Güncelleme Tarihi:
Dikkat eksikliği ve işlemleme bozukluğu birçok ÖÖG’si olan öğrencide görülebilen bir belirti iken bazılarında görülmeyebilir. Ayrıca bir özellik belirli yaş dönemlerinde farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin dil sorunu, okul öncesi dönemde gecikmiş konuşma, ilkokulda okuma, ortaokulda ise yazma sorunu olarak kendini gösterebilir.
ÖÖG’nin tanımlayıcı özellikleri
Dikkat: ÖÖG olan çocukların çoğunda aşırı hareketlilik, dikkatin kolay çelinebilirliği, yoğunlaşma (konsantrasyon) güçlüğü ve dikkat süresinin kısa olması sıklıkla görülebiliyor.
Motor beceriler: Atma, koşma, zıplama gibi kaba kas becerilerinde ve kalem tutma, yazı yazma, düğme ilikleme, fermuar açıp kapama gibi ince kas becerilerinde zorlanırlar. Çoğunlukla sakardırlar, elini kolunu bir yerlere çarpma, düşme çok sık görülür.
Algılama ve bilgiyi işleme süreci: Gördüğünü ya da duyduğunu yanlış algılama, dolayısıyla bilgiyi yanlış işlemleme ve yanlış sonuca varma sık görülür. Örneğin, görsel algı sorunu nedeniyle (b) ve (d)’yi birbirinden ayırt edemeyen çocuk “bal” sözcüğünü “dal” olarak okuyabilir. Ya da kısa ya da uzun süreli bellek sorunları nedeniyle kolay öğrenemez ya da bol tekrara gereksinim duyarlar. Yürütücü işlevlerle ilgili sorunları planlama, organize olma vb. alanlarda sorunlar yaşamasına neden olur.
Sözlü dil: Konuşmaya başlamalarında gecikme, kısa cümlelerle konuşma, söylenenleri dinleme ve algılama zorlukları, yetersiz sözcük bilgisi, sözcükleri oluşturan ses birimlerinin farkına varamama (fonolojik farkındalık zorlukları) gibi dile ilişkin çeşitli alanlarda zorluklar yaşarlar.
Sosyal davranış: Akranlarına oranla daha bebeksi olabilirler. Dolayısıyla akran ilişkilerinde zorluklar yaşayabilir ve içinde bulundukları sosyal duruma uygun yanıt veremeyebilirler.
Bilişsel strateji geliştirebilme: Kolay organize olamazlar. Odaları, eşyaları dağınıktır, eşyalarını bir yerlerde unuturlar, sık sık bir şeylerini kaybederler. Verimli ders çalışma ile ilgili etkili strateji geliştiremezler.
Görülme sıklığı
ÖÖG görülme sıklığına ilişkin yapılan çeşitli araştırmalarda 1-30 arasında değişen yüzdeler verilmekle birlikte çocukların yaklaşık yüzde 10’unda öğrenme sorunları olduğu kabul ediliyor.
ÖÖG’ye yol açan tek bir nedenden söz edilemez. Ancak yapılan araştırmalar ÖÖG’nin bütünüyle nörolojik temelli bir sorun olduğunu gösteriyor. ÖÖG olan bireylerin beyinlerinde hem yapısal hem de kimyasal bazı farklılıkların olduğuna dair araştırma bulguları vardır. Son yıllarda yapılan birkaç araştırma bazı kromozomların (15’inci ve 6’ncı kromozomlar) ÖÖG’den sorumlu olabileceğini gösteriyor. ÖÖG’de genetik yatkınlığın da önemli olduğu vurgulanıyor. Ayrıca gebelikte, doğum sırasında ve sonrasında gelişen ve genel olarak beynin gelişimini engelleyen sorunlar da ÖÖG için risk faktörü olarak kabul edilir.
Tanı ve tedava/eğitim
ÖÖG tek bir belirtiden çok bir belirtiler demetidir. ÖÖG’den kuşkulanılan bir olguda öncelikle göz ve kulak kontrollerinin yapılması, gerekiyorsa sıklıkla birarada görülebilen ya da karışabilen ‘Dikkat Eksikliği/Aşırı Hareket Bozukluğu’nun, bir çocuk psikiyatrı tarafından değerlendirilmesi düşünülmeli. Çocuğun yaşadığı güçlüklere neden olabilecek fiziksel ve zihinsel bir sorunu olmadığından emin olduktan sonra dil, okuma, yazma ve matematik alanlarında yaşadığı zorlukların ve bunlara neden olabilecek nöropsikolojik süreçlerin ÖÖG konusunda uzmanlaşmış bir pedagog ya da psikolog tarafından değerlendirilmesi gerekiyor. Görüldüğü gibi ÖÖG tanısının konulabilmesi için farklı dallardan birçok uzmanın birlikte ve karşılaştırmalı bir değerlendirme yapması kaçınılmaz.
En iyi tedavi eğitim
ÖÖG bir hastalık olmadığından bu anlamda bir tedavi söz konusu değil. Yapılacak en iyi tedavi eğitimdir. Bu konuda yapılacakları şöyle özetleyebiliriz:
- Asıl olan çocuğa yaşadığı güçlüklerle baş etmesini sağlayacak çeşitli stratejiler öğretmektir.
- Okul, aile ve uzman işbirliği çok önemli. Çocuk, aile ve öğretmen ÖÖG hakkında bilgilendirilmeli ve ne tip çalışmalar yapılacağının anlatılması gerekiyor.
- Çocuklara yaşadıkları sorun hakkında bilgi vermek özellikle önemli. Aksi halde kendileri ile ilgili olumsuz duygular oluşturabiliyor ya da tembel olduklarını düşünerek suçluluk duyuyorlar.
- Çocuğun akademik ve sosyal alanda yaşadığı zorlukların saptanması ve bireysel bir eğitim planının çıkartılması gerekiyor.
- ÖÖG olan çocukların eğitiminde çoklu duyuya dayalı öğretim tekniklerinin kullanılması özellikle önemli.
- ÖÖG olan çocuklar bir bilgiyi nasıl öğreneceklerine dair yeterli teknikler geliştiremezler ya da bir bilgiyi başka yere transfer etmekte zorluk yaşayabilirler. Bu nedenle ÖÖG’de bir bilgiyi öğretmekten çok bilgi edinme yöntemini öğretmek gerekiyor.
- ÖÖG olan çocukların çoğunda okulda ve sosyal ortamda yaşadıkları sorunlara bağlı olarak düşük benlik saygısı, anksiyete ve depresyon gibi durumlarla da sıklıkla karşılaşılabiliyor. Çocuğun bu açıdan da değerlendirilmesi ve gereken yardımın yapılmasına özellikle dikkat edilmeli.