Üniversiteden Christian Wulff’a fahri doktora
Güncelleme Tarihi:
Almanya Eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff’a İstanbul’da bulunan bir vakıf üniversitesi tarafından fahri doktora verildi. Wulff, Almanya’da yaşayan Türklerin kültürel değerlerini koruyarak, sosyal hayat alanında entegre olmalarına yönelik çalışmaları nedeniyle fahri doktor unvanına layık görüldü.
İstanbul Okan Üniversitesi, Almanya Eski Cumhurbaşkanı Christian Wilhelm Walter Wulff’a fahri doktora verdi. Wulff’a cübbesini İstanbul Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Koçak giydirdi. İstanbul Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Koçak, verilen fahri doktorayla ilgili şunları söyledi:
‘ÇOK KÜLTÜRLÜLÜĞÜ ÖNE ÇIKARDI’
“Christian Wulff, görev süresi boyunca Türkiye-Almanya arasındaki ilişkilerin eğitim ve kültür de dâhil olmak üzere çok yönlü olarak geliştirilmesinde üstün bir gayret sarf etti. Görevde bulunduğu sürede, kendi ülkesinde yaşanan çok kültürlülük-entegrasyon tartışmasının yoğun olduğu dönemde de çok kültürlülüğü öne çıkardı. Wulff, Almanya’da yaşayan Türklerin kendi kültürel kimliklerini koruyarak yaşamın her noktasında varlık göstermeleri çağrısında bulundu. Almanya’da yaşayan Türklerin kültürel değerlerini koruyarak, sosyal hayat alanında entegre olmalarına yönelik çalışmaları ve Türkiye-Almanya ilişkilerinin geliştirilmesi hususundaki samimi çabalarından dolayı; Christian Wilhelm Walter Wulff’a, Uluslararası İlişkiler alanında Fahri Doktora unvanı verilmesine oy birliğiyle karar verildi.”
‘YOL GÖSTERİCİ OLUN’
Almanya Eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff ise şöyle konuştu:
“Üniversitenizden fahri doktora unvanı almak benim için bir onur. Aynı zamanda Alman-Türk ilişkilerine büyük katkıda bulunan insanların temsilcisi olarak bu unvanı aldım. Bana her zaman Türkiye ile ilişkilerimin neden bu kadar özel olduğunu soruyorlar. Almanya’da bir Türk aile vardı. Onların babaları bir gün bana dedi ki ‘Ben Almanya’ya geldim, eşim, çoluğum, çocuğum da geldi. Torunlarım da burada yaşamaya başladı. Burası bizim vatanımız. Burada kalacağız ve bunu da Almanlara göstereceğiz. Türk olmaktan gurur duyuyoruz ve Almanya’da yaşamaktan mutluyuz. Neden bir seçim yapalım ki? Her ikisini de olmak istiyoruz ve burada yaşamak istiyoruz.’ Bu sözler beni gerçekten çok etkiledi. Mentorluk görevini üstlenenler, yol gösterenler hep bireylerdir. Gençler, lütfen siz de birer yol gösterici olun. Tüm dünyada nefret gündemde. Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözünü unutmayalım.”