Güncelleme Tarihi:
Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Gülşen Ünlü, okula başlamanın pek çok aile ve çocuk için keyifli bir süreç olduğu halde, bazı çocuklarda okula uyum sağlayabilmek, getirdiği yeni kurallara alışabilmenin o kadar kolay olmadığını dile getirdi. Bu çocuklarda okula giderken her seferinde ciddi bir kaygı ve korku oluştuğunu anlatan Yrd.Doç.Dr. Ünlü, şöyle dedi:
"Bazen çocuğun o zamana kadar yetişmiş olduğu aile ortamındaki rahatının bozulması, örneğin sabah belli bir saatte kalkmak zorunda olmak, ya da belli sorumluluklarının olması, okulda arkadaş ilişkileri geliştirmekte zorluk yaşaması gibi sorunlar da olabiliyor. Çocuğun anne babadan ayrı kalmasıyla bir başına kendi sorunlarını nasıl çözeceğine dair kaygıları oluşuyor. Bu durum sadece çocuğa özgü bir durum değil. Çoğunlukla anne babaların da benzer kaygıları var. Anne babalar da bazen 'Çocuğum oraya gittiğinde ne yapacak? Ben olmadan da işini görebilecek mi? Tenefüste çocuğumu itip düşürürler mi' gibi kaygılar yaşayabiliyor. Bunu sözlü olarak dile getiremeseler de bu korkularını çocuğa yansıtabiliyorlar. Dolayısıyla anne baba ne kadar rahatsa aslında çocuk da bu süreci o kadar rahat geçiriyor. Başlangıçta bazı çocuklarda kaygı olması doğaldır. Bunun normal bir süreç olduğunu unutmamak lazım. Hayatımızdaki her değişiklik aslında yeni bir uyum yapma gerektiren bir durum demektir. En severek yaptığımız değişiklikte bile belirsizlikler nedeniyle endişelenebiliyoruz. Çocuklar için de bu durum geçerli."
AİLELER OKUL FOBİSİNİ NASIL ANLAR?
Yrd.Doç.Dr. Gülşen Ünlü, ailelerin çocuğun sabah kalkıp okul hazırlığı aşamasına geçtiği andan itibaren, kaygılı ve korkulu görünmesi, zaman zaman ağlaması, karın ağrısı, baş ağrısı gibi bir takım bedensel şikayetlerinin olması halinde okul fobisinin gelişebileceğine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Yrd.Doç.Dr. Ünlü, "Bu durum ilk haftalarda doğal karşılanabilir. Bir sıkıntı olsa dahi çocuğun okula gidip gelmesini sağlayabilmek önemli. Ama eğer bu sağlanamıyor, çok yoğun bir sorun yaşanıyorsa, ya da süreç birkaç haftayı geçiyorsa o zaman bu sorunla ilgili önlemler alınmalı ve belki tedavi için başvuru yapmak gerekebilir" dedi.
OKULA HAZIRLIĞI ÇOCUKLA BİRLİKTE YAPIN
Sorun ortaya çıkmadan önce çocuğun aklındaki belirsizlikleri ortadan kaldırmak için bazı adımlar atılmasının faydalı olacağını belirten Yrd.Doç.Dr. Gülşen Ünlü, şöyle devam etti:
"Mesela çocuk o güne kadar görmediyse, okulu anne ve babasıyla görmesi çocuk için rahatlatıcı olabilir. Okul hazırlıklarının çocuğun da dahil edilerek yapılması çok etkili olabilir. Okul alışverişini birlikte yapmak, kırtasiye malzemelerini birlikte seçmek yada çocuğun odasını yeni koşullara göre birlikte düzenlemek aslında çocuğun da bu işin içine keyifle katılmasını sağlar. Okul başlamadan ve başladıktan sonraki günlük hayatlarının nasıl olacağını planlamaları gerekir. Sabah çocuğu kim uyandıracağı, hazırlanmasının nasıl sağlanacağı, okula kimin bırakacağı ve kimin almaya geleceği gibi konuların çok net belirlenip organize edilmesi çocuğu rahatlatabilir. Ailelerden ziyade öğretmenler bu duruma çok daha alışık ve bu konuyu nasıl yöneteceklerini çok iyi biliyorlar. Öğretmenlerle yapılacak çok sıkı bir işbirliği anne babaların işini çok kolaylaştırır. Anne, baba ve öğretmen işbirliğiyle çoğu çocukta bu sorun birkaç hafta içerisinde ortadan kalkıyor. Eğer bu sorun uzayıp giderse, çocuk her gün aynı sıkıntıyla mücadele etmek zorunda kalıyorsa ya da çok şiddetliyse o zaman bir uzman desteği gerekebilir."