Güncelleme Tarihi:
6 Eylül’de okulöncesi, ilk ve orta öğrenimdeki tüm kademeler okullarda, sınıflarda olacak. Ama onun öncesinde 1-3 Eylül tarihlerinde uyum eğitimi yapılacak. Yaklaşık 3 milyon öğrencinin katılacağı uyum eğitimi için çocuğunu ilk kez okula gönderecek veliler telaşlı. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dekan Yardımıcısı Prof. Dr. Müge Yüksel, ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Bugay Sökmez ve Akdeniz Üniversitesi Temel Eğitim Bölümü Sınıf Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Ayşe Nur Kutluca Canbulat veliler için uyum sürecinde yapılması gerekenleri 10 maddede sıraladı.
1. Gereksiz duygusallıktan kaçının: Aileler pandeminin ardından çocuklarının okula alışamayacağı yönünde endişeler taşıyor. Ancak uzmanlar çocukların uyum kabiliyetinin yetişkinlerden daha iyi olduğunu söylüyor. Öğrencileri “Yeni bir dönem” başlıyor diyerek motive etmek ve gereksiz duygusallıklardan kaçınmak gerekiyor.
2. Çocuğunuzu tanıyın: Okula başlamak için çocuğunuzun hazır olup olmadığını gözlemleyin. Bazı çocuklar sabah erkenden çantasını alıp okulun yolunu tutarken, kimi annesinin onu bırakacağını düşünebilir. En önemli olan konu çocuğun duygusal, bilişsel ve fiziksel olarak hayatında başlayacak yeni duruma hazır olup olmadığıdır. Örneğin hiç arkadaş ilişkisi olmayan çocuk için uyum süreci zorlayıcı olacaktır. Bunlar göz önünde bulundurulmalı.
3. Okulu önceden görün: İlk kez okul kapısından geçecek öğrenciler, uyum eğitimi başlamadan aileleriyle birlikte okulu gezmeli. Endişesi olan çocuğun kaygısını azaltmak için onu nelerin beklediğini göstermek faydalı olacaktır. Keyifli bir okul alışverişi de çocuğun okula daha pozitif bakmasını sağlayacaktır.
4. Güne beraber başlayın: Ayrılmış anne ve babalar okulun ilk gününde birlikte çocuklarının yanında olmayı deneyebilir. Eğer ebeveynlerden biri güne başlangıçta katılamıyorsa, gün bitiminde birlikte yemeğe ya da parka gidip günün nasıl geçtiğini konuşarak çocuğa destek verebilir.
5. Hijyen eğitimi verin: Çocukların hijyen ve özbakım becerilerinin geliştirilmesiyle ilgili önceden bilgilendirme çalışması yapın. Maskesini kendisinin nasıl takacağını, sosyal mesafe kurallarını çok detaya girmeden anlatın. Özellikle okulöncesi çocuklarda fiziksel temas beklentisinin yüksek olması, bu tarz bilgilendirmeleri daha da gerekli kılıyor.
6. Kaygıyı kontrol altına alın: Uzmanlara göre aileler öğrencilerden daha kaygılı. İlk önce ailelerin iyi bilgilendirilmesi gerekiyor. Ebeveynler ne kadar rahat olursa, çocuklar da o kadar rahat oluyorlar. Çocuğunuzun kaygısını azaltmak için kendi kaygınızı kontrol altına alın.
7. Okula güvenin: Okulların bilgilendirici olması ve fazla detaylı olmayan güven verici açıklamalar yapması gerekiyor. Veliler de okula ve öğretmenlerin uzmanlığına güvenmeli. Okulda farklı bir sistem var ve çocukların velilerden bağımsız bu sistemi öğrenmesi gerekiyor.
8. Tutabileceğiniz sözler verin: Duygusal esneklik zorlu olaylara daha hızlı adapte olmamızı sağlıyor. Çocukların okullarda duygusal esnekliğini geliştirmesi gerekiyor. Okul şu anda yüz yüze açılacak ancak sonrasında bizi neyin beklediğini çok net bilmiyoruz. Dolayısıyla çocuklarda hayal kırıklığı yaratmamak için uzun dönemli sözler verilmemeli. Başka olasılıkların olabileceği de söylenmeli.
9. Kendi deneyiminizi unutun: Eğer aileden birinin okul deneyimi kötüyse ve istemeden de olsa bu deneyim çocuğa aktarılmışsa, çocuk okula başladığında daha kaygılı olabiliyor. Herkesin deneyiminin kendine has olduğunu unutmayın ve kendi yaşadığınızla kıyaslamayın. Çocuğunuzdan büyük beklentilere girmeyin ve onu başka çocuklarla karşılaştırmayın.
10. Tutarlı davranın: Tutarlı olmak her aile için çok önemli bir davranış biçimi. Farklı fikirde de olsak tutarlı mesaj vermeye özen göstermek önemli. Özellikle ayrılmış anne babaların çocukları için bu konu daha çok önem taşıyor. Çocuğa yaklaşımda tutarlı bir düzen kurmak, yaşayacağı yer konusunda bir rutin oluşturmak okula başlamadan önce önemli.