Güncelleme Tarihi:
Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü yüksek lisans öğrencisi Bıçak, ”Patent başvurusunda bulunduk. Bu projenin hayata geçmesi durumunda, hastane kaynaklı enfeksiyonlar ve buna bağlı ölümler büyük ölçüde azaltılacak. Tamamı yurtdışından ithal edilen bu antibakteriyel maddelerin daha iyisi ülkemizde üretilip, yurtdışına ihraç edilebilecek” dedi.
Türkiye’den iki öğrenci, hastane mikroplarının en bilineni ‘pseudomonas aeruginosa’ bakterisinin tamamını öldürücü etkisi bulunan antibakteriyel bir ürün geliştirildi. İTÜ Kimya Bölümü doktora öğrencisi Ahmet İnce ve Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi Tuğrul Cem Bıçak tarafından geliştirilen antibakteriyel polimer, Türkiye’nin farklı alanlarda dışa bağımlılığını ortadan kaldırmaya yönelik projelerin gelişmesini teşvik eden İTÜ Arı Çekirdek Proje yarışmasında ikinci oldu.
Cem Bıçak, dünyada artan çevre kirliliği ve dönemsel olarak ortaya çıkan domuz gribi gibi salgın hastalıklar göz önüne alındığında, toplumsal hijyenin öneminin daha da arttığını belirtti.
Antibakteriyel ürünlerin öneminden yola çıkarak böyle bir ürün geliştirmeye karar verdiklerini anlatan Bıçak, Türkiye’deki antibakteriyel ürünlerin kimyasal bileşiğinin yurtdışından satın alındığını söyledi.
Dünyada bilinen mevcut antibakteriyel madde sayısı sınırlı olduğuna işaret eden Bıçak, bu maddelerin de dünyanın önde gelen şirketlerince patentlendiğini söyledi. Bunların haricinde üretim yapabilmenin neredeyse imkansız olduğunu ifade eden Bıçak, “Geliştirdiğimiz madde, şu an dünyada kullanılan mevcut anti-bakteriyel maddelerden farklı olup, patentlenebilir özelliğe sahiptir ve üretim maliyeti düşüktür. Dahası, bu maddenin mevcut antibakteriyel kimyasallardan daha etkili olduğu, Uludağ Üniversitesinde yapılan standart testler sonucunda belgelenmiştir” dedi.
Deri yoluyla vücuda geçişi yok
Yapılan bir araştırmaya göre, Amerikada yılda 100 binden fazla hastanın enfeksiyon kaparak hayatını kaybetmesinden büyük ölçüde hastane mikrobu olarak da bilinen pseudomonas aeruginosa bakterisinin sorumlu olduğuna işaret eden Bıçak, şunları söyledi:
“Günümüzde mevcut sterilizasyon işlemleri kusursuz uygulansa dahi yüzde 30 enfeksiyon bulaşma riskinin önüne geçilemiyor. Geliştirdiğimiz antibakteriyel ürünün çok düşük konsantrasyonlarda dahi pseudomonas aeruginosa bakterisinin tamamını öldürücü etkisi rapor edildi. Geliştirdiğimiz ürünümüzün bir diğer önemli özelliği polimerik olması. Günümüzde antibakteriyel adı altında satılan birçok üründe bol miktarda bulunan, başta triklosan olmak üzere diğer küçük yapılı bileşikler, deri yoluyla vücuda girip zararlı etkiler bırakıyor ve bu yüzden kullanımları yavaş yavaş tüm dünyada yasaklanıyor. Bunların yerini deriden geçişi mümkün olmayan polimerik malzemeler almaktadır ki yapılan çalışmalar günümüzde bu tür ürünlerin geliştirilmesine yönelik.”
Patent başvurusunda bulunduk
Patent başvurusunda bulunduklarını bildiren Bıçak, projenin hayata geçmesi durumunda, öncelikle hastane kaynaklı enfeksiyonların ve buna bağlı ölümlerin büyük ölçüde azaltılacağını, şu an tamamı yurt dışından ithal edilen bu antibakteriyel maddelerin daha iyisinin Türkiye’de üretilip, yurt dışına ihraç edilebileceğini sözlerine ekledi.