Güncelleme Tarihi:
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Öğrenci Dekanı ve YTÜ Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Engin Deniz, kendilerine gelen yeni nesil sorunları ve bu sorunlarla başa çıkabilmenin yollarını anlattı.
ORYANTASYON ÇALIŞMALARI YAPILMALI
Yapılan araştırmalara göre gençlerde de covid-19 korkusunun yaşandığını belirten Deniz, pandemiyle birlikte öğrencilerin sorunlarının da değiştiğini belirterek şunları söyledi:
"Yıldız Teknik Üniversitesi Öğrenci Dekanlığının yapmış olduğu çalışmalara göre öğrencilerin sorunları, yaş, aile, sosyoekonomik çevre, kaçıncı sınıfta olduğu, kişilik ve gelişiem gibi faktörler açısından farklılıklar gösteriyor. Örneğin, üniversiteye yeni başlayacak olan öğrencilerin sorunları normal süreçte uyuma bağlı gelişebiliyor. Şimdi pandemi ve uzaktan eğitim ile birlikte mutlaka sorunun büyüklüğü ve şiddeti değişim gösterecektir. Bu yüzden üniversitelerin oryantasyon çalışmalarına önem vermesi gerekir. Yeni başlayan öğrencilerin etkileşimi artırılmalı. Bu sanal platformda ya da verilen grup çalışmaları ile sağlanabilir. Bir başka örnek vermek gerekirse yapmış olduğumuz çalışmada pandemi ile kariyer stresinin ilişkisini tespit ettik. Bu noktada son sınıflara bu yönde destek verilmesi gerekebilir. Bu şekilde öğrencilerimizin sırtlarındaki yükü hep birlikte hafifletebiliriz."
PSİKOLOJİK DANIŞMA HİZMETLERİNE TALEP ARTTI
Üniversiteliler kampuslarda, arkadaşlarıyla birlikte geçirdikleri etkinliklerden de uzak kaldı. Sosyal etkileşim eksikliğinin bazı sorunlara da yol açabildiğini ifade eden Deniz, şöyle konuştu:
"Uzun süren sosyal etkileşim eksikliğinin insanlarda depresyon, kaygı ve travma gibi ruhsal bozukluklara neden olduğunu biliyoruz. Çoğunluğun bu süreci ailesi ile birlikte geçirdiğini hesaba katarsak aile sorunları ile bu durum kişiyi daha olumsuz sonuçlara kadar götürebiliyor. Bunlara ek olarak sosyal etkileşim eksikliği iletişim, yeme ve uyku sorunları, yetişkinliğe geçişte sorunlar, okul uyum sorunları, dikkat dağınıklığı hatta bağımlılığa neden olacak olumsuz sonuçlar ortaya çıkıyor. Buna bağlı olarak psikolojik danışma hizmetlerine talebin de arttığını görüyoruz."
HER DAİM HAZIRLIKLI VE PLANLI OLUN
Uzaktan eğitiminin bu yıl da devam edeceğini belirten YTÜ Öğrenci Dekanı Prof. Dr. M. Engin Deniz ise "Uzaktan eğitim devam edeceğine göre öğrencilerimizin bu süreçle başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi de önemli. Üniversitelerimizin öğrencilerinin yanında olduklarını hissettirmeleri onların ruh sağlığını olumlu yönde etkileyecektir" diyerek olumsuz sonuçlarla karşılaşmamaları için öğrencilere şu pratik önerilerde bulundu:
Önemlere uyun: Her şeyden önce altın kural önlemlere uymaktır. Bunu unutmayalım.
Etkinliklere katılın: Üniversitenizin sizler için hazırlamış olduğu etkinliklere katılın. Etkileşim sizin okula yönelik motivasyonunuzu yüksek tutacağı gibi ruhsal olarak da olumlu hissettirecektir.
