Oluşturulma Tarihi: Temmuz 23, 2021 15:17
Hacettepe Üniversitesi birçok hayvana ev sahipliği yaptığı Beytepe Kampüsü’yle ünlü. O yüzden de okulların açılmasını öğrenci ve hocalar kadar sokak hayvanları da istiyor. Üniversitenin maskotu haline gelen sevimli köpek Tomris başta olmak üzere birçok hayvanın gözleri yollarda. Hepsi okulun yeniden açılmasını ve öğrencilerin dönmesini bekliyor.
Pandemi sebebiyle geçtiğimiz yıl mart ayından bu yana eğitime ara verilen üniversiteler öğrenciye hasret kaldı. Kampüslerin boş olmasının üzüntüsünü sadece kayıtlı öğrenciler ve görevli akademisyenler değil, çok sayıda sokak hayvanı da yaşıyor. Ankara Çankaya’daki Hacettepe Üniversitesi kaliteli bir okul olduğu kadar sokak hayvanlarına sahip çıkma konusunda da Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden biri. Hayvan Hakları ve Doğayı Koruma Topluluğu üyesi öğrenciler, kedi, köpek, kirpi hatta tilkilerin bile bakımını üstlenmiş durumda. Kısa adı HAYDOK olan topluluğun sorumlularından ve Spor Bilimleri Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Merve Demir kampüsteki hayvanlarla kavuşacakları günü iple çektiklerini söyleyerek şöyle konuştu:
“Yaklaşık 50 tane köpeğimiz, 90-100 tane de kedimiz var. Bunlar tabi varlığından emin olduğumuz nüfus. Çünkü yenileri de gelip gidebiliyor. Yeşil vadide kazlarımız var, güvercinler ve bir tane de tavşanımız var. Onun dışında Beytepe Kampüsü ormanın içinde olduğu için yabani hayvanlar da gelebiliyor. Pandemi döneminde kampüste az insan olduğu için onlar da ormandan inmeye başladılar. Sansar, tilki, sincap gibi birçok hayvanla karşılaşabiliyoruz. Eğer yararlılarsa onları hemen veterinere götürüyoruz. Yani bizim için hayvan fark etmiyor. Ne ihtiyacı varsa onları karşılamaya çalışıyoruz. Yaklaşık 200 üyesi olan bir topluluğuz. 2008 yılında kampüste çok fazla köpek artışı olduğu için rektörlük onları zehirledi. HAYDOK bu olaydan sonra iki tane hocamızın önderliğinde kuruldu. 2010 yılından bu yana resmi olarak varlığını sürdürüyor.”
PANDEMİDE DE HİÇ AÇ BIRAKMADIK
Pandemi döneminde hem kampüsten hem hayvan arkadaşlarımızdan uzak kaldık. Ankara’da yaşayan çok az arkadaşımız olduğu için herkes ailesinin yanına döndü. Bir buçuk yıldır Ankara’da olan üyeler olarak bizler beslemelerini yaptık. Bir gün bile aç kalmadılar. Sokak kısıtlamaları olduğunda bile gelip onları besledik. Birçok akademisyen ve personel de bize destek oldu. Bu süreçte tabi zor oldu ama onları hiç yalnız bırakmamaya çalıştık.
BİRBİRİMİZİ ÇOK ÖZLEDİKHepimiz
hayvan dostlarımızı çok özledik. Ben biraz şanslıyım Ankara’da yaşadığım için gidebiliyorum ama şehir dışında olan arkadaşlar hasret kaldı diyebilirim. Ne zaman kampüse gitsem benden fotoğraf istiyorlar. Pofuduk’u at, Tomris’i de çek diye bana sürekli mesajlar atıyorlar. Köpekler de kediler de bizi çok özledi. Okullar kapandığından bu yana iki köpeğimiz kayboldu. Beyrut ve Sheldon isimli köpeklerimiz gitti ve geri dönmediler. Çünkü insansızlık onlara da iyi gelmiyor. Bu köpekler insansızlığa bu kadar alışık değillerdi. O yüzden eskiye nazaran birbirleriyle de daha çok didişmeye başlamışlardı. Yavaş yavaş insanlar kampüse dönmeye başladı. Okullar kapalıyken de aktif çünkü bizim kampüsümüz. Şimdi de hem biz hem onlar okulların açılmasını bekliyoruz. İnsan görmeyi çok seviyorlar. Okullar açılınca bizim kadar onlar da mutlu olacaklar. Bu kadar az insan görmek onlara iyi gelmiyor. Onlar da bir terslik olduğunun farkındalar.
ONLAR DA ÜNİVERSİTENİN BİR PARÇASIYazları dış parazitlerini yapıyoruz, pire ve keneden korunmaları için. Tüm köpeklerimizi tek tek gezerek aşılarını yapıyoruz. Kış gelince vitamin takviyelerini yapıyoruz. Ankara zaten soğuk bir şehir, Beytepe daha da soğuk. Hastalanmasınlar diye elimizden geleni yapıyoruz. Ekstra hassas köpeklerimiz var onlarla daha yakından ilgileniyoruz. Çok soğuk olduğu günler üzerlerine bir şal yada kazak giydirebiliyoruz. Ama sürekli üzerlerinde bırakmıyoruz bunu. Çünkü kar, yağmur çok yağarsa üzerlerinde ıslanıp daha zararlı da olabilir ya da bir yere takılıp kalabilir. Kütüphanemiz sıcak olduğu için genelde oraya girip koltuklarda uyuyorlar. Yani aslında hepsi üniversitenin bir elemanı gibi.
HACETTEPE’NİN MASKOTU: TOMRİS BEYTEPELİ2012 yılından bu yana Beytepe Kampüsü’nde olan Tomris Beytepeli isimli köpek üniversitenin maskotu haline geldi. Yürümeyi pek sevmeyen Tomris gideceği yerler için belediye otobüslerini kullanıyor. Artık şoförler de onu tanıyor. Bu yüzden Tomris orta kapıya yaklaşınca hemen kapılar açılıyor ve ücretsiz bir şekilde istediği yere kadar gidebiliyor. İnstagram hesabı bile olan Tomris’in yaklaşık 2500 takipçisi var.