Süleyman Demirel

Güncelleme Tarihi:

Süleyman Demirel
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 27, 2007 15:17

Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanlığı dönemi

Haberin Devamı

SÜLEYMAN DEMİREL FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN

 

CUMHURBAÅžKANLIÄžI                                                       Â

 

CumhurbaÅŸkanı Turgut Özal'ın kalp krizi geçirerek 1993 yılındaki ani ölümünden sonraÂDemirel, 16 Mayıs 1993'de Türkiye'nin 9. CumhurbaÅŸkanı seçildi. Özal’ın ölümünden sonra DYP’de Süleyman Demirel’in cumhurbaÅŸkanı olacağı yönünde beklentiler artmıştı. SHP’nin başında baÅŸbakan yardımcılığını da yürüten Erdal Inönü koalisyonun devamı koÅŸuluyla buna sıcak bakıyordu. DYP, SHP ve iki MHP milletvekilinin de desteÄŸiyle üçüncü tur oylamada CumhurbaÅŸkanı seçilip de Partiden ayrılmasından sonra yerine Tansu Çiller geçmiÅŸti ve Türkiye’nin yeni baÅŸbakanıydı. TBMM baÅŸkanlığını da yine bir DYP’li olan Hüsamettin Cindoruk yapmaktaydı. DYP anlayışı ülkenin üç büyük yönetim merkezine birden hükmetme ÅŸansını yakalamıştı. Ama parti içinde iktidar çatışması sonucu Tansu Çiller ile Hüsamettin Cindoruk karşı kaşıya geldi. Hüsamettin Cindoruk önce partiyi ardından da Meclis baÅŸkanlığını yitirdi.

 

Haberin Devamı

1982 Anayasası’nın 101. Maddesi, cumhurbaşkanının bir kereye mahsus olmak üzere yedi yıl için seçilmesini öngörüyordu. Süleyman Demirel’in görev süresi 16 Mayıs 2000’de dolacaktı ve henüz iki yıl daha vardı. Bütün siyasi hayatını Demirel’le mücadele içinde geçirmiş olan Bülent Ecevit kurduğu hükümetin geleceğini ve ülkenin istikrarını Süleyman Demirel’in bu görevinin devamında görüyordu. Teklifi bu maddenin "en çok iki kez beşer yıl" olarak değiştirilmesiydi. Hükümetin diğer ortakları MHP ve ANAP’ta ise bu öneriyle ilgili kafalar karışıktı. Anayasaya göre partiler cumhurbaşkanlığı seçimlerinde grubu bağlayıcı bir karar alamazlardı ve Meclis’te gizli oylama yapılması gerekiyordu. Mesut Yılmaz buna dayanarak milletvekillerine bu yönde bir baskı yapamayacağını söyledi ve partisini serbest bıraktı. MHP ise daha esnek bir tutum takınmış ve diğerleri uzlaşabilirlerse katılabileceğini söylüyordu. Muhalefet kanadında ise Tansu Çiller, Demirel’in görev süresi uzatılmazsa tekrar aktif siyasete ve partinin başına döneceğinden çekiniyor ve öneriyi destekliyordu. 5 Nisan 2000'de 5+5 olarak adlandırılan bu değişiklik Meclis’in oyuna sunuldu. 367 oy gerekirken Meclis'te 303 kabul oyuna karşılık 177 ret çıkarak tasarı reddedilince, Demirel'e de Güniz Sokak yolu göründü. Türkiye’nin ikinci sivil cumhurbaşkanı olan Süleyman Demirel bu görevini yerine getirirken partiler arasında tarafsız kalmaya özen göstermişti.

 

Haberin Devamı

SÄ°YASET ANLAYIÅžI

 

Köylülüğünü, "Köylülükten asla utanmam," diyerek siyasette daha sonraları bir artı olarak kullanacaktır. Çocukluğunda dini bir aile ortamında büyümüş ve Kur’an-ı Kerim’i hıfzetmişti. Süleyman Demirel bu Müslüman kişi görüntüsünü siyasette kullanırken çıkarları için kullandığı izlenimini vermiyordu.

