Güncelleme Tarihi:
Gerek ABD’de Minnesota eyaleti Eğitim Bakanlığı’nda ‘okul geliştirme’ çalışmalarım sırasında gerekse Taiwan, Rusya ve Avrupa’da öğretmen eğitimine büyük kaynak ayrılan ülkelerdeki ziyaretlerimde, öğretmene sunulan eğitimin ‘okul bağlamı dışında’ ve ‘bir seferlik eğitim’ anlayışıyla sunulduğu zaman öğretmenin yaşamında fark yaratan bir etkisi olmadığını gözlemledim. Öğretmen eğitimi sürece yayılarak gerçekleştirildiğinde ve öğretmene seçme fırsatı sunulduğu zaman öğrenme deneyimi öğretmenin yaşamına dokunmaya başlıyor. Öğretmen eğitimi, sınıf içi çalışmalarının bir parçası olduğunda öğretmende ‘gelişime odaklanan bir zihin’ dönüşümü geçekleştiriyor. Bu bakış açısına dayalı olarak, ‘Öğretmen Araştırma Merkezi’ kapsamında yapılan çalışmalarda, çoğunlukla uzman bir kişinin kontrolünde ve bilgi aktarımı şeklinde alışılagelmiş yöntemdeki öğretmenin ‘dinleyici’ olma durumunda bir değişim yapılarak, öğretmenin ‘kendi gelişimi sürecinden sorumlu uzmana’ dönüşmesi amaçlanmalı. Başka bir ifadeyle öğretmenler, ‘toplu olarak ya da gruplar halinde bir seferliğine bir araya geldiğinde’ bu eğitimin sınıfa yansıması zorlaşıyor. Son bir yıldır Türkiye’de öğretmen ve okul yöneticileriyle yaptığım görüşmelerde benzer sıkıntıların dile getirilmesi sorunlarımızın benzer olduğunu gösteriyor.
Leysin’de bu modeli uygulamaya, öğretmenlerin küçük gruplar halinde bir araya gelerek ‘öğretmen ve öğrenme’ hakkında sohbetlerle 2009 yılında başladık. Her bir öğretmen konuşmak istediği konu başlıklarını seçerken, konuyu hangi meslektaşıyla tartışacağını ve derinlemesine ele alacağını da belirlemekteydi. Sonrasında, öğretmenler birbirlerinin derslerini gözlemlemeye başlayarak, ders gözlemlerini kayıt altına aldılar. Gözlem sonrası öğretmenler bir araya gelerek paylaşım oturumları gerçekleştirdi. Böylelikle profesyonel gelişim, sınıfın içine işleyerek öğretmenin kendi gelişiminde sorumlu olduğu ve kendi önceliklerini belirlediği otonom bir yapıya dönüştürmeye başladık. 10 yıllık süreç içinde model sürekli gelişerek daha güçlü bir profesyonel gelişim fırsatı sunmaya başladı. Yıllar geçtikçe LAS Öğretmen Araştırma Merkezi, geliştirilen yeni programlarla beraber küçük bir üniversite ortamı sunmaya başladık.
ÖĞRETMEN AKADEMİSYENLER
Okulda farklı branşlarda görev alan, araştırma konusunda farkındalığı olan ve öğretim yöntemlerini araştırma odaklı geliştirmek isteyen öğretmenler ‘öğretmen akademisyen’ (resident scholar) olarak görev yapıyorlar. Bu öğretmenlere üniversitelerde akademisyenlere sunulan araştırma fırsatları sağlıyoruz. Her akademik yılın Bahar döneminde öğretmenlere okulun ihtiyaçları kapsamında belirlenen öncelikli konu başlıklarında araştırma projeleri önerilerini sunmak üzere çağrı yapıyoruz. Her yıl 8 projeye araştırma desteği veriyoruz. Bu kapsamda, ‘öğretmen akademisyenlere’ makale yazma ve uluslararası kongrelerde bildiriler sunmaları için maddi destek vermekle birlikte, seyahat ettikleri ders dönemlerinde, öğretmenlerin dersleri başka öğretmenler tarafından dolduruluyor.
