Güncelleme Tarihi:
Öğretmenlik, okul müdürlüğü, müfettişlik ve üniversitede öğretim görevlisi olarak 40 yıllık deneyim sahibi ve İngiltere Northampton Üniversitesi öğretmen yetiştirme programında görevli Andrew Spencer, “Öğrencilerin nelerden mutlu olduğu bulunmalı ve öğretmen bunun üzerinden öğretim yapmalı” dedi. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye gelen Spencer ile öğrenci başarısında eğitimcilerin rolü ve motivasyon için yapılması gerekenleri konuştuk.
- Herkes farklı yapıda olduğu için insanların kendilerini mutlu eden anahtarı bulup onu takip etmeleri gerekir. Öğrencilerin nelerden mutlu olduğu bulunmalı ve öğretmen bunun üzerinden öğretim yapılmalı. Önce öğrenme isteğini yaratmak sonra öğretmek gerekiyor. Çocuklarla yaratılan iletişime bağlı olarak öğrenme sürecine dahil etmek başarı için öncelikli.
Öğretmenlerin başarıdaki rolü nedir? Neler yapmalılar?
- Başarının kazılmasında eğitimciler çok önemli bir yere sahip. Öğretmenler çocuklara önemli olduklarını hissettirmeli. Başarılı oldukları yerlerde onları ödüllendirmeli. Yüksek hedeflerin olması ve olabildiğince çalışma mantığı başarıyı getirir. Herkes çok farklı öğrendiği için mühim olan en iyi şeyi yapmanın hedeflenmesi diyebiliriz.
Başarının altında yatan etkenler neler?
- Bağlılık ve kararlılık gerekiyor. Hedefe ulaşmak için hem davranış hem de kararlılık yüzde 100 olmalı. Araştırmalara göre Mozart üstün zekalıydı ama 18 yaşına geldiğinde aşırı çalışmış ve başarılı bu şekilde üstünlük elde etti. Zirveye ulaşıldığında bırakmadan aynı kararlılıkta devam edilmesi ve sürdürebilir nitelikte olması gerekiyor.
Sınav öncesi öğrencilerin motivasyonu nasıl sağlanmalı? Neler öneriyorsunuz?
- Özellikle sınav döneminde çocukların üzerinde olan baskı daha da arttığı için onlara, “ Yapabileceğinin en iyisini yap” biçiminde yaklaşmak doğru bir yöntem. Öğrenciye yüklenmek yerine onları anlamaya çalışmalıyız. Bu süreçte adaylar, son ana kadar öğretmenlerine bilmedikleri konuları sormalı ve kendilerine güvenmeliler.
Öğrencilerin dikkat dağınıklığı, konsantrasyon sorunu nasıl giderilir?
- Bireysel olarak öğrenciye nasıl ulaşılabilir olduğu önemli. Çocuklar üzerinde bireyselleştirilmiş eğitim modeli üzerinden olabilir. Her çocuğun kendi bireysel özellikleri dikkate alarak yaklaşılmalı.
Şiddete yatkın çocuklara nasıl yaklaşılmalı?
- Her okulun bir politikası olmalı. Zorbalık tekrarlanan sürekli olarak planlı yapılan bir davranış. Bir amaç doğrultusunda sürekli yapılır. Kişiyi rahatsız eden davranışlar karşısındaki ile mutlaka paylaşılmalı. Aile ve öğretmeni olarak paylaşılmalı. Bunlar kayıt altına alınıyor ve sıklık derecesine bakılarak zorbalık olup olmadığı tespit ediliyor. Gerekli önlemler alınıyor. Çocukların arkadaşlarını şikayet ettiği gibi bir durum oluşturulmadan sorun çözülmeli. Çocukların idareciyle, öğretmenleriyle hiç endişe etmeden yaşadıklarını paylaşabilecekleri bir okul iklimi yaratılmalı.
Şiddete maruz kalanlar nasıl etkileniyor ve bunların motivasyonu nasıl sağlanmalı?
