Rektöre uluslararası 'su' görevi... 'Türkiye kurak ülke olma riski taşıyor'
Güncelleme Tarihi:
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, Uluslararası Su Birliği (IWA) kurul üyeliğine seçildi. Su ile ilgili küresel düzeyde çalışmalar yapan IWA’da aktif görev alacak Rektör Prof. Dr. Koyuncu, dünyadaki su sorunlarına karşı çalışmalara katkı sağlayacak ve su yönetimi üzerine uluslararası alanda ülkemizi temsil edecek. Rektör Koyuncu yeni görevinin ilk gününde dünyanın ve Türkiye’nin kuraklık riskini Hürriyet’e değerlendirdi.
Merkezi Londra’da bulunan ve 140 farklı ülkeden üyeye sahip olan Uluslararası Su Birliği, sürdürülebilir kentsel ve havza bazlı su çözümlerinde uluslararası bir referans olmak amacıyla 1999 yılında kuruldu. Lisans, yüksek lisans ve doktora öğrenimini çevre mühendisliği alanında yapan Rektör Prof. Dr. Koyuncu su ve atık su alanlarında gösterdiği liderlik özellikleri, yenilikçi ve özverili çalışmalarından dolayı topluluğa kfellow üye olarak seçildi. Koyuncu, 5 yıl boyunca Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları kapsamında IWA’nın içinde aktif görev alacak.
ÜLKEMİZ ADINA ÇALIŞMALAR YAPACAĞIM
Rektör Prof. Dr Koyuncu yeni göreviyle ilgili şunları söyledi: “Yıllar içerisinde su sektörü üzerine yaptığım nitelikli bilimsel katkılar, düzenlediğimiz uluslararası organizasyonlar ve IWA’nın stratejik amaçları doğrultusunda küresel seviyede yaptığımız işlerin seçilmemde etkili olduğunu düşünüyorum. Tabii, öncelikle aday gösterildim ve belirli bir süreç sonunda yapılan değerlendirmeyle üye olarak seçildiğim haberini aldım. Ülkemizde ve dünyada kuraklık, deniz müsilajı, ırmak kirliliği gibi olumsuzluklar sıklıkla gündeme geliyor. IWA tarafından fellow üyeliğine seçilmemle birlikte su yönetimi üzerine uluslararası alanda ülkemiz adına etkin biçimde rol alacağım ve sürdürülebilirlik çalışmalarına katkı sağlayacağım.
IWA seçtiği üyelerin, su konusunda bilinçli bir dünya oluşturma misyonuna bireysel olarak sürekli ve nitelikli katkısını bekliyor. Burada IWA uzman gruplarının ve kümelerinin faaliyetlerine katılmak, BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın gerçekleştirilmesinde IWA’nın içinde çeşitli görevler üstlenmek, IWA üyelerine mentorluk yapmak ve onları desteklemek ayrıca ‘Genç Su Profesyonelleri Programı’na girdiler oluşturmak gibi görevlerim olacak.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTE ÖNCÜYÜZ
İstanbul Teknik Üniversitesi olarak özellikle sürdürülebilirlik konusunda çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Bilhassa 2021 yılında kurduğumuz Sürdürülebilirlik Ofisimizle birlikte üniversitemizdeki bu alandaki çalışmalarımızı yoğunlaştırdığımızı söyleyebiliriz. Bunun güzel sonuçlarını da uluslararası sıralamalarda kısa zamanda gördük. Dünya genelindeki üniversitelerin, Birleşmiş Milletler’in dünyanın temel 17 sorununa çözüm olarak önerdiği Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı gerçekleştirmedeki başarılarını değerlendiren Times Higher Education (THE) 2024 Etki Sıralaması sonuçlarına göre bu alanda dünyanın en iyi 34’üncü üniversitesi olduk.”
Rektör Prof. Dr. Koyuncu: “Yeryüzünde tatlı su yüzdesinin çok az olduğunu görüyoruz. İklim değişikliğine bağlı olarak tatlı su gölleri ve barajlarda çekilmeler yaşanıyor. Yeraltı suları seviyelerinin bilinçsiz sulama gibi faaliyetlerin de etkisiyle tehlikeli seviyelere düşmesi su kaynaklarının korunması hakkında global anlamda bir bilinç oluşmasını her geçen gün daha da önemli hale getiriyor. Türkiye sürekli bir su stresi altında ve kurak ülkeler kategorisine düşme riski taşıyor. Ülkemiz ne yazık ki su zengini bir coğrafyada değil. Su tasarrufu uygulamaları başta olmak üzere, su geri kazanımı gibi alternatif su kaynaklarının ve bunlara bağlı yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesi gerekiyor.
SADECE TASARRUF YETMEZ
Sürdürülebilirlik söz konusu olduğunda küçük adımların büyük değişimleri tetiklediğinin farkında olmalıyız. Bugün yaygın olarak bilindiği şekliyle, sadece su tasarrufu ile bunu sağlayabilmek mümkün değil. Genel bir zihniyet değişimine ihtiyaç var. Yeni neslin bir araya gelme ve organize olma becerisinin yüksek olduğunu düşünüyorum. Bu sayede gönüllü çalışmalarla su ve atık su konusunda bilinci yükseltmek, sürdürülebilirliği en üst düzeye çıkarmak mümkün olabilecek.”