Tom Cosgrove and Rob Barnett’i ‘öğretmen akademisyenlere’ örnek olarak verebiliriz. Tom orta okul seviyesinde ve Rob lise seviyesinde matematik dersleri veriyor. Bu modeli geliştirirken, Hollanda’da öğrencilere yönelik özgün uygulamalar gerçekleştiren bir okula ziyaret yapmalarına fırsat verilir. Süreç içinde, Tom ve Rob ‘Kendi Hızında Matematik’ (Self Paced Mathematics) adı verilen bu modeli geliştirirken, ders gözlemleri de yaparak birbirlerine yansıtma yaparlar. Şu ana kadar İtalya ve Portekiz’de iki uluslararası konferansta sunumlar yaparak bilgi ve deneyimlerini öğretmenlerle ve öğretim üyeleriyle paylaşma fırsatları oldu. Lizbon’daki konferans bitiminde Tom’un yaşadığı bir anekdot öğretmenlerin araştırmayla içi içe olduklarında bilgi paylaşımının ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor: “Konferans bitiminde dinleyicilere sunumum hakkında detaylı bilgiyi basılan uluslararası dergide bulabileceklerini söyledim. Dinleyicilerden biri makalenizi okudum. Bu nedenle bu oturuma gelip sizi dinlemek istedim dedi. İşte o an araştırmacı öğretmen olarak çalışmalarımızı kaleme almanın ve paylaşmanın önemini bir kez daha anladım”. Tom ve Rob’un ‘eylem araştırması’ odaklı çalıştıkları proje aynı zamanda kendi profesyonel gelişimlerinin desteklendiği bir süreç. Üniversitede akademisyenlerin akademik çalışmalarında olduğu gibi öğretmen akademisyenler de kendi sınıflarında fark yaratan çalışmalara imza atıp, bu çalışmalarını eğitim dünyasıyla global düzeyde paylaşıyor.
Dört yıl önce öğretmen akademisyen Vanisha Gorasia matematik dersi için geleneksel ölçme ve değerlendirme yöntemini değiştiren alternatif bir yöntem sundu. Bu deneyimini aynı zamanda öğretmen öğretim üyelerinin çalışmalarına yer veren okul dergisinde de paylaştı. Her bir öğretmeni değişime açık olmaya teşvik ederken, orta okuldaki öğretmenlerin de kendi ölçme ve değerlendirme süreçlerini gözden geçirmelerine yönelik ilham verdi. Vanisha bu süreçte kendi çalışmasını incelemesi ve geri bildirimlerde bulunması üzere ölçme ve değerlendirme alanında yurtdışında çalışmalarını takip ettiği bir profesörü de okula çağırdı. Vanisha’nın projesi ikinci yılını tamamlarken, tüm okulda kalıplaşmış uygulamalar bir kenara konularak, odak nokta ‘değişim ve yenilenme’ oldu. Bu zaman diliminin sonunda, okulun tüm kademelerinde ölçme ve değerlendirme süreçlerinde değişim gerçekleşti. Bir öğretmenin inanarak emek verdiği bir çalışma tüm okulda değişimi gerçekleştiren itici bir güç oldu. Bu modelde her bir öğretmenin / öğretmen akademisyenin kendi alanının uzmanı olduğuna inanıldığı için her bir öğretmen akademisyenin daha iyi olmaya ihtiyaç duyduğu sürekli gelişime odaklandığı bir kültür oluşturuluyor. Öğretmen akademisyenlerin süreç içinde farklı ülkelerde görev yapmak üzere okuldan ayrıldığı ya da emekli olduğu durumda, ‘bizlere ‘misafir öğretim üyesi’ (visiting scholar) olarak katkı sağlamaya devam etmesini istiyoruz.