- Şiddete maruz kalanlar okula gelmek istemez ve kendi içine kapanır. Kendisini izole eder ve yalan söylemeye başlar. Büyüklerle vakit geçirmek ister, mutsuz ve ürkek olur. Kaybetme duygusu gelişir ve sorunlarını konuşmak istemez. Bu çocuklar ve gençler kazandırılması için ilk olarak iki tarafı bir araya getirmek davranışlarını kendilerine söylemek. Gerekirse ailleler de işin içine girmeli. Bunların kayıt altına alınması da gerekiyor. Fiziksel olarak birbirlerinden uzaklaştırmak da gerekebiliyor. Aynı davranışı yapmaması durumunda ödüllendirilecekleri söylenebilir. Tenefüslerde öğretmenler ve aillerde çocuklarla mutlaka ilgilenmeli.
Öğretmelerin yetiştirilmesinde nelere dikkat ediyorsunuz?
- Adayların öğretmenlik mesleğini yapmak istediklerini anlamamız gerekiyor. Bu amaçla adaylara matematik lisan gibi testlerinin dışında bu mesleğe uygunluklarını da içeren testler uygulanılıyor. Mülakat sırasında bu mesleği gerçekten isteyip istemediklerine bakılıyor, geçmişte yaptıkları çalışmaları inceliyoruz. Uygun görülmeyen adaylara okullara gönüllü çalışmalar yapması için yönlendiriyor eksikliklerini paylaşıyoruz. Programa alınan adaylar ise standartları yakalaması isteniyor. Öğretme yeteneklerine bakılıyor. Kendilerini nasıl geliştirdiklerine de bakılıyor. Ders saati dışında da okula ne gibi faydaları olabileceklerini inceliyoruz.
Öğretmenler nasıl denetleniyor?
- Öğretmenlerin perfornmasını ve eğitim sürecini etkileyen durumlarda önce eğitimciyle konuşuyoruz, sorunu çözmeye çalışıyoruz. Başka öğretmenler tarafından gözleniyor ve yardımcı olunmaya çalışılıyor. Gerektiği durumlarda kendini iyi hissetmesi için başka bölgeye gönderiyor, zaman verebiliyoruz. Psikolojik sorunları varsa işlerini etkilemiyorsa sorun yok ama etkiliyorsa yasal olarak gereken işlemler yapılıyor. Önce informal olarak sonra formal olarak işlemler başlatılıyor. Sendika hakları olduğu için öğretmenlerin işten atılması da zor.
İyi bir öğretmen hangi niteliklere sahip olmalı?
- Öğretmen olarak amacımız tam donanımlı, açık görüşlü, farklı bakabilen, diğer insanların yaşam tarzlarına saygı duyabilen, kazanımları nedeniyle insanlara değer veren bireyler yetiştirmek. İyi bir eğitimci sağlıklı iletişim kurabilen ve öğrenciyi öğrenmeye teşvik eden öğretmendir. Gülseven ÖZKAN
“Evde Eğitim Projesi” nedir?
- Hastalık veya engelleri nedeniyle örgün eğitim kurumlarından doğrudan yararlanamayan öğrencilere evlerinde ders verilmesini içeren çalışma. Sağlık sorunları nedeniyle okula gidemeyen ülke genelindeki 2 bin 75 öğrenci bu hizmetten faydalanıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Baba Destek Programı’ndan faydalanan katılımcı sayısı nedir?
- Aile eğitimi kursları 1993 Ekim ayında başladı. 30 bin 68 kursta, 689 bin katılımcı eğitim aldı. 1,5 milyon aile ve çocuk bu kurslardan yararlandı. Son üç yılda da Baba Destek Programı’na 28 binin üzerinde baba katıldı.
Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden Uzman Diyetisyen Fatma Çelik çocuklarda yemek bozuklukları konusundaki soruları yanıtladı
1) Çocuklarda yeme bozukluğu nedir?
