Güncelleme Tarihi:
Akciğerde biriken havanın göğüs kafesine dolması sonucu oluşan pnömotoraks hastalığı, 20 - 45 yaş aralığındaki kişilerde daha sık görülür. Bazı türleri kendiliğinden geçse de kendisine pnömotoraks teşhisi konmuş çoğu kişinin yatırılarak tedavi edilmesi gerekir.
Pnömotoraks Nedir ve Belirtileri Nelerdir?
Pnömotoraks en sık görülen akciğer hastalıklarından biridir. En yaygın belirtilerin başında nefes darlığı gelir. Kişi günlük işlerini yaparken, merdiven çıkarken ya da spor yaparken nefes almakta güçlük çeker. Hastalığın ilerleyen evrelerinde nefes darlığı şikayetleri artar. Buna tıp literatüründe ''nefes açlığı'' adı verilir.
En sık görülen semptomlardan bir diğeri de göğüste batma hissi uyandıran ağrıdır. Özellikle sigara kullanan kişilerde bu ağrılar çok şiddetli olabilir. Bazı pnömotoraks tiplerinde kişide bilinç bulanıklığı ve dikkat dağınıklığı ortaya çıkar. Beyne yeteri kadar oksijen gidememesi, hastanın çevresindeki nesneleri net bir şekilde algılamasına engel olur. Söz konusu belirtiler hastanın cinsiyetine ve yaşına göre farklılık gösterebilir.
Pnömotoraks Çeşitleri Nelerdir?
Akciğerlerdeki hava kesecikleri, herhangi bir nedene bağlı olmaksızın patlayabilir. Buna ''spontan pnömotoraks'' adı verilir. Özellikle astım ve KOAH gibi akciğer hastalıkları spontan pnömotoraksı tetikler.
Sekonder pnömotoraks ise birçok farklı nedenden dolayı ortaya çıkabilir. Kanserli hücreler akciğerlere yayıldığı takdirde, bu organlar eski işlevlerini yerine getiremez. Başta anti-tripsin eksikliği olmak üzere birçok genetik bozukluk da sekonder tipi akciğer sönmesinin görülmesinde ana etkendir.
Travma sonucu oluşan pnömotoraksın ''penetren' ve künt'' olmak üzere iki türü bulunur. Künt tipi akciğer sönmesi, kaburgaların darbe sonucu çatlaması ve kırılmasıyla oluşur. Kesici aletlerle akciğerlerin zarar görmesi ise ''penetren tipi pnömotoraks'' olarak tanımlanır.
Pnömotoraks Nedenleri Nelerdir?
Birçok hastalık akciğerlerde çökmeye neden olabilir. Bu hastalıkların başında akciğer kanseri ve KOAH yer alıyor. Bununla birlikte bazı astım hastalarında da pnömotoraks görülme riski fazladır. Hastalığın ortaya çıkmasında genetik ve anatomik yapı da belirleyici olmaktadır. Yapılan araştırmalar uzun boylu ve kambur kişilerde pnömotoraks hastalığının daha fazla görüldüğü tespit edilmiştir.
Sigara alışkanlığının en fazla zarar verdiği iç organlardan biri akciğerdir. Sigaranın içinde bulunan zararlı maddeler, hava keseciklerinin patlamasına ve akciğerlerin çökmesine neden olabilir.
Pnömotoraks Tedavisi
Akciğerlerde çökme sonucu oluşan pnömotoraks hastalığının tedavisinde belli başlı tanı yöntemleri uygulanır. Muayene edilen hastanın şikayetleri dinlenir ve akciğer röntgeni çekilir. Hastada nefes darlığı şikayeti varsa akteriyel kan gazı testi yapılır. Testin sonucuna bakılarak kandaki asit miktarı tespit edilir. Son yıllarda bilgisayar destekli tomografi de sık kullanılan tanı yöntemlerinden biridir. Göğüs boşluğunun detaylı bir şekilde görüntülenmesini sağlayan tomografi sonuçlarına bakılarak hastalığın hangi evrede olduğu tespit edilir.
En sık uygulanan tedavi yöntemlerinin başında akciğerlerde biriken havayı çekmek gelir. Bunun için hastaya öncesinde oksijen verilir. Aspirasyon adı verilen bu tedavi, hastalığın ilk evresinde uygulanır. Hastalığın daha ileri evrelerinde hastaya göğüs tüpü takılır. Göğüs tüpü vasıtasıyla akciğerlerdeki hava kademeli olarak çekilir.
Hastalığın nüksettiği ya da akut seviyeye çıktığı vakalarda pnömotorks ameliyatı yapılır. Genel anesteziyle yapılan ameliyatta her iki ciğerde de ortaya çıkan büyük keseler alınır. Cerrahi işlem yaklaşık 1 - 1.5 sürer. Ameliyatın ardından hasta 2-3 gün süreyle gözlem altında tutulur.