Güncelleme Tarihi:
Pandomima adı verilen öykü, Samipaşazade Sezai’nin yazdığı “Küçük Şeyler” ismini verdiği kitabın son öyküsüdür.
Pandomima Kimin Eseri ve Kim Tarafından Yazılmıştır?
Pandomima adı verilen öykü, Samipaşazade Sezai’nin yazmış olduğu “Küçük Şeyler” ismini verdiği kitabın da son öyküsüdür.
Pandomima Eserinin Konusu
Paskal insanları güldürerek yaşamını idame ettiren bir oyuncudur. Ama kendisi sadece ve hüzünlü bir hayat sürer. Kendini maskara ve çirkin biri olarak da görür. Seyirciler Paskal’ı aslında o kadar komik buluyorlardı ki öldüğü zaman bile ona gülmüşlerdi. İnsanlar genellikle ölüm karşısında hüzünlenir, ama Paskal’ın ölümü ise, onları güldürüyor. Yazar bu sayede bir çelişkiyi çarpıcı bir şekilde vurguluyor.
Öykü boyunca mutsuz ve yalnız bir oyuncunun insanları güldürmesi sonucunda, öykü sonunda da doruk noktasına çıkıyor. Bu öyküyle yazar, dış görüntüsünün yanıltıcı olduğunu ve aslında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını üstüne basa basa vurguluyor. Bunun yanında bazıları için önemsiz olan şeylerin bazıları için de hayati bir önem taşıdığını belirtiyor.
Pandomima Eserinin Özeti
İnsanları eğlendirmeyi, güldürmeyi kendine görev edinmiş olan Paskal, kimsesiz, yalnız ve mutsuz bir tiyatro oyuncusudur. Seyircilerden Eftalya isminde bir genç kıza aşıktır. Ama bu aslında gizli bir aşktır. Aşkını da hiç kimselere söyleyemez. Birkaç hafta boyunca tiyatroya gelmeyen genç kız başka biri ile evlenir. Eftalya ise, bir gün tiyatroya kocası ile birlikte gelir. O gece evine çok üzgün bir şekilde dönen Paskal, ertesi gün ise, evinde asılı bir şekilde bulunur. Onu görenler ise, Paskal’ın ölü taklidi yaptığını düşünür. Ama Paskal, aslında gerçekten ölmüştür.
Pandomima Eserinin Türü ve Özellikleri
Pandomima öyküsü, aslında tam bir olay öyküsüdür. Serim, düğüm ve çözüm bölümlerini içerir. Pandomima oyuncusu olan Paskal’ın aşkı, yaşadıkları ve ölümü bu eserde anlatılmıştır. Aslında bu öykü ile yazar, hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını, dış görünüşün yanıltıcı olduğunu vurguluyor. Aynı zamanda bazı kişiler için önemsiz olan şeylerin aslında bazıları için hayati bir önem taşıdığı anlatılıyor. Bu öykü, Samipaşazade Sezai’nin yazmış olduğu “Küçük Şeyler” adını verdiği kitabın da son öyküsüdür.