 

DiÄŸer siyasetçilerden ayrıldığı en önemli nokta küçük-burjuva aydın karakterine bu köylü kimliÄŸini ekleyebilmesi olmuÅŸtu. Yerine göre bu aydın - köylü ikiliÄŸini baÅŸarıyla kullanmıştı. Bu ikili kimliÄŸi halkın onu daha çok benimsemesine yol açtı.ÂÇocukluÄŸunda, köyde ailenin birkaç baÅŸ hayvanını güttüğü için saÄŸcı basının çok tuttuÄŸu "Çoban Sülü" lakabının da bu kimliÄŸini desteklemesi DYP’yi ülkenin özellikle kırsal kesiminin en güçlü partisi yaptı. Bu nedende zaman zaman iktidardan uzaklaÅŸmak zorunda kalsa da hep geri gelebilen ve ayakta kalabilen bir siyaset adamı profili çizmiÅŸtir.

 

Haberin Devamı

Aslında Süleyman Demirel siyasal tavrı CHP’nin tek parti iktidarına başkaldıran DP lider kadrolarının amaçladığı ama uygulayamadığı anlayışla örtüşüyordu. Teoride muhafazakár bir demokrasiyi hedeflemişlerdi. DP iktidarı, parti programının dediğinin aksine CHP iktidarının geleneğini sürdürerek devlet kapitalizmini uygulamıştı. DP liberal bir burjuva parti olmayı başaramamıştı. Parti tüzüğü tersini hedef olarak gösterse de en büyük KIT’lerin kurulduğu dönem DP iktidarı dönemidir. DP iktidarı, devlet kapitalizmini kamu kuruluşları aracılığıyla gerçekleştirme ve bu sayede yeni zenginler ortaya çıkarmak için çalışmıştır. Süleyman Demirel bu anlamda özel teşebbüsten yana ve ekonomik liberalizmde daha fazla yol almıştı. Süleyman Demirel özellikle 1980’lerin sonlarına doğru bu tavrını daha da ileri götürebilme imkánları bulmuştu. Bu dönemin başlangıç icraatı 24 Ocak Kararları’ydı. 1990’larda ise küreselleşme yanlısı bir Demirel karşımıza çıkmaktadır. Gerekirse Çankaya’nın bahçesini bile fabrika kurulması için verebileceğini söylerken ülkenin yatırım kazanmasından bahsetmektedir. Böylece yeni bir iş alanı açılmış olacak ve ülkede üretilen zenginlik artacaktır.

 

Haberin Devamı

Süleyman Demirel aralıksız iÅŸleyen bir parlamenter düzeni savundu. Seçme ve seçilme hakkının zarar görmemesiÂve bunun yanında istikrarlı yönetimlere elveriÅŸli bir siyasal düzeni amaçladı. SaÄŸlam çoÄŸunluÄŸa dayanan bir hükümet kurulmalı ve bu hükümet askeri müdahalelerle engellenmemeliydi. Demokrasiyi siyasal bir iktidarın olması ve kurumların kendi iÅŸlerini yapması olarak anlıyordu. 1983 seçimleri öncesinde Milli Güvenlik Konseyi tarafında parti kurma yasağı kaldırılınca Bülent Ulusu’nun beraber parti kurma teklifini, partiler tavandan deÄŸil tabandan kurulur, diyerek reddetmiÅŸti. Bu hareketiyle partilerin bir sivil toplum kuruluÅŸları olduÄŸunu vurgulamıştır. Â

 

Haberin Devamı

DEMÄ°REL VE BASIN

 

