Güncelleme Tarihi:
Çelik, Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Üniversitenin Krizi ve Kritiği" Konferansı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de üniversitelerin özerkliği konusunda tartışmalar yapıldığını ancak Avrupa'da bu durumun daha ileri boyutlarda olduğunu anlattı. Türkiye'de yükseköğretim reformu yapılması konusunda tartışmalar yaşandığına dikkati çeken Çelik, son 10 yılda bu konuda çok fazla talep olmasına rağmen herhangi bir değişiklik yapılmadığını savundu. Avrupa ülkelerinin yükseköğretim sistemlerini ele alan raporlar hazırladığını söyleyen Çelik, "Bu raporlara baktığınızda Avrupa'da yükseköğretim kurumları, hükümet ya da hükümete bağlı kurumlar tarafından düzenleniyor. Doğal olarak yasa yapıcı hükümet bu konuda etkin. Bunun yanı sıra üniversiteler yaptıklarından ve yapmadıklarından dolayı topluma karşı sorumlu tutulur" dedi.
Çelik, Avrupa'daki üniversitelerin hükümet veya hükümete bağlı organlarca denetlendiğini belirtti. Rektörlük seçimlerinde de atama yönteminin ağır bastığını vurgulayan Çelik, şöyle konuştu:
"Üniversitelerin özerkliği konusunda biraz genişleme durumu var. Finans konusunda da gelişme var. Bu gelişmelere rağmen siyasal iktidar denetimlerini sürdürüyor. Burada genel olarak kamu formlarının nasıl kullanıldığı denetleniyor. Yükseköğretim yapısına baktığınız zaman Avrupa'da üniversiteler, bir şekilde hükümete bağlanmış. Bazı ülkelerde Yükseköğretim Bakanlığı kurulmuşken, bazılarında da kurum üzerinden bu bağ kuruluyor. Avrupa'daki rektör atamalarını da incelememiz lazım. Ülkemizde de rektörlerin, öğretim üyeleri ve öğrenciler tarafından seçilmesi gerektiği belirtilir. Ancak dünya örneklerini incelediğiniz zaman son 30 yılda rektörlük seçimi hemen hemen terk edilen bir süreç haline geldi. Daha çok atama yöntemi kullanılıyor. Rektörler, belli kurumlar tarafından atanıyor yani."