- Yeme bozuklukları özellikle okul öncesi ve ilkokul çağı çocuklarda görülen bir davranış bozukluğudur. Seçici yeme, besin reddi, tek tip öğün gibi durumlarla kendini gösterir.
2) Çocuklar bu durumdan nasıl etkilenir?
- Çocuğun büyümesi ve sağlığı için gereken enerji, protein, vitaminler, demir, çinko ve posa başta olmak üzere çeşitli besin ögelerinin yeterli miktarda alınamamasına neden olur. Bunun sonucunda ağırlık kaybına, boy kısalığına ve vücut direncinin azalmasına yol açar. Özellikle 3-6 yaş arası yaşam boyu sürecek beslenme alışkanlıklarının kazanıldığı bir dönem olduğu için önemli.
3) Nasıl tespit edilir?
- Yeterince yemek yememek, bu durumun süreklilik göstermesi, kısmen sindirilmiş besinin tekrar ağza getirilip çiğnenmesi, yutulması ve mideden geri gelmesi olarak kendini gösterebilir. En az bir ay boyunca önemli derecede kilo kaybı. Hastalığın 6 yaş öncesinde başlaması, yeme bozukluğunun altında yatan herhangi bir organik hastalığın olması da diğer etkenler arasında yer alıyor.
4) Çocuğu yemek yemeği sevmeyen aileler ne yapmalı?
- Süt çocukluğu döneminde tamamlayıcı beslenmeye geçildiği andan itibaren aile beslenme konusunda bir uzmandan yardım alabilir. Sorun yaşayan çocukların aile sofrasında kendi başlarına yemek yemeleri desteklenmeli. Özellikle oyun döneminde besin alımı konusunda zorlayıcı olmamak gerekiyor. Uyarı, yemek sırasında yapılmamalı ve iğneleyici sözler söylenmemeli. Çocuğun sevmediği besinlerin pişirme ya da sunum şekli değiştirilebilir. İştahsız çocuğa ilk aşamada sunulacak porsiyon miktarı küçük olmalı. Anne ya da babanın sofrada yemek seçmemesi, besinlerin tadı kokusu konusunda olumsuz fikir beyan etmekten kaçınmaları da gerekiyor.
5) Hangi durumlarda mutlaka hekime başvurulmalı?
- Yeme bozuklukları nörolojik, kalp, böbrek, diyabet, sindirim sistemi gibi birçok kronik hastalık ile de ilişkili olabiliyor. Bu nedenle ilk olarak çocukta beslenme bozukluğuna yol açan organik bir nedenin olup olmadığı araştırılmalı. Herhangi bir rahatsızlık yoksa çocuğun boy uzunluğu, vücut ağırlığı, yaşa ve cinsiyete göre istenen aralıkta olup olmadığının kontrol edilmesi gerekiyor. Bünyesinde duraklama ya da gerileme saptanan çocukların ailelerinin mutlaka uzmana başvurması gerekiyor.
Kanada’da eğitim fırsatı
Kanada’daki Manitoba Üniversitesi, yüksek lisans ve doktora yapmak isteyen öğrencilere burs imkanı sağlıyor. 12 ay sürecek eğitim için verilen destek 12 bin ile 16 bin dolar arasında olacak. Uluslararası öğrencilere açık olup burslardan yararlanmak isteyenlerin, akademik başarısının yüksek olması bekleniyor. Detaylar http://umanitoba.ca/ adresinde.
Çocukların yüzde 12’si obez ya da fazla kilolu
Türkiye genelinde ilköğretim öğrencileri arasında ‘İlköğretim Öğrencileri Fiziksel Aktivite Araştırması’ yapıldı. Aktif Yaşam Derneği tarafından 7-12 yaş arasıdaki çocuklar arasında yapılan araştırmayla, ilköğretim öğrencilerinin yüzde 12’sinin fazla kilolu ya da obez olduğu tespit edildi.
Fazla kilolu veya obez kategorisinde yer alanların oranı 10-11 yaş grubunda yüzde 9 olurken, bu oran 7-8 yaş grubunda yüzde 16’ya çıkıyor.