Sadettin öğretmenin gözyaşları “Keşke 10 yıl daha çalışabilseydim”

Güncelleme Tarihi:

Sadettin öğretmenin gözyaşları “Keşke 10 yıl daha çalışabilseydim”
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2023 11:41

Coğrafya öğretmeni Sadettin İlker, öğrencilerine verdiği emeğin karşılığını emekliliğe uğurlanırken aldı. Kendisi için yapılan sıra dışı veda etkinliğinde göz yaşlarını tutamadı. Ankara Sincan Anadolu Lisesi’nden ekim ayı sonunda emekli olan İlker’i yüzlerce öğrencisi, 44 yıllık meslek hayatının son dersinde 44 karanfille yolcu etti.

Haberin Devamı

Yarım asra yakın meslek hayatının son 17 senesini Ankara Sincan Anadolu Lisesi’nde geçiren 65 yaşındaki Sadettin İlker, okuldaki son görev gününde duygu dolu anlar yaşadı. Yaş haddi nedeniyle emekli olan İlker, son dersinin ardından sınıftan çıktığı sırada beklemediği bir görüntüyle karşılaştı. Sadettin öğretmeni kapının önünde yüzlerce öğrencisi alkışlıyordu. Ellerinde karanfillerle öğretmenlerini bekleyen öğrenciler, konfeti de patlattı. Göz yaşlarına hâkim olamayan İlker’in yaşadığı o anlar sosyal medyada yüz binlerce kez izlendi. Emekli olduğu haftayı adına ithaf ettiklerini ve bu kadar sıra dışı bir uğurlama beklemediğini söyleyen Sadettin öğretmen, o anları anlatırken öğrencileri tarafından bu kadar sevilmenin sırrını da şöyle paylaştı:

Sadettin öğretmenin gözyaşları “Keşke 10 yıl daha çalışabilseydim”
HAYALİMİN ÖTESİNDEYDİ
“Sevildiğimi, sayıldığımı biliyordum. 44 yıl boyunca emek verdim. Zaten son haftalarda çok karmaşık duygular içindeydim. Emekliliğime sayılı günler kaldıkça sevinci, üzüntüyü ve heyecanı bir arada yaşadım. Beni uğurlamak için bir etkinlik planladıklarını tahmin ediyordum ama böyle bir şeyi hayal dahi edemezdim.

Haberin Devamı

‘HABABAM SINIFI’NIN O SAHNESİ GİBİYDİ
Sınıftan çıktığımda koridor tıklım tıklımdı. O an aklıma Hababam Sınıfı’nın bir sahnesi geldi. Mahmut Hoca’nın hastanede yattığı ve öğrencilerinin hastane bahçesini doldurduğu o anı hatırladım. Kendi kendime ‘benzer bir şeyi yaşıyorum’ dedim. Herkes bir anda alkışladı, konfeti patlattılar. O an dayanamadım ve hüngür hüngür ağladım.

Sadettin öğretmenin gözyaşları “Keşke 10 yıl daha çalışabilseydim”
‘44 YILDA HİÇ İZİN YAPMADIM’
44 yıllık meslek hayatı boyunca hiç izin almadığını ve rapor kullanmadığını dile getiren İlker, “İllaki hasta olduğum zamanlar oldu ama sınıfımdaki öğrencilerin dersten geri kalmasına izin vermedim. Hastalandığımda bunu öğrencilerime belli etmeden verimli bir şekilde derslerimi işlemeye devam ettim. İçimdeki öğretme aşkı tüm hastalıklarıma derman oldu” dedi.

Haberin Devamı

SADETTİN İLKER HAFTASI İLAN ETTİLER
İlker, öğrencileri tarafından bu kadar sevilmesinin altında bir sır olduğunu söyleyerek, “Öğrencilerin yeri geldi annesi, babası, yeri geldi kardeşi ve arkadaşı oldum. Öğrencilerim de benim öğretmen olduğumu hiçbir zaman unutmadılar ve saygı duydular. Bu sebeple emekli olalı henüz birkaç hafta rağmen şimdiden öğrencilerimi ve okulumu çok özledim. Öğretmen arkadaşlarım da etkinlikler yaptılar. O haftayı ‘Sadettin İlker Haftası’ olarak ilan ettiklerini söylediler” diye konuştu.

Sadettin öğretmenin gözyaşları “Keşke 10 yıl daha çalışabilseydim”
‘KEŞKE EMEKLİLİK YAŞI 75 OLSA’ DERDİ
Organizasyonu planlayan okul müdürü Ali Osman Köse, İlker’in bin 723 öğrenci ve 105 öğretmenin bulunduğu okulda herkes tarafından çok sevildiğini söyleyerek şöyle konuştu:
“Sürprizi aslında sabah saatlerine yapacaktık. Öğretmenimizin 44 senelik meslek hayatı olduğu için o sabah okula 44 karanfille gittim. 44 öğrenci okul girişinde bir yol oluşturup 44 karanfili kendisine verecekti. Ancak öğretmenimiz herkesten daha erken okulda olduğu için sürprizi ilerleyen saatlere ertelemek zorunda kaldık. Böylece son dersinin çıkışında bunu yapmaya karar verdik. Çıkışta onu beklerken diğer sınıflar da bu uğurlamaya katılmak istedi. Bir anda yüzlerce öğrenci koridorda karşılamaya çıktı. Bunu planlamamıştık. Öğretmenimiz sınıftan çıktığı an şoke oldu. Karanfiller kendisine verildi, diğer öğrenciler alkışlarla kendisini uğurladı. Sadettin öğretmen gözyaşlarına hâkim olamadı. Böyle bir uğurlamayı hak eden bir öğretmenimizdi. Birçok çalışma arkadaşımızın aksine ‘emeklilik yaşı 65 değil de 75 olsa daha iyi olur’ diyen biriydi.”

BAKMADAN GEÇME!