ÖSYM’nin inadı

Güncelleme Tarihi:

ÖSYM’nin inadı
Oluşturulma Tarihi: Mart 07, 2015 17:46

ÖSYM, yapılan bütün sınavların sorularını kamuoyuna açmamaya kararlı. Malum 2013 Temmuz ayında yapılan değişiklikle ÖSYM’nin sınav sorularını açıklaması, soru havuzu oluşturduğu gerekçesiyle Bilgi Edinme Kanunu kapsamından çıkarıldı. Anayasa Mahkemesi de 2014 sonunda bu kararı iptal etti.

Haberin Devamı

Yani Resmi Gazete’de yayımlanana kadar, soruların açıklanmaması hükmünün yürürlüğü durduruldu. Bu karardan sonra ÖSYM’nin düzenlediği sınavlarda çıkan soruların tamamını açıklaması bekleniyordu. Ancak, ÖSYM inadını sürdürmeye devam etti. Soruların sadece yüzde 20’sini açıklayacağını, isteyen adayların Bilgi Edinme Kanunu kapsamında, kendi soru kitapçığı, cevap kâğıdı ve cevap anahtarını görebileceğini açıkladı.
ÖSYM Başkanı Prof.Dr. Ali Demir, görev süresinin dolmasının konuşulduğu bu günlerde şu açıklamayı yaptı:
“Biz bilgi edinme hakkına kesinlikle saygı duyuyoruz. Kabul ettiğimiz bir hak olarak gördüğümüz bir konu. Bu nedenle isteyen aday ÖSYM’ye gelir ve kendi kitapçığını görür. Bilgi edinme konusunda hiçbir sıkıntımız yok. Yaptığımız şey şu; soruları dershanelere ve kamuoyuna açmıyoruz. Çünkü dershaneler gerçek eğitim kurumları değil. Gazetelere ve televizyonlara da vermiyoruz çünkü bu bir telif hakkı gerektiriyor. Bunu da yaptık, 2 yıl soruları yüksek ücretlerle sattık. Ama artık bunu yapmak istemiyoruz. Bir soru havuzu oluşturuyoruz, üniversitelerden akademisyenlere soru hazırlatıyoruz. Bugün ÖSYM’nin 40 bin soruluk bir soru havuzu var.”
Öncelikle şunu söylemekte yarar var. ÖSYM, eski ÖSYM gibi değil. Eskiden ne kadrosu ne de yüksek maaş alan başkanı vardı. Sorular dışarıdan hazırlanarak havuza alınıyordu.
Prof.Dr. Demir’in, soru havuzu oluşturmak için soru kitapçıklarını kamuoyuna açıklamama gerekçesi, o yüzden tatmin edici değil. Bu kadar akademisyenin, ölçme değerlendirme uzmanının olduğu ülkemizde yasaklarla, inatla bunu sürdürmek doğru da değil.
Bu sınavları hayat-memat meselesi yapan milyonlarca öğrencinin nerede yanlış yaptığını, nerede doğru yaptığını görme hakkı var. Sınav sonrası bunu analiz etme isteğine hukuki kararlara rağmen “hayır” demek yanlış.
Önümüzdeki hafta adaylar sınava girecek, ancak bu sınavla ilgili takvim, tercih dönemi henüz belli değil. Danıştay da ÖSYM kararının yürütmesini durdurmasına rağmen üstelik de “söz konusu kararın açıkça hukuka aykırı olduğu ve uygulanması durumunda telafisi güç veya olanaksız zararlara neden olabileceğine” hükmetmesine rağmen, ÖSYM’nin bu inadı sürdürmekteki gerekçesini anlamak mümkün değil.
Bakalım ÖSYM Başkanı değişince bu konuda nasıl bir adım atılacak?

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!