Patlamanın ardından uzmanlar uyarıyor: Günlük rutini bozmadan güvenlik önlemleri alın

Güncelleme Tarihi:

Patlamanın ardından uzmanlar uyarıyor: Günlük rutini bozmadan güvenlik önlemleri alın
Oluşturulma Tarihi: Kasım 15, 2022 10:26

Pazar günü Taksim İstiklal Caddesi’nde yaşanan patlamanın ardından insanlar sokağa çıkmaktan korkma, daha kötüsünün olacağından ve sevdiklerini kaybetmekten endişe etme gibi davranışlar sergileyebiliyor. Terörün neden olduğu korkular ise travmatik etkilere sahip . Uzmanlar, bu tip durumlarda günlük hayat rutinini bozmanın daha fazla psikolojik soruna neden olabileceği konusunda uyarıyor. Ancak güvenlik tedbirlerini de elden bırakmamak gerekiyor.

Haberin Devamı

Yaşanılanlara şahit olmanın da bir travma nedeni olduğunu söyleyen Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neslihan İnal şöyle konuştu:

Patlamanın ardından uzmanlar uyarıyor: Günlük rutini bozmadan güvenlik önlemleri alın

“Bu travmalar tekrar ettiğinde psikolojimiz daha çok etkileniyor. Güvenlik duygumuz bozulmuş olabiliyor. Travmaya tanık olmak da sonuçta bir travmadır. Orada olmak, televizyondaki görüntülere tanık olmak, konuyla ilgili birçok veriye maruz kalmak da olumsuz tetikliyor. O yüzden aslında olayın çok fazla yayılmasına ve görüntülerin paylaşılmasına engel olmak için önlem almak psikolojimiz açısından iyi bir şey. Bu paylaşımlar, bazı insanlarda post travmatik reaksyona neden olabiliyor.

Haberin Devamı

DÜZENİ BOZMAK PSİKOLOJİYİ BOZAR
Terör olaylarının ardından psikolojimizi korumak için mümkün olduğunca gündelik hayatımıza devam etmemiz ve rutinimi bozmadan güvenlik algımızı sürdürmemiz gerekiyor. Bunun oluşabilmesi için hayatın normal akışta olduğunu algılamamız lazım. Bunu kabullendiğimizde olumsuz etkilenme olasılığımız azalıyor. Düzenli, rutin hayatımıza geri dönmek ve bu olayı çok gündemde tutmamak ama gerekili güvenlik önlemlerini almak önemli. Kalabalık yerlerle ilgili güvenlik güçleri gerekli önlemleri alıyorlardır tabii ki. Günlük hayatımızı bozmak, daha kötü olaylar bekleyerek düzenimizi değiştirmek psikolojimizi daha çok bozacaktır.”

Patlamanın ardından uzmanlar uyarıyor: Günlük rutini bozmadan güvenlik önlemleri alın

ÇOCUKLARA ELİNİZDEN GELDİĞİNCE ÜMİT VAAT EDİN
Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ozana Ural ise ülkemizin terör ve doğal afetler açısından çok açık bir coğrafyada olduğunun altını çizerek önce çocukları sonra kendimizi korumamız gerektiğini belirtti. “Büyükşehirler ve güney sınırlarımız riskili bölgeler. Bunu biliyoruz ancak aynı depremde olduğu gibi davanmak zorundayız. Deprem olacak diye çadırda yaşayamayız” diyen Ural sözlerine şöyle devam etti:
“Her zaman tedbirlerimizi alacağız. Güvenlik için kalabalıklara girmemeliyiz. Ancak çocuğu olanlar hem kendilerini hem de çocukları korumak durumundalar. Çok olumsuz ve trajik bir konu. Üzüntümüzü dile getirmeliyiz ama aşıraya kaçmadan. Çocukların yanında bunu konuşmamalıyız, televizyonda yayınlanan görüntülerden uzak tutmalıyız. Kazara duydularsa, ‘Ben de çok üzlüyorum. Çok kötü bir olay, inşallah hastalar iyileşecek’ gibi olumlu ve ümit verici konuşmak gerekiyor. Kaybettiklerimize elbette üzüleceğiz, olmaması için tedbir alacağız ancak yaralıların iyileşmesi, bu olayların olmaması için neler yapabilriz diye düşünerek kendimize de ümit sağlamalıyız. Çocuklar bazen ailelerine değil de öğretmenlerine bu durumu sorabilirler. Onların da ümit vaat edecek konuşmalar yapması gerekiyor. Önce çocukları korumak sonra akıl sağlımızı korumak zorundayız.”

Haberin Devamı

Patlamanın ardından uzmanlar uyarıyor: Günlük rutini bozmadan güvenlik önlemleri alın


“Bu acı olayı olay yerinde yaşayanlar, yaralanan ve hayatını kaybedenlerin yakınları için psikolojik ilk yardım müdahaleleri sürüyor. Ancak bu olaya uzaktan tanık olanların da etkilenmesi oldukça mümkün” diyen Ege Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Serkan Denizli 5 maddede ruh sağlımızı nasıl koruyabileceğimizi şöyle sıraladı:
1. Öncelikle olaylar hakkında bilgileri güvenilir kaynaklardan almak yerinde olabilir. Ancak olay anına ilişkin görüntüleri sürekli izlemek, görüntülere tekrar tekrar bakmak ve olayın detaylarını sürekli takip etmek durumun yarattığı travmatik etkiyi derinleştirebilir ve kaygı duygusunu yoğunlaştırabilir.
2. Bu aşamadan sonra ise olayla ilgili duygularımızı, endişelerimizi yakınlarımızla paylaşmak, bu duyguları görmezden gelmekten daha etkili olacaktır. Bu endişelerimizi sağlıklı şekilde konuşmak çocuklarımıza da model olmamızı sağlar.
3. Çocuklara “hiçbir şey yok”, “bu bir seferlik bir şey, korkma olmaz bir daha böyle “ gibi açıklamalar yapmaktan kaçınmalıyız. Bunun yerine endişelerini dinlemek, ifade etmelerini sağlamak ve onları yatıştırmak için sarılmak, birlikte kaliteli vakit geçirmeye zaman ayırmak daha yararlı olacaktır
4. Bu olayın ardından kaygı, tedirginlik, panik, huzursuzluk yaşanabilir. Ani seslere ve uyaranlara karşı irkilme tepkisi yoğunlaşabilir. Olay anına dair tanık olunan görüntü ve sesler istemsizce sık sık akla gelebilir. Güvende hissedilmeyen yerlerden ve durumlardan uzak durma tepkisi yaşayabilirsiniz. Bunlar böyle travmatik bir olayın sonrasında yaşanabilecek doğal tepkilerdir. Tepkiler uzun süre devam ederse ve günlük yaşamınızı ciddi düzeyde etkilemeye başlarsa uzmandan destek almanız yerinde olacaktır.
5. Bu olay geçmişte benzer olayları yaşayan bireyleri daha da fazla etkileyebilir. Bu durumda olan bireylerin bu dönemde ruh sağlıklarını gözetmeleri önemli olabilir.

BAKMADAN GEÇME!