Güncelleme Tarihi:
Fen-edebiyat fakültesi öğrencilerinin öğretmen olabilmelerinin önünü açan pedagojik formasyon için ayrılan kontenjan açıklandı. Buna göre, kontenjan 15 bin olarak belirlendi. Ayrıca eğitim fakültelerinde ikinci öğretim programlarının tamamen kapatılması kararlaştırıldı. YÖK’ten yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:
İKİNCİ ÖĞRETİM PROGRAMLARI KALKIYOR
“Geçtiğimiz günlerde yaptığımız bazı açıklamalarda, pedagojik formasyon programlarıyla ilgili olarak Kurulumuzca bazı çalışmaların yapıldığı ifade edildi. Bu çerçevede, Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan yazışmalar sonucunda öğretmen ihtiyaç analizleri de Kurulumuza ulaştı. Konu alanı uzmanlarıyla yapılan çalışmalar sonucu, başta eğitim fakülteleri olmak üzere istihdam sıkıntısı çekilen bazı programların kontenjanlarında tedrici olarak bir azaltmaya gidilmesi ve ikinci öğretim programlarının da tamamen kapatılması konusunda bir mutabakat oluştu. Bu bağlamda, Mili Eğitim Bakanlığı’nca hazırlanan Öğretmen Strateji Belgesi üzerindeki çalışmalar devam ediyor. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen ataması yaptığı pek çok alanda ihtiyacın çok üstünde öğretmen adayının atanma talebinde bulunduğu da kamuoyunun malumu.
ÜSTÜN NİTELİKLİ ÖĞRETMENLER
Bir ülkenin sahip olduğu insan gücü, en değerli kaynak olup bu kaynağa doğru biçimde yatırım yapılması da o denli önemli. Kurulumuz, yükseköğretimi planlama görevinden hareketle, gelecekle ilgili olarak popülist yaklaşımlardan uzak şekilde olabildiğince rasyonel planlamalar yapmayı şiar edindi. Bu bağlamda, geleceğin insan gücünün yetiştirilmesinde en önemli unsurlardan biri olan öğretmenlerin de üstün mesleki niteliklere ve donanıma sahip olarak yetiştirilmesi, ülkemizin bekası açısından son derecede hayati bir önem taşıyor.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde öğretmen adayı yetiştirme programları incelendiğinde, lise öğretmenlerinin giderek artan oranda Lisansüstü Eğitim Programları yoluyla yetiştirilmeye başlandığı gözleniyor. Bu konudaki yeni eğilimlerde, eğitim süresi yönünden yükseköğretim kurumlarındaki teorik eğitimler için ayrılan süre kadar okullarda yapılan uzun süreli gözlem ve uygulamalar da en az teorik eğitimler kadar önem kazanıyor. Öğretmen yetiştirme işi, hayat boyu devam eden bir süreç olup mesleğin icrası sırasında da sürekli mesleki eğitimin kurumsallaştırılması şeklinde devam ediyor.
ÖĞRETMEN YETİŞTİRME PROGRAMLARINDA GÜNCELEME YAPILACAK
Diğer taraftan okullardaki eğitimin niteliği açısından, geniş bir aday öğretmen havuzu içinden seçim yapmak imkânının da bütünüyle ortadan kaldırılmaması icap ediyor. Ülkemizin geleceğinin teminatı olan çocuklarımızı ve gençlerimizi yetiştirecek öğretmen adaylarının niteliği, mesleğe bağlılık ve yatkınlığı, mesleki yeterlilik ve yetkinliklere sahip olmaları gibi hususlar göz önünde bulundurulması gerekirken diğer yandan isteyen hemen herkese pedagojik formasyon belgesi vermek suretiyle gençlerimizi gereksiz bir beklenti içine sokmak da doğru bir yaklaşım değil.
Önümüzdeki dönemde daha nitelikli öğretmen adayları yetiştirmek için öğretmen yetiştirme programlarıyla ilgili bazı güncellemelerin yapılması düşünülüyor. Ancak Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu’nun 20.02.2014 tarih ve 9 sayılı kararı, söz konusu kararda güncellemenin yapıldığı Ağustos 2014 tarihli Tebliğler Dergisinde yer alan ve öğretmenliğe kaynaklık eden yükseköğretim programlarından mezun olanlar için açılan Pedagojik Formasyon Eğitimi Sertifika Programları’nın sürdürülmesi konusunda da yoğun talepler geliyor.
PEDAGOJİK FORMASYON KONTENJANI 15 BİN
Kurulumuz, bu konudaki nicelik yani kemiyet ile nitelik yani keyfiyet ikileminde tercihini ‘kalite ve nitelikten’ yana yapıyor. Bu nedenlere bağlı olarak halen yürütülmekte olan Pedagojik Formasyon Programları’nın lisansüstü düzeyde uygulanması konusunda Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubumuzca çalışmalar yapılıyor. Öğretmen Strateji Belgesi de bize bu konuda yol gösterici olacak.
Söz konusu çalışmalar sonuçlanıncaya kadar bu programların istihdam odaklı olarak daha sınırlı bir kontenjanla uygulanmasına karar verildi.
Bu dönem, pedagojik formasyon programı açma yeterliliğine sahip üniversitelere tahsis edilen toplam kontenjan 15.000 olarak belirlenmiş olup söz konusu kontenjanın alanlara göre dağılımı, talep ve istihdam dengesi de gözetilerek üniversitelerin ilgili kurulları tarafından yapılacak.”