Süleyman Demirel 40 yıla yaklaşan siyasi yaşamı boyunca basına en çok malzeme veren lider olmuştur. Adalet Partisi’nde siyasete atıldığından bugüne kadar geçen süre içinde basının bir kısmı tarafından devamlı desteklenmişti. 76 yıllık ömrünün yarısından fazlasını siyasette, lider olarak geçiren böylesi bir siyasi kişilikle ilgili bugüne kadar yüzlerce karikatür çizilmiş, onlarca yazı dizisi ve binlerce köşe yazısı kaleme alınmıştır. Yakın siyasi tarihimizi inceleyen kitaplarda ağırlığı Demirel'li dönemler oluşturmaktaydı. Siyasi tarihi neredeyse tek partili dönemin tarihidir de. Ancak tüm bunlara rağmen Süleyman Demirel'le ilgili bugüne kadar pek fazla kitap yazılmamıştır.

 

SÜLEYMAN DEMİREL’LE ANILAN SÖZLER

 

Evinin bulunduğu "Güniz Sokak"ı siyasete soktuğu gibi, daha birçok benzerinde olduğu gibi kendine özgü espri ve mesaj verme anlayışıyla siyaset dilimize ayrı bir renk getirmiştir. Süleyman Demirel'in kendisi ile özdeşleşen sahibini ilk anda akla getiren akılda kalan sözleri vardır.

 

"Benim memurum, benim çiftçim, benim köylüm", "ElektriÄŸin komünisti olur mu?", "Dün dündür, bugün bugündür", "Binaenaleyh", "Nassınız, eyisiniz, eyisiniz", "Demokrasilerde çareler tükenmez", "Bana saÄŸcılar adam öldürtüyor dedirtemezsiniz", "Yollar yürümekle aşınmaz",Â"Va mı bunun baÅŸka izah tarzı", "Memlekette benzin vardı da biz mi içtik?", "Verdimse ben verdim" (Ilksan skandalında usulsüzlüğe konu olan para için), "Açım diyene geber diyemezsiniz."

 

Adalet Partisi Genel Başkanı seçildiği 1964 yılından, kongrede ilk selamlamadan itibaren Süleyman Demirel halkı hep şapkasıyla selamlamıştır. Tüm siyasal yaşamı boyunca "Şapka" hep sağ elindeydi. Bu şapka Demirel’in sivil siyaset anlayışının sembolü olmuştur.

 

"Benim şapkam tatilde de çalışır", "Bu şapkayı millet yarattı gardeşim", "Bu fötr şapkayla 6 defa gittim, 7 kere geldim", "Bu şapka demokrasinin sembolü olmuştur", "Şapkam nerede Nazmiye?"

 

SÃœLEYMAN DEMÄ°REL HÃœKÃœMETLERÄ°

 

Ürgüplü Hükümeti (20 Şubat 1965 - 27 Ekim 1965)

 

Başbakan: Suat Hayri Ürgüplü

 

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı: Süleyman Demirel (TBMM dışından)

 

1. Demirel Hükümeti (27 Ekim 1965 - 3 Kasım 1969)

 

2. Demirel Hükümeti (3 Kasım 1969 - 6 Mart 1970)

 

3. Demirel Hükümeti (6 Mart 1970 - 26 Mart 1971)

 

12 Mart askeri darbesiyle Süleyman Demirel görevi bırakmış ama

 

Nihat Erim kuruncaya kadar görev süresi hukuken 26 mart’a kadar devam etmiştir.

 

4. Demirel Hükümeti (31 Mart 1975 - 21 Haziran 1977)

 

5. Demirel Hükümeti (21 Temmuz 1977 - 5 Ocak 1978)

 

6. Demirel Hükümeti (12 Kasım 1979 - 12 Eylül 1980)

 

7. Demirel Hükümeti (20 Kasım 1991 - 25 Haziran 1993)

 

Süleyman Demirel bu tarihte cumhurbaşkanı oldu. Yeni bir hükümet kurulana kadar başbakanlığa Erdal Inönü vekálet etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!