Güncelleme Tarihi:
Pandemiyle hayatımıza giren uzaktan ya da hibrit çalışma uygulamaları ve günümüzde yapay zekânın önlenemez yükselişi iş hayatını yeni bir evreye taşıdı. Uzmanların ‘dijital dönüşüm’ olarak adlandırdığı bu dönemi aslında hep beraber yaşayarak öğreniyoruz. Meslekler açısından kimilerine göre hayal ettiğimizi gerçekleştirebilecek imkânlara sahip olduğumuz, kimilerine göre de kendimizi devamlı güncellemek zorunda kaldığımız bir yerdeyiz. Ancak artık ‘yapay zekâ’ ifadesini ilk duyduğumuz dönemdeki ‘Eyvah! Robotlar işimi elimden alacak’ korkusu, yerini yavaş yavaş teknolojik gelişmeleri kabul etmeye bırakıyor. Uzmanlara göre hangi meslek söz konusu olursa olsun artık ondan korkan değil, ‘Ben bu yapay zekâyı mesleğimde nasıl kullanırım’ diyen kazanacak.
İŞ DÜNYASINDA YENİ DENEYİMLER
Geleceğin meslekleri, hızla gelişen teknoloji ve değişen toplumsal ihtiyaçlarla şekillenecek. Yapay zekâ ve robotik mühendisliği, otomasyon ve makine öğrenimiyle ön plana çıkacak. Biyoteknoloji ve genetik mühendisliği, sağlık ve tarım alanlarında devrim yaratacak yenilikler sunacak. Siber güvenlik uzmanları, dijital dünyada güvenliği sağlamak için kritik bir rol oynayacak. Ayrıca yenilenebilir enerji mühendisleri ve iklimbilimciler, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için önemli olacak. Sanal ve artırılmış gerçeklik geliştiricileri, eğitim, eğlence ve iş dünyasına yeni deneyimler sunacak. ChatGPT 4.o kendi neden olduğu değişimi “Bu meslekler hem teknik bilgi hem de yaratıcı düşünme gerektiren becerileri birleştirerek geleceğin işgücünü şekillendirecek” diyerek açıklıyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun geçen yıl yayımladığı bir raporda ise 2030 yılına kadar geleceğin işlerinde çalışmak için gereken becerilere sahip adayların eksikliği nedeniyle yaklaşık 85 milyon pozisyonun doldurulamayacağı belirtiliyor.
- Teknolojinin kendini güncelleyeceğini kabul etmeliyiz.
- Teknoloji okuryazarlığı için yatırım yapmalıyız.
- Sisteme karşı direnmektense nasıl daha iyi kullanabilirize odaklanmalıyız
- Yeniliğin içindeki fırsatı görmeliyiz.
- Girişimci ruhumuzu dinç tutmalıyız.
- Vizyonumuzu biraz daha fütüristik olarak geliştirmeliyiz.
- En önemlisi de bir fikri gerçekleştirme noktasında hayal kurmaktan vazgeçmemeliyiz.
‘YAPAY ZEKÂ VE İNSAN BİRLİKTE ÇALIŞACAK’
Almanya Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü ve Beyrut Üniversitesi’nde bu yıl ortak yapılan bir araştırmaya göre insanların, bireysel olarak zorlandıkları bir performans düzeyi olan ‘tamamlayıcı ekip performansına (CTP)’ yapay zekâ sayesinde ulaşabileceği ortaya çıktı. Örneğin, gayrimenkul değerlemesinde yapay zekânın veriye dayalı bilgileri çok yararlı olabiliyor. Görüntü sınıflandırmasında da yapay zekâyla insan arasında yetenekler farklılaşıyor.Araştırmanın sonucunda; bir ekip içinde hem yapay zekânın hem de insanın güçlü yönlerini en üst düzeye çıkaran işbirliğinin önemi vurgulanıyor. “Bütün meslekler günün sonunda yapay zekâdan etkilenecek. Yeni düzenin ilerlemesi için yapay zekâ uzmanları ve farklı mesleklerdeki uzman kişiler bir arada çalışacak” diyen İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Bilgisayar Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalın Bastanlar bu noktada iki önemli noktaya dikkat çekti:
1. Modelleme için mesleklerarası iletişim: Öncelikle yapay zekânın ortak çalışmaya ihtiyacı var. Kişinin mesleğinin rutin uygulamalarını yapay zekâyla nasıl yapacağını, bu mesleğe nasıl entegre edeceğini öngörmesi lazım. Dolayısıyla bir yapay zekâ mühendisinin bu sistemi nasıl eğittiğinin bilinmesi önemli.
