Güncelleme Tarihi:
Anlatı teknikleri, yazarların hikayelerini anlatmak için kullandıkları yöntemlerdir. Bir romanı incelerken, hikayede nasıl işlediklerine ışık tutmak için bu teknikleri belirlemek önemlidir.
Romanda anlatım teknikleri nelerdir?
Tek bir makalede ele alınacak çok fazla anlatı tekniği türü olmasına rağmen, birçok romanda zerinde düşünülmesi gereken birkaç teknik türü vardır. Yetenekli yazarların eserlerini okumak, zanaatınızı geliştirmenin ve kendi büyüleyici hikayenizi yaratmanıza yardımcı olacak yazma taktiklerini nasıl etkili bir şekilde kullanacağınızı öğrenmenin harika bir yoludur. Roman yazma tekniklerinde dört ana unsur vardır. Bunlar;
Bakış Açısı
Bakış açısı, bir yazarın hikayeyi anlatmak için seçtiği perspektiftir. Hangi karakterlerin duygu ve düşüncelerinin okuyucu tarafından erişilebilir olduğunu belirler. Örneğin, her şeyi bilen üçüncü tekil kişi bakış açısında, hikayenin anlatıcısı, hikaye içindeki bir karakter değil, tüm karakterlerin duygu ve düşüncelerine erişebilen otoriter bir yazar varlığıdır. Üçüncü kişi sınırlı bakış açısında, anlatıcı tek bir karaktere odaklanır ve yalnızca bu kişinin düşünce ve duygularına erişebilir. Birinci tekil şahıs bakış açısına göre anlatıcı, hikayede kendi deneyimlerini doğrudan aktaran bir karakterdir. İkinci tekil şahıs bakış açısında, anlatıcı doğrudan okuyucuya hitap eder, yaptıklarını, hissettiklerini ve düşündüklerini paylaşır.
Diyalog
Diyalog, yazarların hikayelerini anlatmak için kullandıkları başka bir tekniktir. Diyalog, iki karakter arasındaki doğrudan konuşmadır. Yazarlar genellikle diyaloğu tırnak işaretleri ve "dedi" veya "fısıldadı" gibi bir diyalog etiketi ile belirtirler. Diyalog yoluyla yazarlar, karakterlerin birbirleriyle konuştuğu ve düşüncelerini ve duygularını dile getirdikleri sahneler yaratabilirler.
Zaman Değişimleri
Yazarlar ayrıca romanlarda zaman kaymalarını bir anlatı tekniği olarak kullanırlar. Geri dönüş, hikayenin, romanın ana olaylarından önce olmuş ve mevcut hikayeyle ilgisi olan bir şeyi göstermek için geriye atlamasıdır. Öngörme, anlatının olacak ama henüz olmamış şeyleri ima etmesidir. Yazarlar ayrıca, romanın ana hikayesi olmayan ancak ana hikayenin anlatıldığı ikincil bir hikaye olan bir çerçeve hikaye kullanabilirler. Bir çerçeve hikaye, Joseph Conrad'ın "Karanlığın Yüreği"nde olduğu gibi, gelecekte geçmişte olanları hatırlayan bir karakter olabilir. Çerçeve hikaye, Emily Bronte'nin "Uğultulu Tepeler"inde olduğu gibi, ana hikayeyi okuyucunun yaptığı gibi öğrenen bir karakter de olabilir.
Sembolizm
Bir diğer önemli anlatı tekniği ise sembolizmdir. Sembol, başka bir şeyi ifade eden bir şeydir. Romanlardaki semboller genellikle belirsizdir. Örneğin, "Muhteşem Gatsby"de aksiyonun çoğu bir reklamın gözlerinin altında gerçekleşir. Bu gözlerin pek çok şeyi simgelediğini iddia edebilirsiniz: Bunlar Tanrı'nın gözleri, okuyucunun gözleri ya da hikayenin anlatıcısı Nick'in gözleri olabilir. Hatta bazı okuyucular gözleri tüketim kültürünün bir sembolü olarak yorumladılar.
Roman Yazımında İpuçları;
Okuyucular, sempati duyabilecekleri ya da nefret edebilecekleri ya da her ikisini birden yapabilecekleri karakterler isterler. Karakterleri tanımak ve hikayedeki deneyimleri hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorlar.
Yazarın seçtiği ses, okuyucuların hikayeyi nasıl yorumladığı ve karakterleri nasıl gördüğü üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Nancy ve Belle Holder'ın "The Adventures of Lightning Merriemouse-Jones" adlı kitabından, ses ve cümle uzunluğu, bu komik korku hikayesinin zaman dilimini ve daha hafif tonunu çabucak aktarıyor.
İlginç karakterler ve ilgi çekici diyaloglar önemlidir, ancak sürükleyici aksiyon sahneleri yazmak başlı başına bir beceridir. Jim Butcher, "Even Hand"den bu alıntıda gösterildiği gibi bu beceride ustalaştı;
Fomorun yaratıkları, çılgın bir kükreme fırtınasıyla koridorda patladı. Birçok detayı çözemedim. Bir gorilin şasisi üzerinde bir araya getirilmiş gibiydiler. Başları ezilmiş, çirkin görünüşlü şeylerdi ve köpekbalığına benzer dişlerle dolu geniş ağızları vardı. Çıkardıkları sesler derindi, çılgın bir delilik sınırıyla ve devasa bir kas dalgasıyla koridora yığıldılar. "Sabit," diye mırıldandım.
İyi yazılmış bir aksiyon sahnesi, okuyucuyu hikayenin ortasına iter. Karakterler için duygu ve empati uyandırmanın başka bir yoludur. Okurlar değer verdikleri ve arkadaşlıklarından keyif aldıkları karakterlerle başka bir yere ve zamana yolculuğa çıkmak isterler. Karakterlerinizi ve ayarlarınızı hayata geçirmek için bu yazma tekniklerini kullanarak okuyucularınızın hikayenizin sonucunda bir payları varmış gibi hissetmelerine yardımcı olabilirsiniz.