ÖÄŸretemeyen öÄŸretmenler

O koltukta neden oturduğunu sadece sorulduğu zaman hatırlayan ve telaffuz eden ama bu cevabın sokağında başka zaman turlamayan milletvekilleri,bakanlar…
Kimi 5 sene boyunca soluk soluğa,bir acele bir telaşla milletin malına batan geminin malları muamelesi yapıp ceplerini genişletti,kimi skandalların başrolünde rolünü oynayan aktör…
Yıllarca aynı ocakta,aynı kapağın altında yanan  yemeği kimse kısmadı, kimisi biraz su ekledi, kimisi tuz, kimisi acı, kimisi tatlı…
Yanmaya yüz tuttu ama hala pişmedi…
Birike birike höyüğe dönen sorunlara bir balta vurup yükünü hafifletmeye kimse yanaşmadı.
Görmezlikten geldikçe çözülüyor olsa keşke sorunlar. Ama var işte buna inanan, buna göre yaşayan nice insanlar, nice bakanlar…
Sayıları 180.000’i bulan işsiz öğretmenler höyüğüne pikniğe gitmek yerine çevre düzenlemesi yapmak vaktidir bence…
Atanacak 10.000 öğretmenle en üstteki katmandan ince bir dilimle alçaltıldığı düşünülen bu tepe orda duruyor öylece.
Günlerce reklamı yapılan ve 180.000 kişiyi yatağından yorganından ayıran bu atama reklamınında hüsranla bitti sonu.10.000 kişinin 7050 kişilik küçük bir bölümünü yalnızca sınıf öğretmenlerine ayıran geriye kalan büyük bir bölümü(!) ise onca branşa bol kepçe dağıtanlara sormak istiyorum  
Åžimdi ne olacak!
Bu gençleri üst üste yığıp, gökyüzüne kadar yükseltip, turistik bir anıtamı çevireceğiz?

Devletin 180.000 öğretmene ihtiyacı olmayabilir.Çünkü açık olarak telaffuz edilen rakam 25.000. Aralık ayında 10.000 öğretmen atanınca bu sayı 15.000’e düşecek. Tabi bu sizin rakamlarınız. Ücretli öğretmen olarak çalışan on binlerce öğretmeni  hesaba katmadığınız rakamlar yani.
Peki sormazlar mı adama:
Madem öğretmen ihtiyacımız yok(!)ya da yok denecek kadar az, Hala neden bir inatla öğretmen yetiştiriyoruz. Devlet buna engel olamayacak kadar güçsüzse atanamayan, babası holding patronu olmayan, öğretmen olmaktan başka çaresi olmayan insanlar ne yapsın?
Onlara ‘’gidin başka iş bulun’’demekle mi oluyor sorun çözmek?
İş piyasasından ne kadar kopuk bir öneri.Sadece öğretmen olabilme yeteneğiyle donatılan on binlerce genç insan, piyasada karşılığı asgari ücret olan işleri dahi bulamıyor var mı kimsenin bundan haberi!
Dershanelerin kucağına itilen ve kanı 300-500 ytl ye emilen insanların dahi o kucağı bile bulamayanlara göre çok şanslı olduğu bir gerçekten bahsediyoruz.
Var mı dinleyen!
Büyük şehirleri bi kenara bırakalım.Ya işsizliğin; kendine memleket bellediği ,salınarak gezindiği yerlerde  yaşayanlar?.Onlar 300-500 ytl lik bir maaşı dahi rüyalarında görmeyeli oldu epeyi…
Bundan sonra hiçbir şey yapılamıyor madem onbinlerce insanı aynı fani heyecana sürüklemeyin bari.Atama yapacağız diyerek heyecan yaratıp sadece belli başlı branşlara gülücükler attırıp geriye kalanlara üvey evlat muamelesi yapmaktan da,muhteşem eğitim politikası nutukları atmaktan vazgeçin artık!
Bir de ‘’eğitim politikası’’tamlamasının kapsamını daraltmaktan…    
      Â