MİSAFİR ÖĞRETİM ÜYELERİ
Beş yıl önce okuldaki IB uygulamalarını incelemek üzere ziyarette bulunan Japon bir profesör ile başlayan ‘misafir öğretim üyesi’ uygulaması, her yıl farklı ülkeden 10’a yakın misafir öğretim üyelerinin ziyarette bulunduğu hareketli bir yapıya kavuştu. Öğretmen Araştırma Merkezi’nin önümüzdeki yıl, ‘Mülteci sınıflarında terapi olarak tiyatro, sınıflarda çok dilli öğretim ve siber zorbalık’ gibi geniş yelpazeye uzanan alanlarda 12 misafir öğretim üyesine ev sahipliği yapılması planlanıyor. Bu kapsamda, Türkiye’den Prof. Dr. Özge Hacıfazlıoğlu, Öğretmen Araştırma Merkezi’nin çalışmalarını incelemek ve sınıf gözlemleri yapmak amacıyla bir ay ziyarette bulundu. Bu ziyaretin profesör öğretim üyesi olarak kendisine yeni bir bakış açısı kazandırmakla beraber saha uygulamalarıyla iç içe olduğu özgün bir deneyim de kazandırdığını dile getiriyor. Misafir öğretim üyelerinin ziyaretleri onlara olduğu kadar öğretmenlere de katkılar sağlıyor. Dr. Hacıfazlıoğlu ile misafir öğretim üyelerinin mesleki gelişimlerini ve ziyarette bulundukları süreçte okula getirdikleri katkılarını inceleyeceğimiz bir projeye başladık. Bugüne kadar merkezde gerçekleştirilen çalışmaları mercek altına alarak araştırma odaklı öğretmen profesyonel gelişimi uygulamalarını çok yönlü inceleme fırsatımız olacak. Bu çalışmayla öğretmenlerin profesyonel gelişim sürecinin araştırma odaklı desteklenmesine yönelik farklı ülkelerde ilgili yerel koşullarla uyumlu ‘öğretmen araştırma merkezlerinin’ kurulabilmesine yönelik bir bakış açısı sunmayı amaçlıyoruz.
ÖĞRENME TOPLULUKLARI
Çeşitli ülkelerde araştırma odaklı öğretmen eğitimini öncelikli bir alan gören okullar da benzer çalışmaları yürütmeye başladı. Örneğin; Hollanda’da ‘Wolfert van Borselen’ okul grubu öğretmenlerin araştırma yapmalarına ve bilimsel yayın üretmelerine yönelik üniversitelerle stratejik ortaklıklar geliştirdi. İngiltere’de. Eton College’daki ‘Tony Little Araştırma ve İnovasyon Odaklı Öğrenme Merkezi’ (The Tony Little Centre for Innovation and Research in Learning) ve ‘ACS Uluslararası Okulları İlham Veren Zihinler Merkezi’ (ACS Center for Inspiring Minds) üzerinden çok yönlü çalışmalara imza atıyor. Bunlar sadece birkaç güzel örnek olarak verilebilir.
Öğretmenlerin ve araştırmacıların birlikte çalışarak oluşturdukları ‘öğrenme toplulukları’ profesyonel gelişim yolculuğunda öğretmenlerin ve öğrencilerinin gelişimlerini besleyen en önemli yollardan biri. Öğretmenin, okulun yönetim kademeleri ya da üniversiteler aracılığıyla zorunlu olarak oluşturulan profesyonel gelişim çalışmaları yerine, öğretmenin ihtiyacından ortaya çıkan ve öğretmenin belirlediği alanda değişimi gerçekleştirdiği bir yaklaşım, öğretmen eğitimini farklı bir yönden bakmamıza imkân sağlayacak.
DR. PAUL MAGNUSON KİMDİR?
Dr. Paul Magnuson, İsviçre Leysin Amerikan Okulu’nda Öğretmen Araştırma Merkezi Direktörü olarak görev yapmaktadır. Dr. Paul Magnuson, Doktora Derecesini “Eğitim Programları ve Öğretimi” alanında, Minnesota Üniversitesi’nden almıştır. İngiliz Dili Eğitimi (ESL), Felsefe, Müzik ve Yaratıcı Yazım alanlarında diploma dereceleri de bulunmaktadır. Leysin Amerikan Okulu’nda (LAS) öğretmenlere ve öğrencilere yönelik özgün programların tasarlanması ve uygulanmasına yönelik projelerde aktif görev almaktadır.