Planlı olun: Uzaktan eğitimin avantajlarını geçen dönem deneyimleyen öğrenciler bu dönemin de öyle olacağını düşünebilir. Normal bir dönemde olunmadığı için her daim hazırlıklı ve planlı olunmalı. Ders programına uygun bir şekilde gereklilikleri takip eden ve yerine getiren öğrenciler her zaman avantaj elde edecektir.
Açıklamaları takip edin: Planlarınızı gerçekleştirirken yetkililerin açıklamalarını mutlaka hesaba katarak harekete geçmelisiniz. Üniversitenizin yaptığı/yapacağı duyuruları takip edin.
Zaman yönetimini iyi yapın: Uzaktan eğitimi başarılı bir şekilde sürdürebilmek ve sonuçlandırmak için eğitimin hızına ayak uydurmalısınız.
Ruhsal bağışıklığınıza önem verin: Nasıl ki biyolojik olarak bağışıklık sistemimiz var, ruhsal olarak da bağışıklığımız var. Uyku, beslenme, yorgunluk, uzun süre ekrana bakma, sedanter yaşam ve gürültü; bunlar dikkat edilmesi gereken hususlar.
Ruhsal destek almaktan çekinmeyin: Kendinizde gözlemlediğiniz sorunlar veya aile içerisinde psikolojik sorunlar, yine ailede kronik rahatsızlık ya da Covid-19 ve buna bağlı sorunlar yaşayanlar bu süreçte ruhsal destek alabilirler. Ruhsal destek almak baş ağrısı için hekime gitmek kadar doğaldır.
Dilara Özkan (Öğrenci): İstanbul Teknik Üniversitesi Makine mühendisliği son sınıf öğrencisiyim. Geçen dönem yüz yüze eğitimle başladık. Sonrasında online eğitime geçtik. Uygulamalı derslerimizi işleyemedik. Hangi dersler nasıl işlenecek, hocalar buna uyum sağlayabilecek mi diye düşündük. Şu anki süreç içinde yeni üniversite kazananlara üzülüyorum. Ben ilk kazandığım yılı hatırlıyorum çok heyecanlıydım. Adana'dan İstanbul'a gelmiştim. Farklı bir heyecan vardı. Özgürsün, tüm sorumluluklar sana ait. Bunu yaşayamayacaklar. Birçok arkadaşım gibi uzaktan eğitim sürecinde ben de ailemin yanına döndüm. Laboratuvar dersleri nasıl olacak? Bitirme tezi yazacaktım o nasıl olacak bilmiyorum. Uzaktan eğitimde verim düşüyor. Kampusu çok özledim. Kulüp odasını, yemekhaneyi bile özledim. Arkadaşlarımızla beraber bahçede oturmak hiçbiri bunun yerini tutmuyor. Herhangi bir motivasyon bulmakta zorlanıyoruz. Dersim olmasa bile kampusa giderdim fakat şimdi bunu yapamayacağım. İsteğim bir an önce bu sürecin bitmesi.
Sertaç Derya (Öğrenci): Bu yıl Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Bölümünü kazandım. Lisede son üç ayımız uzaktan eğitimle geçti. Uzaktan eğitimle üniversiteye başlayacak olmak kötü oldu. Üniversitenin ilk senesinde dersler kolay olduğu için biraz dinlenmeyi, okulda vakit geçirmeyi istiyordum. Yarım dönem hazırlık okuyacağım. İkinci dönem korona geçerse belki yüz yüze ders yapabiliriz. Üniversiteye gittim, gördüm. Oryantasyon oldu, dört gün. Okulu bayağı bir gezdim. Aynı bölümde okuyacağım arkadaşlarla WhatsApp'tan haberleşip bir buluşma ayarladık. Sınıf arkadaşlarımızla tanıştık. Okulumuz 1 Ekim'den sonra hibrit eğitime geçecek. İnşallah bu salgın süreci biter ve her gün okuluma giderim. Normal bir üniversiteli gibi biz de okuyabiliriz.