Güncelleme Tarihi:
Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mobilya ve Dekorasyon Programı’nda eğitim gören 30'u kız 245 öğrenci, yerleşkedeki mobilya atölyesinde başta fakülteler olmak üzere kamu kurumları ve sosyal tesislerin mobilyasını yapıyor.
Kitaplık, çalışma masası, sandalye, gardrop, komidin gibi bütün mobilyaları yapabilen öğrenciler, yıllık 30 tır mobilya üretiyor. Akdeniz Üniversitesi’nin ve Kredi Yurtlar Kurumu’nun bütün mobilya ihtiyacını karşılayan gençler, üniversiteye yılda 1 milyon lira kazandırıyor. Vali Konağı, Adalet Sarayı Sosyal Tesisleri ve NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda kullanılan masaları da yapan öğrenciler, talepleri karşılamakta güçlük çekiyor.
Ojeli ellerine aldıkları çekiç, marangoz makineleri, matkap, testere gibi aletlerle ahşap malzemelere hayat veren üniversiteli marangoz kızlar da ürettikleri mobilyaya yeni bir estetik kazandırıyor. Mobilyaları Selçuklu düğümü, aşk yolu, meander gibi geleneksel Türk motifleriyle süsleyen kız öğrenciler, bu bölümden mezun olduktan sonra istihdam sorunu yaşamıyor.
“Güzel işler yapıyoruz”
Öğrencilerden İrem Kaçışkın, üniversitedeki bütün fakültelerin mobilyasını yaptıklarını belirterek, erkeklerle birlikte güzel işler yaptıklarını söyledi.
Mobilyalardan sanatsal malzemeler çıkardıklarını anlatan Kaçışkın, "Çok eğleniyoruz ve çok güzel şeyler öğreniyoruz. Mobilya olarak çekmece topluyoruz, dolap kapakları bütün mobilyaları yapıyoruz. Bayanız ama marangozuz. Annem başta, 'Sen mi?' dedi, inanmadı. Çok da güzel oldu benim için" dedi.
Ezgi Eser de küçüklüğünden beri mobilya yapmayı hayal ettiğini belirterek, "Mobilyalar her zaman dikkati çekiyordu, onun için bu bölümü tercih ettim. Mezun olduktan sonra mobilya atölyesi açacağım. Dışarıdakiler 'Sen bayansın, nasıl yapıyorsun?' diyor. 'Üniversitede marangozluk mu yapıyorsun?' diyorlar ama marangozluk yapmayı seviyorum. Erkeklere göre daha estetik mobilyalar yapıyoruz" diye konuştu.
Yasemin Çakır ise marangozluk yapmanın kendisi için eğlenceli olduğunu anlatarak, başta çok zorlandığını, hatta elini dahi kestiğini dile getirdi. İsteyerek bölümü seçtiğini belirten Çakır, "Zorlukları çok ama bunu aşıyoruz. Sürekli ayaktayız, güç harcıyoruz. Makinelerle yaptığımız için tehlikesi var ama seviyoruz. Üretim ve tasarım yapmak, mobilya sektörüne yeni bakış açısı kazandırmak istiyorum" dedi.
Mobilya tasarım öğrencisi Öznur Demirkısan, ilk ay biraz zorlandığını, sonra alıştığını söyleyerek, "Erkek mesleği olarak adlandırılıyor ama öyle olduğunu düşünmüyorum. Makineler dikkat istiyor. Motiflerle de süslüyoruz" dedi.
Gülçehre Yiğit de kariyerinde büyük adımlar atmak ve Türkiye'deki mobilya sektörünü ön sıralara taşımak istediğini belirtti.
Fevzi Karabacak ise önce mobilyayı tasarladıklarını, sonra bütün üretimi kendilerinin yaptığını vurgulayarak, kız öğrencilerle dayanışma içerisinde çalıştıklarını söyledi. Meslek lisesindeyken bölümünde kız öğrenci olmadığını anlatan Karabacak, "Burada kız görünce gerçekten şaşırdım, önce, 'Yapamazlar' dedim ama hepsi çok istekli çalışıyorlar. Düşündüğümden daha iyiler. Onlar da olunca daha bir estetik görünüyor burası. Onların düşüncesiyle görmek daha başka. Çünkü bayanlar çok daha titiz düşünür, temiz ve özenli şekilde çalışıyorlar" dedi.
"İstihdam garantili diyebiliriz"
Ahşap Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Harun Diler, öğrencilere Avrupa Birliği standartlarında mobilya üretiminin bütün süreçlerini öğreterek, yeterlilik kazandırdıklarını söyledi. Mobilya Dekorasyon Programı’nın da koordinatörlüğünü yapan Diler, merkezde yılda 6 bin plaka malzeme kesildiğini vurgulayarak, "Yılda 30 tır mobilya üretiyoruz. Bu malzemeleri getiriyoruz, kesiyoruz, bantlıyoruz mobilya haline getiriyoruz. Sadece kamu kurumlarının mobilyasını yapıyoruz, çünkü talepleri karşılamakta güçlük çekiyoruz" dedi.
Üniversitenin, kampusun tamamının mobilyalarını merkezlerinde yaptıklarının altını çizen Diler, ciddi bir marjinal sağladıklarını, yıllık üniversiteye bir milyon lira destek olduklarını anlattı.
Mobilyalarda Avrupa Birliği standartlarında sağlıklı malzeme kullandıklarına işaret eden Diler şöyle devam etti:
"Bölümden mezun olan öğrencilerimizin yüzde 96'sı sektörde işe yerleşiyor. Kız öğrencilerimizin istihdam şansları çok daha yüksek, tamamı yerleşebiliyor. İstihdam garantili diyebiliriz."