Güncelleme Tarihi:
Mesleki eğitim merkezlerinde öğrenciler haftada bir gün okula devam ederken, diğer günler işyerinde geleneksel çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimini alacak. Eğitimde üçüncü yılın sonunda başarılı olanlar kalfalık, dördüncü ve son sınıfın sonunda başarılı olanlar ise ustalık belgesi alıyor. Mesleki eğitim merkezlerinde yaklaşık 100 bin öğrenci okuyor. Bu rakam, mesleki ve teknik ortaöğretimde okuyan öğrencilerin yaklaşık yüzde 5’ini oluşturuyor. Bu merkezlerden her yıl yaklaşık 40 bin öğrenci usta unvanıyla mezun oluyor. Mezunların yüzde 88’i alanlarında, yüzde 75’i işyeri eğitimi aldıkları firmalarda çalışmaya devam ediyor.
'OSB’LERDE 10 BİN ÖĞRENCİ EĞİTİM ALIYOR'
Bakanlık, özel sektörün talebiyle, özel sektörün mesleki eğitim merkezi kurması için kanun teklifini TBMM’ye taşıyarak onaylanmasını sağladı. Değişiklikle özel sektör, mesleki ve teknik Anadolu lisesi gibi artık mesleki eğitim merkezi de kurabilecek. Mesleki ve teknik eğitimden sorumlu MEB Bakan Yardımcısı Mahmut Özer, konuyla ilgili olarak şunları söylüyor:
“Dünyada mesleki ve teknik eğitimde özel sektörün payı giderek artıyor. Sektörün ihtiyaç duyduğu teknik elemanların eğitimlerinde de aktif olmaları gerekiyor. Bu katılım mesleki ve teknik eğitimin kalitesini de arttırıyor. Şimdi bu modele bir çeşitlilik daha katmış oluyoruz. Yeni düzenlemeyle özel mesleki ve teknik Anadolu liselerine ilave olarak özel mesleki eğitim merkezlerinin kurulabilmesinin de önü açıldı. Özel sektörün, kendisinin işyeri eğitimiyle büyük katkı sunduğu bu alanda okul açabilmesi sayesinde hem mesleki eğitim merkezlerine talebi arttıracak hem de ihtiyaç duyduğu insan kaynağını kendisi yetiştirebilecektir. Organize sanayi bölgeleri (OSB) bu anlamda bir fırsat sunuyor. OSB’lerde 32 mesleki eğitim merkezinde 10 bin öğrenci eğitim alıyor. Artık sektörlerin de sürece aktif katılımlarıyla mesleki eğitim merkezlerinin özellikle OSB’lerde yaygınlaştırılmaları ve kapasitelerinin arttırılması sağlanmış olacak ve böylece sanayinin ihtiyaçları da güçlü bir şekilde karşılanacak.”
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan da bu konuyla ilgili şu açıklamayı yapıyor:
“MEB ile mesleki ve teknik eğitimin güçlendirilmesi için çok önemli bir protokol imzaladık. İstanbul’da belirlediğimiz mesleki ve teknik Anadolu liselerin yönetiminden eğitimine kadar tüm süreçlerini bakanlıkla birlikte yürütüyoruz. Süreç başarılı bir şekilde ilerliyor. Özel sektörün mesleki ve teknik eğitimin her aşamasında olması, hem ihtiyaçların rasyonel bir şekilde karşılanması hem de kalitenin artması açısından çok önemli. Mesleki eğitim merkezleri, teknik alanlarda kaliteli usta ihtiyacının karşılanmasında geleneksel çırak-kalfa-usta eğitiminin çok önemli bir parçası. Bu alanda da katkı vermek istiyorduk. Bu talebimiz de kanun düzenlemesiyle yerine getirilmiş oldu. Özellikle organize sanayi bölgelerinde ihtiyaç duyulan alanlarda yeni mesleki eğitim merkezleri kurmaları yönünde sanayicilerimizi yönlendireceğiz.”
***
PROJE SINIFI 6 BİN LİRA NORMAL SINIF İSE BEDAVA
Bazı devlet okullarında İngilizce öğretiliyor, maker, teknoloji kullanılıyor diye velilerden 3 ile 7 bin TL arası para istendiği şeklinde şikâyetler gelmeye başladı. Duyduğuma göre, özellikle İstanbul’da farklı bölgelerde devlet ortaokulları velilere değişik alternatifler sunmaya çalışıyor. Aynı okul bünyesinde sınıfları ‘normal’ ve ‘proje’ sınıf diye ikiye ayrılmış durumdalar. Yalnız, ‘beş yıldızlı proje sınıfı’nı isteyenlerin elini cebine atması gerekiyor. Bazı veliler albenisi yüksek bu sınıflar için “Koleje 20-30 bin lira vereceğime 3 bin lirayla iyi eğitim alırım” derken, bazıları ise aynı çatı altında bu farklılığa karşı.
Devlet okullarında kayıt normalde e-Okul üzerinden devam ediyor. Veli, çocuğu için okula gittiğinde önüne iki seçenek sunuluyor. Ya normal sınıfa ücretsiz kayıt yaptıracak ya da daha cazip olarak sunulan sınıfta eğitim alması için 3-7 bin lira arasında para ödeyecek. Veli, kendi bölgesi dışında bu okulların proje sınıfına kayıt yaptırmak isterse önce adres bulup, sonra da daha fazla para ödemeyi göze alacak.
BAĞIŞ YA DA ELDEN ÖDEME
Okul yöneticileri veliden yasal olarak para alamayacağı için farklı yöntemler geliştirmiş durumda. Kimi okul aile birliğine bağışla, kimi okuldaki bir memura yönlendirerek elden ödemeyle, kimi de okul dışında farklı bir firma hesabına yatırılan parayla kabul alıyor.
ÖNCE ÜCRET, SONRA KAYIT
Eğer öğrenci bölge dışından gelmişse, yani adresi tutmuyorsa bu parayı ödemesi de yetmiyor. Önce okulun alanında bir adres bulup çocuğu o bölgedeki bir binaya kayıt ettirdikten sonra okula geçiş yapabiliyor. Tabii ücret daha fazla oluyor. Ama her ihtimale karşı önce parayı ödüyor. Bu durum sadece ortaokul veya liselerde geçerli değil. Bazı anaokulları bile ücrete tabii. Kurada sabahçı çıkan bir öğrenciyi öğlenci yapmanın bedeli 300 TL’den başlıyor.
Yabancı öğretmen, yabancı ders kitabı, teknolojiyle donatıldığı iddia edilen bu sınıflara katkıda bulunmak için veli desteğine ihtiyaç duyduğunu söyleyen okul müdürleri ise “Devletin bize ek ödeneği yok. İyi bir eğitim sunmanın maliyeti var. Biz de velilerimize bu durumu anlatıyoruz. Teknolojiyle donatılan, yabancı öğretmenin ders vereceği sınıf için velilerimiz severek destek veriyor” diyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, uzun yıllardır velilerden kayıt parası ya da bağış adıyla para toplanmaması için okullara genelge gönderdi, yönetmelik çıkardı. Kayıt sistemini değiştirdi. Ama anlaşılan durum değişmiyor. Liselere geçişte, özellikle yerel yerleştirmede nüfusa kayıt sistemi etkili olsa da hâlâ torpil, okula bağış kapı açabiliyor.