TEOG sınavı öncesi ve sonrası kabusa dönüşmesin

Sınav sonucu, adı üstünde sadece bir sonuçtur. O sonuca ulaşana kadar izlenen yol, uygulanan stratejiler, belirlenen hedefler ve bunlar için uygulanan çalışma ve emek, bir değerlendirme sınavı ile ölçülüyor. Aslında evlatlarımızın eğitim geleceğini belirlemek adına uygulanan ve daha yüksek başarı için izlenen ders çalışma temposu, doğru hedefleme, doğru strateji ile taçlanabilir.

Öğrencilerin derslerinde ve bu tarz büyük sınavlarda başarılı olabilmeleri için dikkatini odaklama ve sürdürebilme becerilerinin iyi olması gerekiyor. Ayrıca duygusal olarak da sınava hazırlık sürecinin başından sonuna kadar motivasyononu yüksek tutmaları çok önemli.

HER ÖĞRENCİNİN DİKKAT DÜZEYİ FARKLIDIR

Her öğrencinin beyin ön bölgesindeki dikkatin ve planlama ile ilgili beyin bölümleri farklı çalışıyor. Her öğrencinin dikkat düzeyi bir birinden farklıdır. Öncelikle bu ‘sınav maratonu’ olarak adlandırılan ders çalışma süreci sırasında, öğrencinin dikkat ve dürtülerinin ölçümlenmesi ve muayene ile değerlendirilmesinde çok faydalı olabiliyor.

Dikkati odaklama ve sürdürme yeteneği konusunda durum analizi yapılması, aynı zamanda dürtü kontrolü açısından analiz yapılabilir. Böylece öğrencinin bir sınav sorusu ile karşılaştığında, bir paragrafı okuyup yanıtlaması gereken soruda, acaba ilk satırı okuyup yanlış yanıta atlama eğiliminde mi, ya da bir matematik sorusunda doğru yanıtı bulması için iki işlem yapması gerekirken acaba ilk işlem sonucunu hemen yanıt olarak işaretleme eğiliminde mi?

Bu durumların hepsinin muayene ve testler ile değerlendirilmesi mümkün. Eğer öğrencinin dikkat ve planlama yeteneği konusunda bir sıkıntı tespit edilirse, geliştirici ve düzenleyeci uzman desteği yüksek oranda fayda sağlıyor.

TEOG sınavına hazırlanma aşaması uzun soluklu bir projedir. Sadece basit bir sınav sonucu gibi görmek ve değerlendirmek yerine, bir projenin nasıl yönetilmesi gerektiğini tüm aileler ve öğrencilerin sağlıklı şekilde analiz etmiş olmaları gerekiyor. Durumu doğru analiz etmek, öğrencinin sahip olduğu potansiyelin doğru belirlenmesi ve uygun ders çalışma programının izlenmesi, öğrencinin sahip olduğu potansiyeli maksimum ölçüde sınav başarısına yansıtmasına katkıda bulunuyor.

SINAV ANI DA ÖNEMLİ

Kimi zaman her şeyi doğru yapsak da, işler bazen yolunda gitmeyebilir. Sınav sırasında gelecek kaygısı, sınav sonucundan duyulan endişe gibi durumlar sebebiyle öğrenci TEOG’da kendi bilgi ve tecrübelerini yansıtamayabilir. Hem anne-baba hem de öğrencinin kendisi, TEOG sınavının tüm öğrenim yılları süresince girilen birçok değerlendirme ve yerleştirme sınavlarından sadece birisi olduğunu hiç bir zaman unutmamalı. Bu sınavın sonucu ne her şeydir, ne de hiçbir şey.

Kimi zaman sınav sonucuna göre öğrenci hedeflediği okuldan çok daha başka bir okula devam etmek zorunda kalabilir. Böyle durumlarda, öncelikle aile bireyleri sakin olarak durumu ele almalı. Eldeki durum ve şartlar çerçevesinde, öğrencinin nasıl bir eğitim planı ile devam edeceği konusunda yeni bir durum analizi yapılarak, önce sakin bir plan ortaya konulması gerekiyor.

Kontrolünüz dışında olan durumlar için gereksiz enerji harcamak yerine, kontrol edebileceğiniz durumlara enerjinizi yönlendirin. Sınav sonucu geldikten sonra, öğrencinin lise ve sonrasında nasıl bir eğitim isteği, meslek hayali olduğunu doğru analiz ederek tüm şartları sakinlikle tekrar gözden geçirmek çoğu zaman faydalı oluyor.

AİLE DESTEĞİ ÇOK ÖNEMLİ

Öğrenci, TEOG sınavı sonrasında istediği okullardan birine girdiyse, bu başarılı deneyim çocuğun kendine güvenini olumlu etkileyecektir. Ancak yine de yeni bir okula geçiş yapıyor olması başka sıkıntıları beraberinde getirebilir. Bu nedenle çocuğun devam edeceği bu okula adapte olabilmesi, alışma sürecinin en kaliteli şekilde atlatılması, öğrencinin hem sosyal hem akademik olarak eğitimini başarılı bir şekilde sürdürebilmesi için aile genci yakından takip etmeli, öğretmenleriyle iletişim halinde olmalı, gençle arasında iletişim kopukluğu olmamasına özen göstermeli.

Sonuç olarak yukarıda belirttiğim gibi, TEOG sınavı öğrencilerin eğitim süreleri boyunca girdikleri birçok sınavdan sadece birisi. Öğrencinin sahip olduğu enerji ve potansiyeli doğru şekilde kullanabilmesi ve kendi geleceğini eğitimi ile şekillendirmesi kısmen kendisinin elinde olsa da, bu yaş döneminde gencin hedef belirleme, bu hedefe yönelik çalışmanın planlanması, bu süreçte gencin bilişsel ve duygusal alanda yaşayacağı zorlukların üstesinden gelinmesi ve sınav sonucuna göre yeni stratejilerin belirlenmesi aşamalarının tamamında ailenin desteği ve gencin yanında olması çok çok önemli. Aile, gencin yanında olmalı aynı zamanda bunu gence doğru şekilde ve doğru iletişim yöntemleri kullanarak aktarabilmeli.

Siz değerli anne-babalara ve biricik evlatlarınıza sağlık ve başarı dolu bir öğrenim süreci dilerim.