Güncelleme Tarihi:
YKS sınavından beklediği sonucu alamayan öğrenciler için şimdi farklı açılardan bakma, kişisel yeterliliklerini görme ve kendini toparlama zamanı diyebiliriz. Evet, sınav sonucu istenilen gibi olmayabilir, bu durumda olumsuz duygu ve düşüncelere kapılmak yerine, yeni bir yol haritasındaki doğru adımları konuşmak daha anlamlı bir girişim olarak ifade edilebilir. İnsan hayatında her zaman sıkıntılar ve tehdit edici durumlar olacaktır. Önemli olan bu durumlarla başa çıkmak için öğrencilerin geliştirdikleri sağlıklı başa çıkma mekanizmalarını devreye sokmalarıdır. Sağlıklı başa çıkmada öğrenciler öncelikle kendi yeterliliklerini nesnel bir şekilde görmeliler umutsuzluğa kapılmak yerine. Bunun yanında sonraki sınavda başarılı olmak için kendi çözümlerini, stratejilerini belirleme, tüm bu süreçte olumlu düşünme ve umutlu olma da öğrencilere önerilebilir. Öğrenciler kendi çözümlerini üretmeyi, stratejiler oluşturmayı tercih ederlerse başarılı olmak için duyuşsal anlamda da gerekli motivasyonu kazanacaklar.
BİLGİ NE KADAR KİŞİSELLEŞİRSE ÖĞRENME MOTİVASYONU ARTAR
Yapılan çalışmada lise öğrencileri kendilerini yeni bir şey öğrenmeye iten unsurlar olarak; merak, ilgi, kültürel gelişim ve değişen çağa ayak uydurmayı belirtmişlerdir. YKS sınavına tekrar hazırlanacak öğrencilere sınav içeriği ile kendi merakları, ilgileri ve kültürel gelişimleri arasında ilişki kurmaları önerilebilir. Çünkü bilgi ne kadar kişiselleştirilirse hem öğrenme motivasyonu artar, hem de bilginin bellekte uzun süre kalması sağlanır. Öğrenciler ders çalışmak için kendilerini motive etme konusunda gelecekle ilgili hayallerini, kendilerini ödüllendirmelerini, öğrenmeye ve akademik başarıya yükledikleri olumlu anlamları ifade etmişlerdir. Moral bozukluğu ve yapamama kaygısı ise gençlerin uzak durmaları gereken duygular olarak ifade edilebilir. YKS sınavına hazırlık sürecindeki öğrencilere bu araştırma sonucundan hareketle ders çalışırken gelecekle ilgili hayallerini canlı tutmaları, ilgi, yetenek ve yaşam değerleri doğrultusunda kariyer hayalleri kurmaları önerilebilir. Ders çalışırken zaman zaman motivasyon düşebilir. Bu süreçte ise, içsel anlamda kendilerini motive eden unsurları keşfetmeleri ve bu unsurlar doğrultusunda hareket etmeleri vurgulanabilir.
EBEVEYN DESTEĞİ GEREKİYOR
İstenilen düzeyde başarının elde edilemediği durumlarda ise gençler moralini bozma, yapamama kaygısı yaşama ve hayal kırıklığı yerine “hacıyatmaz gibi davranmayı” tercih etmeliler. Nasıl ki hacıyatmaz oyuncaklar dibinde bulunan ağırlık nedeniyle her türlü darbeden sonra eski hallerine geliyorlarsa, öğrenciler de kişiliklerindeki güçlü özellikler, zihinsel, duygusal ve davranışsal becerilerini işe koşarak yeniden hazırlanma ve başarılı olma konusunda harekete geçebilirler. Öğrencilerin kendilerini toparlama gücünü artırmalarında kendi yeterlilikleri yanında, ebeveynlerinin ve sosyal desteğin de rolü önemlidir. Ebeveynlerin bu süreçte çocuklarını oldukları gibi kabul edip, sevdiklerini göstermeleri, onlar hakkında gerçekçi beklentiler oluşturmaları, başarısızlıkları yerine güçlü yönlerine ve yapabilirliklerine vurgu yapmaları ilk akla gelen öneriler olarak ifade edilebilir. Bunun yanında ebeveynlere olumsuz tutumların çocuklarının kaygısını artıracağı, bu durumun ise hem kişilik gelişimlerine hem de sınava hazırlık süreçlerine olumsuz yansımaları olacağı hatırlatılabilir. Aslında sınav süreçlerinde ebeveynlerin bir bölümü kendi kaygılarını çocuklarına yansıttıklarının farkında bile değildirler. O nedenle, YKS sınavı sonrası ebeveynlere de kendilerini toparlayarak eski hatalarından arınma ve çocuklarının sınav süreçlerini doğru bir şekilde destekleme konusunda yeni bir başlangıç yapmaları önerilebilir. YKS sınavı öğrenciler için olduğu kadar ebeveynler için de uzun ve zorlu bir süreç olduğundan, onların da kendilerini iyi hissetmeleri, umutla geleceğe bakmaları önemli görülmektedir. Pozitif bakış açısı herkese iyi gelecektir.