2. Araçları kullanabilmek: İleride örneğin beş avukatın yaptığı işi iki avukat yapacak. Bu iki avukatın yapay zekâ araçlarına doğru kelimeleri yazabilmesi lazım. Sistemin size verdiği her bilgi doğru olmayacak. O modellerin tekrar eğitilebilmesi için kişi kendini mesleğinde sürekli geliştirmeli.
‘BU ÖYLE BİR DALGA Kİ HER ALANI ETKİLEYECEK’
‘GELECEK İÇİN KENDİMİZİ DEVAMLI GÜNCELLEMELİYİZ’
“Yapay zekâ öcü gibi sunuluyor ama insanlık müthiş şeyler başarıyor. Teknoloji hayatımızda vardı ancak pandemiyle birlikte daha etkin kullanmaya başladık. Uzaktan çalıştık, çevrimiçi toplantı yaptık. Dijital göçebe olduk, başka ülkeden çalıştık, mevcut işimizi değiştirmeden farklı şehirlere taşındık. Bu konfor iyi geldi. Yapay zekâ da insanlık için büyük kazanım. Artık çok vakit alan, el oyalayan işlerle uğraşmak yerine kendi düşünce süreçlerimizi kullanabileceğimiz, insana daha yakışır bir hayat kurabileceğiz. Yapay zekâyı mimarlık ya da tıbbın günlük uygulamalarında daha çok göreceğiz. İşin miktarından çok kalitesi ön plana çıkacak. Geleceğin mesleklerinde yer alabilmek için kendimizi devamlı geliştirmemiz gerekecek.”
POST-LUDDİSM: İKİ ASIR SONRA YENİDEN UYANAN KORKU
Halkla ilişkiler, gazetecilik, tasarım gibi meslekler üzerine yapılan bir çalışmada, yapay zekâ nedeniyle iş kaybetme korkularına ‘Post-Luddism’ adı verildi.
Luddism, 19’uncu yüzyıl İngiltere’sinde tekstil işçilerinin işlerini ellerinden almasından korktukları için makineleri kırarak ortaya koydukları eyleme verilen isimdi. Bu isim de bir tekstil işçisi olan Ned Ludd’dan geliyordu. 2024 yılında Oxford sözlüğüne girmeye aday olan ‘Post-Luddism’in isim babası ise Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı. Darıcı “Post-Luddism’i, yapay zekâ gibi teknolojilerin getirdiği değişimleri, korkmadan ama eleştirel bir gözle inceleyip bunlara ilişkin insan odaklı çözümler üretmeye çalışan bir akım olarak görmemiz lazım” dedi.
OFİS YAŞAMI DA ÇOK DEĞİŞECEK
The Wall Street Journal’da yayımlanan bir rapor, yakın gelecekte işyerlerinin bugün görülenden çok farklı olacağını söylüyor. Rapora göre en belirgin farklar şunlar olacak...
- Sessiz çalışma alanları: İşyerlerinde sessiz çalışma ortamları olacak. Çalışanlar tek bir masa ve koltuğa bağlı kalmak yerine istedikleri ortamı tercih edebilecek.
- Daha az hiyerarşi: Herkes lider olacak. İş ekipler halinde gelişecek.
- Daha küçük şirketler: İşbirliği için çok fazla fırsat olacak, maliyetli büyük bir iş kurmaya gerek kalmayacak.
- Elveda masa: Fiziksel masa olmayacak. Çalışanların gözlerinin önünde simüle edilmiş bir ofis olacak.
