Güncelleme Tarihi:
Panteizm ile panenteizm birbirleriyle karıştırılan iki farklı disiplindir. Panteizmde Tanrı, evrenden ibaret iken, diyalektik teizmde evren, yaratıcının bir parçasıdır. Panteistler inançlarını ''Her şey Tanrı'dır'' şeklinde özetlerken, panenteistler ''her şey Tanrı'dandır'' ilkesini benimsemiştir. Çünkü onlara göre yaratıcının aşkın gücü, kainatın ötesine uzanır.
Bir diğer ayrım ise kainatın yaradılışı ile ilgilidir. Panteizme göre evren, ezelden beri var olan sonsuz bir alemdir. Diyalektik teizm ise kıyametin kopacağına ve evrenin yok olacağına inanır. Tanrı her şeye muktedir olduğu için yeni bir alem yaratacak ve bu alemde Cennet, Cehennem, Araf olacaktır.
Panenteizm (Diyalektik Teizm) Nedir?
Panenteizm, Tanrı'nın varlığını evrendeki kusursuz düzen ile temellendiren felsefi ve teolojik bir yaklaşımdır. Kozmolojik ve astronomik araştırmaların sonucunda elde edilen verilerin tamamı, kainatın tesadüfen değil bir Varlık tarafından yaratıldığını ispatlar. Bu görüşün temelinde ''Hiçlikten hiç çıkar'' ilkesi vardır. Bu bağlamda Alman filozof Gottfried Leibniz'in ''neden hiçbir şey yok da bir şey var?'' sorusu da önemlidir.
İslam dininde ve tasavvufda ise Allah, ''her şeyi yoktan var eden yaratıcı'' olarak tanımlanır. İnsan- kamil olan evrenin tüm sırlarına vakıf olur ve sınırlı alemden sonsuz aleme geçiş yapar. Bu inanca ise ''Vahdet-i Vücut'' denir. Her şeyin özü Allah olduğu için, insan onun aynası olduğunda Vahdet-i Vücut gerçekleşir. Ancak tasavvuf inancı içerisinde de farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Her şeyin Tanrı'dan geldiğini ama Tanrı olmadığını söyleyen sufiler, inançlarını ''Vahdet-i Şuhud'' olarak tanımlamıştır. Şuhud, kelimesi ''Şahit'' kelimesinden türetilmiştir ve evrendeki her şeyde Tanrı'nın varlığına şahitlik etmek anlamına gelir.
Panenteizm Ne Demek?
Panenteizm, Süreç Felsefesi ve Kamusal Tanrıcılık olarak da bilinir. Öncü isimleri arasında İngiliz eğitimci ve filozof Alfred North Whitehead yer alır. Whitehead ''Oluşan Din'' adlı kitabında süreç felsefesini, dinin yapısını ve Tanrının özelliklerini ayrıntılı bir şekilde ele alır. Dünyanın ve evrenin Tanrı'dan ayrı düşünülemeyeceğini belirtir. Çünkü ona göre ''dünyanın gerçekliği Tanrı'nın gerçekliğidir.'' İngiliz filozof, panteizme karşı çıkarak Tanrı'nın evreni aşan bir kudrete sahip olduğunu ifade etmiştir.
Panenteistler, evrendeki her şeyin Tanrı'nın bir yansıması olarak görür. Tasavvufta ise sadece ''iyi'' ve ''güzel'' şeyler yaratıcının bir parçasıdır. Kötülüğün nedeni ise doğrudan doğruya insanlardır.
Panenteizm Hakkında Bilgiler
Panteizm ve Süreç felsefesi arasındaki temel uyuşmazlıklardan biri de kötülük problemi üzerinedir. Panteistler evrendeki hiçbir şeyin kötü olmadığını ve her varlığın birbirleriyle uyumlu olduğunu savunurlar. Oysa panenteizmde kötülük ile iyilik birbirinden keskin çizgilerle ayrılır. Alman İdealizminin kurucusu J. Von Scheeling bu ayrımı ''Existenz'' ve ''Der Grund Existenz'' kavramlarıyla yapar. Filozofa göre Tanrı ve kainat ayrı iki varlık olarak düşünülmelidir. Der Grund Existenz, var oluş zemini yani evren demektir. Kötülüğün asıl kaynağı da evrenin, Tanrı'dan bağımsız bir varlık olmasına dayanır.
Von Scheeling İnsan Özgürlüğünün Özü Üzerine adlı kitapta, Tanrı'nın evrendeki her şeyin toplamından daha fazlası olduğunu ifade eder. Bu düşüncelerin ışığında Alman filozofun da panteizmden çok panenteizm inancına yakın olduğunu söylemek mümkündür. Diyalektik teizmin ilkelerini benimseyen diğer filozoflar ve eserleri şunlardır:
Muhyiddin İbni Arabi - Özün Özü / Hikmette Son Nokta
Alfred North Whitehead - Aklın İşlevi / Sembolizmin Anlamı ve Etkisi
Martin Lings - Antik İnançlar ve Modern Hurafeler