Güncelleme Tarihi:
Cumhuriyet döneminde yürürlüğe giren Borçlar Kanunu, günümüzde yetersiz kalıyordu. Bu bağlamda yeni bir çalışma ve düzenlemeyle 2011’de yeni bir Borçlar Kanunu yürürlüğe konuldu. Daha sade ve kapsamlı olan bu kanunla taraflar arasındaki sözleşmeden doğan borçlar düzenleniyor.
Türk Borçlar Kanunu Nedir?
Çalışma hayatındaki taraflar arasındaki borç ilişkisini yasal olarak düzenleyen, her iki tarafın da haklarını belirleyen/sınırlayan kanuna Türk Borçlar Kanunu deniyor. Kısaca alacaklı ve borçlunun birbirlerine olan sorumlulukları yasal düzenleme ve koruma altına alan kanundur.
İlk Borçlar Kanunu, 22 Nisan 1926 tarihli ve 818 sayılı kanundur. 21. yüzyılda bu kanun yetersiz olmaya başlamış ve çalışma hayatını tam kapsayamaz hale gelmiştir. 2011’de yeni bir Borçlar Kanunu hazırlanarak, alacaklı ve borçlu hakları düzenlenmiştir. İsviçre Borçlar Kanunundan yapılan çeviri hataları düzeltilmiş, daha sade ve kapsamlı bir düzenleme getirilmiştir. Mevcut olan 544 madde sayısı 649’a çıkarılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu Ne Zaman Yürürlüğe Girmiştir?
Türk Borçlar Kanunu 11 Ocak 2011’de Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. 4 Şubat 2011 tarihli ve 27836 sayılı resmi gazetede 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu olarak yürürlüğe girmiştir.
Türk Borçlar Kanunu Kurucusu ve Öncüleri Kimdir
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Maliye, Ticaret Bakanlıkları ortaklığınca hazırlanmıştır. Taslak olarak TBMM’ne gelmiş ve kabul edilmiştir. Yürütülmesi Bakanlar Kurulu tarafından yapılıyor.
Türk Borçlar Kanunu Özellikleri
Kanun; Genel hükümler ve özel borç ilişkileri olmak üzere iki kısma ayrılıyor. Her kısım da kendi içinde bölümlere ayrılıyor. Toplamda 649 madde bulunuyor.
Genel hükümler; Borç ilişkisinin hükümleri, kaynakları, borç ilişkilerinin sona ermesi, zaman aşımı, sona ermesi, borç ilişkilerinde taraf değişiklikleri, özel durumlar, cezai durumlar, borcun üstlenilmesi gibi hususlar açıklanıyor. Özellikleri tarafları yakından ilgilendiren borçların ifa edilmemesinin sonuçları açıklığa kavuşturulmuş.
Özel borç ilişkileri; satış sözleşmesi, taşınır/taşınmaz satışı, satış türleri, mal değişim-bağışlama-kira sözleşmeleri, konut/işyeri/ürün kiraları, hizmet sözleşmeleri, komisyon-saklama-kefalet sözleşmeleri düzenleniyor.
On altınca bölümde kumar ve bahis konusu açıklığa kavuşturulmuştur. Buna göre; Kumar ve bahisten doğan alacak hakkında dava açılamaz ve takip yapılamaz. (m. 604)
On beşinci bölüm kefalet sözleşmesi 584. maddede eşin yazılı rızası olmadıkça kefil olunamayacağı belirtiliyor.