- Robot asistan: Her seviyedeki çalışanlar, gelen e-postaları sıralamak, toplantı planlamak, elektronik tablolar oluşturmak için Siri veya Alexa gibi robotik yardımcıları kullanacak.
YOK OLACAĞI SÖYLENEN MESLEKLER
‘MEDYADA İŞ GÜVENCESİ KAYGISI ARTACAK’
Prof. Dr. Bülend Aydın Ertekin (Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı)
Yapay zekânın medya sektörüne sağlayacağı en büyük avantajlardan biri veri analizi yeteneği. Diğer yandan otomotikleşen yapılar mezunların iş bulma sürecini zorlaştırabilir. Sektörde çalışan sayısı azalabilir ve çalışanlar arasındaki rekabet çatışmacı bir şekle dönüşebilir.
‘DİL ÖĞRENMEK HER ZAMAN ÖNEMİNİ KORUYACAK’
ORTAYA ÇIKACAK YENİ MESLEKLER
Yatırım bankası Goldman Sachs tarafından hazırlanan rapora göre, yapay zekâ 300 milyon tam zamanlı işin yerini alabilir. McKinsey Global Institute tarafından yapılan başka bir araştırma ise 2030 yılına kadar dünya genelinde çalışanların en az yüzde 14’ünün dijitalleşme, robot teknolojisi ve yapay zekâdaki ilerlemeler nedeniyle kariyerlerini değiştirmesi gerekebileceğini söylüyor. Güzel haber ise Uluslararası Çalışma Örgütü’nün, 2030 yılına kadar küresel işgücünün
3,5 milyara ulaşmasının beklendiğini açıklaması. Ancak açıklamada, o dönemde var olacak mesleklerin yüzde 85’inin henüz icat edilmediği belirtiliyor. İşte o yeni mesleklerin şunlar olabileceği öngörülüyor:
2) Sanal turizm üreticisi: Destinasyonları ve etkinlikleri sergilemek için yapay zekâyı kullanarak sürükleyici sanal gerçeklik (VR) deneyimleri tasarlayacaklar.
3) Zanaatkâr restorasyon uzmanı: Moda ürünlerinden antika mobilyalara kadar lüks malları onarmak ve restore etmek için gelişmiş yapay zekâ sistemlerinden yararlanan özel uzmanlar yetişecek.
4) Kozmik gerçeklik mühendisi: Astrofizik, kozmoloji ve astronomi konusunda uzmanlaşacak bu mühendisler yapay zekânın oluşturduğu verilerle, sanal gerçekliğe dayalı simülasyonlar yaparak bu alanlarda insanlara yardımcı olacak.
5) Yapay zekâ hemşiresi: Hemşirelerin ve diğer tıp uzmanlarının hem teşhis aşamasında hem de tedavi planlarının oluşturulmasında faydalanacakları yapay zekâ desteği için bu alanda görev yapacak sağlık çalışanları olacak.
6) Organ tasarımcısı: Moleküler biyoloji, doku mühendisliği veya biyomedikal mühendisliği mezunları geleceğin nakledilebilir organlarını yapay zekâ desteğiyle tasarlayabilecek.
7) Deprem tahmincisi: Bu uzun zamandır istenen ama bilimsel karşılığı olmayan bir alan. Ancak son yıllarda sismolojiye uygulanan makine öğreniminin hızlanmasıyla jeofizik ve jeoloji mezunları için yeni bir meslek ortaya çıkaracak.
8) Çöp mühendisi: Malzeme bilimcileri, çöpleri geri dönüştürmek için akıllı yöntemler bulmakla görevlendirilecek. Oyuncaktan mobilyaya, plastikten kâğıda her alanda çöpleri yeniden kullanmanın daha verimli yollarını bulmayı sağlayacak mühendisler yetiştirecek.
9) Yeniden yabanileştirici: Bu işi yapanlar, kullanılmayan fabrikaları, gereksiz binaları ve yolları yeniden doğaya kazandıracak.
10) Algoritma önyargı denetçisi: Büyük veriler üzerindeki giderek artan yasal sorunları denetimler yoluyla gidermeyi hedefleyen bir işkolu olacak.