Güncelleme Tarihi:
Günümüz Türkçesinden önce kullanılmış olan Osmanlı alfabesi nedir sorusu ve bu soruyla bağlantısı olan diğer soruların yanıtlarını merak eden çok fazla sayıda insan bulunuyor. Bu kapsamda Osmanlı alfabesi, geçmişi daha iyi anlamak adına oldukça büyük bir önem taşıyor.
Osmanlı Alfabesi Nedir?
Osmanlı alfabesi diğer bir ifadeyle Osmanlı Türkçesi: الفبا elifbâ: 1928 yılında Latin temeline dayanan Türk alfabesi kabul edilene kadar, Osmanlı Türkçesini yazmak amacıyla kullanılmış olan bir Fars-Arap alfabesi uyarlamasıdır.
Batı Türkçesi adı verilmiş olan Oğuzca; Osmanlı Türkçesi-Azerbaycan Türkçesiyle beraber olan ve müşterek devresini, neredeyse 15. yüzyılın ortalarına kadar sürdürmüştür. Fakat bu süreçten sonra, Selçuklular döneminin sonunda kullanılan ve Eski Anadolu Türkçesi adıyla anılan her iki ağzın müşterek oldukları vakit ortaya çıkan bazı ayrılıkların bir bölümü Osmanlı, bir bölümü de Azericede umumi hale gelerek 16. yüzyıldan başlayarak iki ağzın kesin çizgilerle ayrılmasına yol açar.
Tüm bunların yanı sıra kullanılan her iki şivenin komşularından alınmış durumda olan sözcükleri, Arapça ve Farsça olanlar dışında, Azerbaycan ve Osmanlı Türkçelerinde anlaşmadan çıkacak, ikinci bir ayrılığı ortaya koyar.
Transkripsiyon Alfabesi Özellikleri
Transkripsiyon alfabesi bir dilde kullanımı söz konusu olan eski alfabede yer alan harflerin yeni alfabede var olmaması halinde eski harfler kullanılarak yazılan bir metnin yeni harflere çevrilmesi amacıyla kullanılan alfabelerin ortak adıdır. Arap harfleri kullanıldığı dönemlerde "k" harfini göstermek için iki farklı "k" şeklinde okunan ve yazılan "kaf" ve "kef" harfleri kullanılırdı. Fakat Latin alfabesine bakıldığında bir tane "k" harfi mevcudiyeti görülmektedir.
Eski döneme ait metinlerin günümüz alfabesine çevrimi esnasında eski metinde kullanılmış olan "kaf" harfini belirtmek amacıyla transkripsiyon alfabesi oluşturulmuştur. Bu yapılırken de "k" harfinin altına bir nokta konulmuştur. Bu durum orijinal metinde yazının hangi "k" kullanılarak kaleme alındığını göstermiş durumdadır.
Arap harflerinde iki tane birbirinden farklı "k" bulunmasının sebebiyse Osmanlı Türkçesinde sesli harflerin kullanımına çok az yer verilmekte olmasından kaynaklanmaktadır. Bunun yerine kalın sıradan ünlüler yahut ince sıradan ünlülerin kullanımı amacı doğrultusunda farklı harflerin kullanımı tercih edilmiştir.
Osmanlı Türkçesi kullanılarak yazılmış olan bir metni Latin alfabesine çevirmek için kullanılan transkripsiyon alfabesi mevzu bahis olduğunda, Latin alfabesinde 1 tane "h" harfi olduğunu, fakat Arap harfleri kullanılması esnasında 3 farklı "h" harfi kullanıldığı görülmektedir.
Bundan dolayı Arap harfleri kullanılarak yazılmış bir metni, Latin harflerine çevirme faaliyeti gerçekleştirilirken "güzel h" harfinin işaretsiz şekilde gösterilmesi mevzu bahisken, "ha" harfini gösterebilmek maksadıyla "h" harfinin altına bir nokta, "hı" sesi için ise "h" harfinin altına bir çizgi çekildiği görülür. Böylelikle orijinal metinde kullanımı söz konusu olan "h" harfi anlaşılabilmekte ve kelimenin nasıl okunması gerektiği de belirginlik kazanmaktadır.
Transkripsiyon Harfleri
- Elif harfi ortada ve sonda A şeklinde okunur.
- Elif harfi başta A ya da E şeklinde okunur.
- Vav harfi ortada ve sonda ö ,o, ü, u, sesleri vermek amacıyla kullanılır. Kimi zaman V olarak kullanıldığı da olur.
- He harfi sözcük içerisinde E sesi vermek amacıyla ve de he sesi almak amacıyla kullanılır.
- Sözcüğe ı, i ile başlanacak olması durumunda, elif ve ye harfi yan yana getirilerek ı, i sesi elde edilir.
Transkripsiyon alfabesi, eski harfli durumdaki metinlerin yeni harfe aktarılması esnasında kullanılan transkripsiyon işaretlerini içerir. Bunlar:
- ḏ Ḏ
- ẕ Ẕ
- s̱ S̱,
- Ā ā
- ū Ū
- ī Ī,
- ḍ Ḍ
- ẓ Ẓ
-ḳ Ḳ
- ḥ Ḥ
- ṭ Ṭ
- ṣ Ṣ,
- ġ Ġ
- ż Ż,
- ḫ Ḫ harfleridir.
Transkripsiyon Sayıları Hakkında Bilgi
Transkripsiyon sayıları hakkında detaylı ve net bir bilgi bulunmuyor.