Güncelleme Tarihi:
Böylesine hayatımızı değiştiren yönlendiren öğretmenleri elbette her ülke ve kültürde özel bir günle anıldığını görmek mümkündür. Uluslararası anlamda; 5 Ekim tarihi UNESCO tarafından tüm dünyada Öğretmenler Günü olarak ilan edildi. Bu gün dışında Türkiye’de dahil birçok ülke farklı günleri öğretmenlerine atfedildi. Örneğin ABD’de Mayıs ayının ilk haftasının salı günü, Birleşik Krallık ‘ta 19 Haziran ve Hindistan’da 5 Eylül olarak belirlendi. Muhakkak ki her ülke kendi tarihi ve kültürüne özgü bir yaklaşımla öğretmenler gününü kutlanıyor.
24 KASIM’IN DERİN ANLAMI
Ülke olarak 24 Kasım tarihini öğretmeler günü olarak seçmemizin hiç şüphesiz derin bir anlamı olduğunu bilmek gerekir. Henüz Milli Mücadele’nin devam ettiği günlerde 1’inci Maarif Kongresi 15-21 Temmuz 1921 tarihinde toplanmıştır. Temmuz 1921’de Ankara’da toplanan 1’inci Maarif Kongresine memleketin çeşitli yerlerinden 300’e yakın öğretmeni bir araya gelmiştir. Kongrenin açılışında Gazi Mustafa Kemal’in konuşması damga vurmuş ülkenin kaderi hem cephede hem kongre de yeniden çizilmiştir. Dolayısıyla, Türkiye için öğretmenler milli mücadelenin en önemli unsuru olarak kabul edilmiştir. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra ise; 24 Kasım 1928 tarihli Resmî Gazete’de Millet Mektebi Talimatnamesi’nin 4’üncü maddesinde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Millet Mekteplerinin Baş Öğretmeni olduğunun ifade edilmiştir. Bununla birlikte 24 Kasım tarihi küllerinden yeniden doğan bir milletin onurlu mücadelesinin de bir temsilidir. O nedenle, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün bu milletin yüreğinde bizi başka ülkelerden ayıran bambaşka bir yeri vardır.
2024 yılında, Millî Eğitim Bakanlığı güncel istatistiklerine göre; okul öncesi dönemden orta öğretime kadar, toplamda 75 bin 467 okulda, 18 milyon 710 bin 265 öğrenci örgün eğitimden yararlanıyor. Bununla birlikte örgün eğitim kurumlarında görev yapan öğretmen sayısı yaklaşık 1 milyon 200 bin civarında. Daha açık bir ifade ile 20 milyon insanımızın bir fiil içinde olduğu büyük bir eğitim ailesinden bahsetmek mümkün.
ÖĞRETMENLERİMİZİ DESTEKLEMEYE GAYRET EDİYORUZ
Cumhuriyetimizin 101’nci yılında ülkemizin köklü eğitim kurumlarından birinin öğretmen, eğitim ve okul yöneticisi yetiştiren fakültesinin dekanlığını yapmanın heyecanı ve ruhunu tüm öğrencilerimize hissettirmeye çalışıyorum. Evlatlarımızı yetiştiren öğretmenlerimizi öğrenci oldukları süre boyunca her anlamda gelişmelerini sağlayacak bir programla desteklemeye gayret ediyoruz. 21’inci yüzyılın değişen ve farklılaşan eğitim anlayışı ve öğrenci profiline yönelik liderlik üstlenebileceği şekilde yetiştirmeye çalışıyoruz.
24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle başta şehit öğretmenlerimizi sevgi ve minnetle anıyor, bu vatan toprağında nice evlatlar yetiştirmiş tüm öğretmenlerimizin ve eğitime katkı vermiş herkesin öğretmenler gününü gönülden kutlarım. Gelecek yüzyılın tarihini yazarken, biz öğretmenler daha güçlü ve inançla çalışmaya devam edeceğiz.
PROF. DR. ŞEFİKA ŞULE ERÇETİN KİMDİR?
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı olarak görev yapmanProf. Dr. Şefika Şule Erçetin, 1991 yılında Hacettepe Üniversitesi Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi Anabilim Dalı’nda doktorasını tamamladı. 2003 yılından itibaren profesör olarak görev yapıyor. Çeşitli ulusal ve uluslararası üniversitelerde misafir öğretim üyesi olarak çalıştı. Ulusal ve uluslararası birçok projede, proje koordinatörü olarak görev aldı. Uluslararası Bilim Derneği’nin (ISCASS) başkanı, yönetim kurulu üyesi ve kurucu üyesidir. Çeşitli ulusal ve uluslararası dergilerin baş editörlüğünü yürütüyor. Pek çok ulusal kitap, uluslararası kitap bölümleri yazmıştır ve tanınmış uluslararası yayıncılar tarafından basılmış uluslararası kitapların editörlüğünü yaptı. 1990 yılından bu yana “kaos, karmaşıklık, kuantum liderlik” konuları ile ilgili çalışan Türkiye’deki ender akademisyenlerden biri. Bu alanda birçok tez yönetmiş ve aynı zamanda seminerler veriyor. Diğer araştırma alanları arasında karşılaştırmalı eğitim politikaları, araştırma yöntemleri, örgütsel zeka & aptallık ve bilgelik, liderlik, göç, mesleki teknik eğitim, bulanık mantık, risk altındaki çocuklar, kadın ve barış çalışmaları, sosyal medya, plazma liderliği, kuantum liderlik, kadın liderlik modeli bulunuyor.