitelerini açmakta değil. Vakıf üniversitelerinin de sorunları bulunuyor. Mütevelli heyet ilişkileri, kontenjan artışı, yurtdışından öğrenci transferi, teknoloji üretme, yatarım teşviklerinden yeterince veya etkin yararlanmama, vergi, finansman ve YÖK ile ilişkiler konusunda sorunları var. Yeni açılacaklarının daha fazla sorunları olacak.
Görüldüğü üzere, birkaç imza ile kapıda bekleyen illeri ve işadamlarını mutlu etmek yetiyor. Ama, asıl mutlu edilmesi gereken o apar topar açılan üniversitelere yığılacak öğrenciler olmalı.
OKS’DE KAFA KARIŞTI
Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Orhan Ekinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, OKS’ye iki ay kala, soruların müfredatın tümünden olmayacağını, soru alanlarının daraltıldığını açıkladı. Bakanlık, gerekçe olarak da bu yıl 120 ilköğretim okulunda pilot olarak yeni müfredatın uygulanmasını gösterdi. Bu okullarda öğrenilerin eski müfredattan bazı bölümleri görmediğini, haksızlık olmaması için iki müfredatın kesiştiği bölümlerden soru sorulacağını açıkladı. Açıklama, sınava iki ay kala olunca kafaları karıştırdı. Şimdi, hangi bölümlerden soru olmayacağı bilinmiyor. Şu anda tüm Türkiye’de hedefe kilitlenmiş öğrencilerde panik başladı. Raporlar alıp sınava harıl harıl hazırlanan ilköğretim sekizinci sınıf öğrencileri panik içinde.
Oysa, Bakanlık yetkililerin bu tür açıklamalar yaparken dikkatli olmaları gerekiyor. Bu tür uluorta açıklamalar somut verilerle kamuoyunu sunulmayınca endişe ve kaygı artar.
Bu arada söylemekte yarar var. Ekinci, sorularla ilgili bir yönetici değil. Sadece sınavı yaptırmakla ilgili bir yönetici. Şimdi, bu soruları hazırlayan Sınavlar Dairesi Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı ya da Bakan Hüseyin çelik’in bir an önce öğrencilere açıklama yapması gerekiyor.
NOT: Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl son kez Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı(OKS) yapacak. Bu sınava yaklaşık 915 bin aday başvurdu. Resmi ve özel fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, Anadolu liseleri, Anadolu öğretmen liseleri, Anadolu meslek liseleri, Anadolu teknik liseleri, Anadolu imam hatip liseleri ve sağlık meslek liselerinde okumak isteyen öğrenciler, 8 Haziran 2008 Pazar günü OKS’ye girecek.
İlk kez OKS’nin yerine yapılmaya başlanacak Seviye Belirleme Sınavları’na (SBS) girecek adayların sayıları da belirlendi. SBS’ye ilköğretim 6. sınıflardan 981 bin 37, 7. sınıflardan da 982 bin 378 aday katılacak.
SBS, 6. sınıflar için 21 Haziran, 7. sınıflar için 22 Haziran 2008 tarihinde yapılacak. SBS sonuçları, ortaöğretim kurumlarına yerleştirmede kullanılacak. MEB, 27 Aralık 2007 tarihinde Ankara, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Malatya, Samsun, Trabzon, ve Van’da pilot olarak SBS yapmıştı. Sınava, resmi ve özel okullar arasından seçilen 250 ilköğretim okulunda okuyan 50 bin civarında öğrenci katılmıştı.