Tragedya nedir ve özellikleri nelerdir? Tragedya örnekleri ve yazarları
Güncelleme Tarihi:
Günümüzde ehemmiyetini yitirmiş ve edebiyat tarihinin tozlu sayfalarında yerini çoktan almış bir tür olan "tragedya ya da trajedi" değişik şekillerde kendini gösterebilmektedir. Günümüz edebi eserlerinde izlerine rastlanabilen trajedi kavramının bir edebi tür olarak merak uyandırdığı şüphesizdir. İşte tragedya nedir, özellikleri nelerdir, tragedya örnekleri, yazarlar ve konu hakkında çok daha fazlasını sizler için derledik.
Tragedya edebi bir türdür. Kendine özgü sıkı ve katı kuralları olan bir edebi tür olarak dikkat çeker.
Tragedya Nedir?
Tragedya ilk kez MÖ. VI. Yüzyılda görülmektedir. Daha sonraki parlak dönemi ise XVII. yüzyılda başlamış ve IX: Yüzyıla kadar sürmüştür. XVII: Yüzyılda bilhassa Fransa2da yeniden popüler olması, o dönem eski Yunan ve Latin edebiyatının taklit edilmesinden Klasisizm akımının etkili oluşundandır.
Tragedya çok öz bir tarifle yüceltilmiş sözler ile yazılan bir tiyatro türüdür denilebilir. Tragedyanın ilk örnekleri Yunan edebiyatında görülmüştür.
Tragedya Özellikleri Nelerdir?
Klasik bir anlayışta şiir olarak yazılan tragedya sonraları düzyazı ile kaleme alınmıştır. Tragedyanın özelliklerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
Tragedyaların en temel unsurunu korolar oluşturmaktadır. Koronun görevi, öğüt verici ve yol gösterici sözler söylemektir. Onlar oyunun içerisindeki eyleme karışmazlar, dahil değildirler. Koro, bir nevi halkı temsil eder durumdadır.
Tragedyalar konularını mitolojiden ya da tarihte yaşanmış olaylardan alırlar.
Tragedyada en önemli özellik, erdem ve ahlak kavramlarının yüceltilmesi öne çıkarılmasıdır.
Tragedyalarda oyunun kahramanları sıradan kişiler değildir. Tragedyaya konu olanlar ya Tanrı, Tanrıça ya da yüksek tabaka kişi ve soylulardan oluşurlar.
Tragedyalar baştan sona kadar ciddi bir havada sergilenirler.
Tragedyalarda bir ince ayrıntı ise; öldürme, yaralama gibi acı veren olayların sahnede gösterilmemesidir. Bu kısımların sadece öyküsü anlatılır.
Tragedyada asla basit bir üslup kullanılmaz.
Tragedyalarda kaba saba sözlere asla yer verilmez. Tragedyalar üç bölüm halinde yazılan eserledir.
Tragedyalarda sıkı bir şekilcilik vardır ve eseri yazan buna uymak zorundadır. Birbirini takip eden diyalog ve koro bölümlerinden oluşmalıdır.
Tragedyalar bir bütün halinde kesintisiz oynanmak zorundadır. Buna "zamanda birlik" de deniz. Korolor ise bu dramatik bölümler arasında perde aralarını göstermektedir.
Tragedyalarda korolor ürik, diyaloglar ise dramatik bölümlerdir.
Tragedyalarda korolar şarkı ve danstan oluşur.
Tragedya baştan sona ciddi bir havada geçer, ağırbaşlı bir türdür.
Tragedya erdeme, ahlaka değer vermeyi yüceltir, yüce, soylu duyguları işler ve bu yönü ile eğitici bir eserdir.
Tragedya Örnekleri ve Yazarları
Tragedyalar hiç şüphesiz en parlak dönemini klasik Yunan devrinde yaşamıştır. XVII. Yüzyılda Avrupa'da Klasik akımla birlikte özellikle Fransa'da tragedyalara bir ilgi olnuş ve bu alanda eserler ortaya çıkaran sanatçılarda görülmüştür. Bunlar arasında Fransız sanatçı Pierre Corneille öne çıkan isim olmuştur.
En fazla tanınan ve bilinen tragedya yazarları " Euripides, Aiskhylos, Sophokles, Pierre Corneille" gibi isimlerdir. Sophokles MÖ 495-406 yılları arasında yaşamış ve tragedya türünde en başarılı eserleri ortaya çıkarmış bir isimdir. Ünlü tragedyalar ve yazarlarından bazı örnekler ise şöyledir:
Sophokles'in " Kral Oidipus", "Oidipus Kolonos"ta, "Elektra" ve "Antigone" isimli eserleri en bilinen tragedya örnekleridir.
MÖ. 480-406 yılları arasında yaşamış olan Euripides ise "Truvalı Kadınlar", "Herakles", "Medea", "Alkestes" isimli tragedyaları ile bilinir.
MÖ. 525-556 yılları arasında yaşamış olan Aiskhylos isimli sanatçının en ünlü tragedyaları ise: "Prometheus", "Persler", "Agamemnon"
Fransız trajedisinin kurucusu olarak kabul edilen 6 Haziran 1606- ! Ekim 1684 tarihleri arasında yaşamış olan Pierre Corneille trajedi alanında ortaya çıkardığı eserleri ile bilinir. Bunlardan bazıları "Le Cid", "Sertorius", "Atilla", "Othon", "Agesilas"dır.