DÜNYANIN SONU DEĞİL
YKS sınavı sonrası kendini toparlama sürecindeki öğrencilere öncelikle sonuç ne olursa olsun bunun dünyanın sonu olmadığı, sadece bir sınavdan istenilen düzeyde performans sergilemedikleri hatırlatılmalı. İstenilen düzeyde performans sergilemek için ise, öncelikle sınav sürecindeki çalışma alışkanlıklarının gözden geçirilmesi, olumlu alışkanlıkların sürdürülmesi, istenilen düzeyde yararı olmayan alışkanlıkları daha akılcı ve başarı getirecek alışkanlıklarla değiştirilmesi önerilebilir. Daha sistemli ders çalışma alışkanlıklarının yanında, YKS sınavına hazırlık süreci yeni şeyler öğrenme ve hayatı zenginleştirmek için bir fırsat olarak görülebilir. Çünkü öğrenme mekanik bir süreç değildir. Öğrenenlerin duygularıyla, düşünceleriyle ve davranışlarıyla gerçekleştirdikleri bir eylemdir. Olumlu anlamlar ve duygular yüklendiğinde daha keyifli hale gelecektir. Sınav bazıları için köstebek yuvası gibi, bazıları için ise dağ gibi görünen bir engel olarak algılanabilmektedir. O nedenle gerçekçi yorumlanması sınava hazırlık sürecinde öğrencilerin duygularını doğru bir şekilde düzenlemelerine katkı sağlayacaktır.
PEKİ NELER YAPILMALI?
Son olarak gençlere şunlar önerilebilir: Sevgili gençler
• Öncelikle kendinize karşı bakış açınızı olumlu hale getirin.
• Kendi yaşantınızın kendi kontrolünüzde olduğunu unutmayın. Yapmayı tercih ettiğiniz ya da tercih etmediğiniz şeyler kaderinizi belirleyecektir.
• Sınava hazırlık süreci aynı zamanda potansiyellerinizi ortaya koyacağınız bir dönemdir. O nedenle ilgi, yetenek ve diğer özelliklerinizi tanıyıp o doğrultuda hareket etmeniz işinizi kolaylaştıracaktır.
• Çalışma alışkanlıklarınızı gözden geçirip gerekli düzenlemeleri yapmanız ve kendinize uygun yeni çalışma alışkanlıkları denemeniz önerilebilir.• Yaşamla ve kendinizle ilgili gerçekçi beklentileriniz olsun, kendinizi değerlendirirken haksızlık etmeyin, olumlu ve güçlü yönlerinizi görün. Geçmişteki başarılarınız sizlere gelecekte yapabilecekleriniz konusunda ipucu verecektir.
• Hayatta bazı beklentilerinize ulaşmasanız da vazgeçmeyin, savaşmadan bırakmayın.
• Başkalarının sizi değerlendirmesinden çok kendinizi değerlendirmeye yönelik gerçekçi algılarınız daha anlamlıdır.• Kendinize inanın, güvenin, cesur olun. Kobe Bryant “Eğer kendinize inanmazsanız kimse sizin yerinize bunu yapmaz” demiştir.
• İlgi, yetenek, yaşam değerleriniz ve çalışma azminizle daha çok kendiniz olunuz.
DOÇ. DR.SAFİYE SARICI BULUT KİMDİR?
1970‘te Çorum’da doğan Doç. Dr. Safiye Sarıcı Bulut, lisans ve lisansüstü eğitimini Atatürk Üniversitesi’nde tamamladı. 1997-2010 tarihleri arasında Milli Eğitim Bakanlığı’nın çeşitli birimlerinde rehber öğretmen, proje koordinatörü olarak görev yaptı. Sarıcı Bulut 2010 yılından itibaren Gazi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapıyor.