Güncelleme Tarihi:
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sendika tarafından hazırlanan 'Dünyada ve Türkiye'de Öğretmen Yetiştirme, İstihdam ve Mesleki Gelişim' başlıklı raporu açıkladı. Eğitim sisteminin kalitesini belirleyen en önemli unsurun öğretmen olduğunu belirten Ali Yalçın, sistemin başarısı için öğretmenlerin nitelikli ve donanımlı bir şekilde yetiştirilip, istihdam edilmesinin zorunlu olduğunu söyledi. Yalçın, öğretmen yetiştirme, istihdam ve mesleki gelişim için bir model öneren raporun, Türkiye'nin mevcut deneyimleriyle birlikte AB ve OECD ülkelerinin tecrübeleri dikkate alınarak öğretmen yetiştirme konusunda çeşitli öneriler içerdiğini belirtti.
AVRUPA'DA REKABETÇİ SINAV UYGULAMASI
Yapılan araştırmalarda hizmet öncesi öğretmenlik eğitimi süresinin kademelere göre farklılaştığını anlatan Ali Yalçın, okul öncesi ve ilkokul için dört yıl ve daha aşağı bir süre istenirken, özellikle lise düzeyi için beş yıl ve üzeri eğitim süresi isteyen ülke sayısının daha yüksek olduğunu söyledi.
Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının öğretmenler arasında ayrımcılığa neden olduğunu ve öğretmenlerin çeşitli özlük haklarını sınırladığını belirten Yalçın, şöyle konuştu:
"Açık işe alım yönteminde öğretmen ihtiyacı olan okullar ilana çıkar, başvuru alınır ve başvuru arasından en uygun aday seçilir. Avrupa ülkelerinin 4'te 3'ü öğretmen istihdamında bu yöntemi kullanıyor. Türkiye, İspanya, Fransa, İtalya, Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerde ise rekabetçi bir sınav uygulaması var.
MEB VE YÖK ARASINDA GÜÇLÜ BİR KOORDİNASYON SAĞLANMALI
Öğretmen yetiştirme sisteminde son yıllarda kararların sık değiştiği dikkate alındığında, öncelikle Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve üniversiteler arasında güçlü bir koordinasyon sağlanmalı. Öğretmenlik mesleğinin statüsü, öğretmenlerin hakları, sorumlulukları, mesleki yetkinlik ve yeterlikleri ile mesleki özerklikleriyle ilgili hususlar, daha fazla zaman kaybedilmeden meslek kanunuyla düzenlenmeli. En başarılı gençleri öğretmenlik mesleğine çekmek ve bu kişilerin meslekte kalmalarını sağlamak için öğretmenlik mesleği daha cazip hale getirilmeli. AB ve OECD ülkelerinde olduğu gibi, Türkiye'de öğretmen yetiştirmede ilk kademelerde eş zamanlı sistem kullanılmaya ve özellikle lise kademesinde ardışık ve eş zamanlı sistem birlikte kullanılmaya devam etmeli.
Öğretmen yetiştirme programları içeriğinin araştırma ve uygulama temelinde güncellenmesi gerekiyor. 2016'dan itibaren uygulanan sözleşmeli öğretmenlik ile sözlü sınav uygulaması bir an önce kaldırılmalı.
Yeni öğretmenlerin ilk ataması, kendilerine destek verecek ve mentorluk yapacak tecrübeli öğretmenlerin olduğu okullara yapılmalı. Öğretmenlerin lisansüstü eğitime katılmaları desteklenmeli. Bunun için sadece ders döneminde değil tez döneminde de öğretmenlere izinler verilmeli, alanıyla ilgili ulusal ve uluslararası konferans, sempozyum ve kongrelere katılmaları teşvik edilmeli. Hizmet içi eğitim faaliyetlerinin daha etkin bir şekilde yürütülmesi için eğitim faaliyetleri, katılımcıların ihtiyaçları, istek ve beklentileri doğrultusunda planlı ve sistemli olarak düzenlenmeli."