Selim Akıl Nedir? Akl-I Selim Ne Demek?

Güncelleme Tarihi:

Selim Akıl Nedir Akl-I Selim Ne Demek
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 27, 2021 20:13

Selim akıl son dönemlerde oldukça fazla araştırılan ve ne anlama geldiği bir hayli fazla merak edilen konuların arasında yerini almaktadır. Bu anlamda çok önem arz eden Selim Akıl nedir? Akl-ı Selim ne demek şeklinde zihinlerde yer edinen soruların yanıtlarını derledik.

Haberin Devamı

Selim akıl, hataya düşmeyen, yaptığı işlerden dolayı pişman olacak davranışlarda bulunmayan insanları anlatmak anlamında ifade edilen terim olarak karşımıza çıkmaktadır. Buradan da anlaşılacağı gibi bu şahısların aklını kullanabilen ve hata payı en düşük düzeyde olan kimseler olduğu söylenebilmektedir.

Selim Akıl Nedir?

Selim akıl; yaşamış olduğu tecrübe, bilgi birikim vasıtasıyla sağduyulu olan ve ileriyi görebilen şahısları anlatmak amacıyla kullanan ifadelerden biri olmaktadır. Selim akıl ifadesinin evliyalara alimlere, hatta peygamberlere söylendiği de verilen açıklamalar arasında yerini almaktadır. Türk Dil Kurumu tarafından mevcut anlamı açıklanmamış bir deyimdir.

Akl-ı Selim Ne Demek?

Günlük hayatta çok sıklıkla duyulan ifadelerden biri olan Akl-ı se­lim ifadesi çok fazla insanın merak ettiği ve ne anlama geldiğinin öğrenme çabası içinde olduğu bir sözcük olarak karşımıza çıkmaktadır. Esasında Akl-ı selim ifadesi selim akıl ile aynı anlamı taşımaktadır.

Haberin Devamı

Buna göre Akl-ı selim: Doğru karar verebilen, selâmete ermiş olan akıl; sağduyu: Akıllı olan kimse, akıllı olan şahıs, akil olan kişi, akıllı olan kişi anlamlarında kullanılan bir ifade olarak karşımıza çıkıyor. Bu anlamda kendi içinde son derece mühim anlamlar taşıyan ifadelerden biri olma niteliği barındırıyor.

Akl-ı selim ifadesinin daha net bir şekilde anlaşılır olması için bir örnek verilmesi gerekirse;

Akl-ı selîm sahibi olup da tefekkür eden bir kimsenin Rabb’ini bulması, O’na ve bu muhteşem ilâhi ihtişam ve azamete hayran olması son derece kolaydır. Bu, selim aklın ve berrak bir vicdanın en doğal sonucudur. Bir kişi, kâinâtta ve kendisinde olup biten olayları hakkı ile tefekkür etse, bu kişi kâfir ise sonunda imâna kavuşur, mü’min bir kimse ise imânına düzey kazandırır; mârifet ve muhabbet basamaklarında hızlı bir şekilde yol almaya başlar.

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!